EGEDESONSÖZ - İzmir’de tartışmalara neden olan konuların başında gelen Körfez, AK Parti ve CHP’li isimler arasında tartışma yaratmaya devam ediyor.
Geçmiş dönemlerde ‘yüzülebilir körfez’ sözünün verildiği Körfezle ilgili son dönemlerde yaşanan toplu balık ölümleri ve koku sorunu ile yeniden alevlenen tartışmalarda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum arasında ‘yetki’ gerilimi yaşanmıştı.
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ve Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay birlikte Ankara’ya giderek Bakan Kurum ile bir araya gelirken, sonrasında yaşanan tartışmalarla ilgili AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
İŞLERİ HALLEDELİM AMA İSTİSMAR DA YAPMAYIN
31 Mart seçimleri sonrasında CHP’li belediyelere önyargı ile yaklaşmamaya çalıştığını dile getiren İnan, “Yeni belediye başkanları, yeni kadrolar seçildi. Belki şehir için bir şey yapmak istiyorlardır diye düşündüm. Fikir ayrılığına düştüğümde, belki yanılırım, belki bunlar yapmaz, istismar etmez, tufaya getirmez diye öz eleştiriye tuttum kendimi. Bunlar belki şehrimiz için güzel bir şey yapar dedim. Ancak yine aynı CHP basiretsizliğin gördük. Yanılmadık. Bu değildir ki şehrimiz için bir şey yapmaktan vazgeçeceğiz. Cumhurbaşkanımız ve bakanlarımızı başta olmak üzere algı yürütmekten vazgeçsinler. Bir yandan istismar edip her türlü hakareti edecekler, diğer yandan şu işleri halledin. Tamam halledeceğiz ama şu istismarı da yapmayın” ifadelerini kullandı.
BAŞKANIMIZ TUFAYA GELMİŞ OLABİLİR
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın birlikte Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’u ziyaret etmesini de değerlendiren İnan, “Tufaya gelmiş olabilir il başkanımız” diye konuştu.
MANİSA’YA TAŞINMASI GEREKEN TONLARCA ÇAMURU ÇİĞLİ’YE DÖKTÜNÜZ
Körfez konusu üzerinden tepki gösteren ve kendisine yönelik ‘saldırgan vekil’ sözlerini yorumlayan İnan, “Körfezle ilgili topu üstümüze atmasınlar. Meselemiz İzmir limanı. Bunun yatırımını yaparken bizler orada da iyi işler çıkarmak istiyoruz. Bu bakanlığın meselesi değil. Bizim görevimiz bun işi takip etmek. Çeşme’de onlarca kirli su körfeze deşarj edildiyse onun cezasını kesmek. Vatandaş bize bunun için oy veriyor. Milletvekilliğimden önce de Aziz Bey döneminde de körfezin temiz kalmasıyla ilgili büyük vaatler gördük. Tunç Soyer döneminde her gölgesinde yüzülecek körfez vaatleri gördük. Cemil Tugay temiz körfez olacak dedi... Bakanlığın görevi olsa bunlar bu vaadi verebilecek miydi? Bakanımız Murat Kurum şehre geldiğinde aklımızdan tek soru geçti. Murat Kurum Bakanımız Göztepe Stadı’ndan tutun deprem konutuna kadar, Alsancak Stadı’ndan tutun belediyelerin mali destek konusuna kadar İzmir’in önünü açan bir isim. Çekindiğim konu CHP‘nin 25 yıllık istismar siyaseti ile baş başa kalmamaktı. Bu konuda kısmen başarılı oldular. Benim mücadelemde İzmirlilere bu konuda doğruyu anlatmak. Siz göreviniz olan 25 senedir arıtma tesisini niye çalışmıyorsunuz. Manisa’ya taşınması gereken tonlarca çamuru Çiğli’ye döktünüz. Onun yarattığı fermanteden dolayı orada yaşayanlar zehirli hava solumuyor mu? Hem işini yapmıyorsun, hem seçimde vaadini veriyorsun, hem de seçimden sonra topu bize atıyorsun… Böyle bir aldatmaca yok. Niye katılmadınız Murat Kurum’un katıldığı toplantıya? Şehirden tepki görünce il başkanımızı alıp Bakanımızdan özür dilediler. CHP siyasetçiler yüz yüze gelince farklı konuşuyor, dışarı çıkınca farklı konuşuyor. Bakanlığımız ile yol haritasını ortaya koyduğumuzda toplantıya gelmişsin… Senin referans değerin ne ki? Orada bilim insanları konuşuyor. Neden onlara saygı duymayıp yok sayıyorsun? Neden onların üzerine gitmek yerine algı içine giriyorsun? Bakanın iyi niyetine rağmen bunlar İzmirlileri sevmiyor diye yalan söylüyorsun. Ayıp değil mi? İzmir’i fosseptik çukuruna çevirdiler. Bir tekne denize kirli su boşaltıyorsa bakanlık ceza kesmiyor mu? Her gün arıtma tesisinden kirli su boşaltılıyor. Ceza kesilince ‘İzmir’i sevmiyorsunuz’ diyorlar. Yalan söylüyorlar. İzmirli hemşehrilerimiz kimin yalan, kimin doğru söylediğini çok iyi bilir. Dürüst olun samimi olun. Siz çalışmaya başlayın, biz destek vermemiz gereken ne varsa destek vereceğiz. Milyarlarca kaynak İzBB’de dururken sen Türkiye’nin en pahalı suyunu içerirken körfezi temizlemeye gelince niye algı yönetiyorsun? İzmirliler balkona çıkamıyor. Yazık günah değil mi? Her gün onlarca İzmirli mesaj atıyor bize” diyerek tepki gösterdi.
BİZE İŞ ÖĞRETMEYE KALKMASINLAR
Kentte tartışmalara neden olan Elektrik Fabrikası hakkında konuşan İnan, “6 Kasım’da elektrik fabrikası ile ilgi bir açıklama yaptım. Konak Belediyesi'nin yatığı açıklamalar doğru değil. Yalan söylüyorlar. İzmirlileri aldatıyorlar. Bu noktada cahilce konuşuyorlar. Onlara öğretilmiş olan algı yöntemleri ile sahaya çıkıyorlar. Orası tarihi bir doku. Oranın yıkımı ya da başka bir çalışma yapılması mümkün değil. Ancak restorasyona tabii tutulur ve hayatına devam eder. Çevresinde kamu parselleri var. Burası ile ilgili özelleştirme daire başkanlığını çalışması var. Bu bittiğinde kent kamuoyuna duyururuz. Elektrik fabrikasının dokusu konulacak. Oraya gökdelen ya da başka bir şey yapılması mümkün değil. Kimse bu konuda bize hassasiyet dersi vermesin. Bu konuya ilk biz karşı çıkarız. İzmir’de 20-25 gökdelen varsa bunların ruhsat çalışmasını İzBB Belediye başkanları yaptı. Şehirde gökdelen yatırımı varsa hepsinin yolunu açan CHP’li İzmir büyükşehir belediyesi oldu. Tutup da şimdi elektrik fabrikasından rantsal iftiralar yapmasını doğru bulmuyorum. Tekel fabrikasına bakın… Ben gençlik kolları başkanıyken kapısını zorlayarak girdim içerisine. İçerisinde fareler yaşıyordu. Bakanımız Nuri Ersoy’a konuyla ilgili çalışmaları ilk ben anlattım. Pırıl pırıl bir yer oldu. Biz yaptık mı böyle yaparız. Alsancak Stadyumu… Kim yaptı? Biz yaptık. Gökdelen mi yapıldı oraya? Hayır. Şehrin en güzel yerine stat yapıldı. Tutup bize iş öğretmeye kalkmasınlar” diye konuştu.
RENCİDE EDİCİ KONUŞMALAR YAPIYORLAR
CHP İzmir Milletvekillerine de tepki gösteren İnan, “İstedikleri algıyı yürütsünler. Ben İzmir’in sokaklarında büyüdüm. Kenti hepsinden iyi bildiğimi iddia edebilirim. Genç milletvekili, çocuk milletvekili diye rencide edici konuşmalar yapıyorlar. Bu gençlere baktıkları pencerenin ve ne kadar değer verdiklerinin göstergesidir. Ben bu şehirde seçilmiş Gençlik Kolları Genel Başkanıyım. Şehrin sorunlarını çözmeye çalışıyorum. Ednan Bey ve saz arkadaşları Tugay’ın özel kalemi gibi çalışıyorlar. Büyükşehir’deki rantsal ilişkilerini bir kenara koysunlar. Kişisel pisliklerini hiç demiyorum bile… Şehir için çalışmalarını istiyoruz. Böyle milletvekilleri mi olur? İnsanlar kokudan balkona çıkamıyor. ‘Türkiye’nin en fazla oy aldığımız yer’ diyorsunuz… Böyle mi milletvekilliği yapacaksınız. CHP Genel Başkanı bile son açıklamada ‘Türkiye’yi Eskişehir gibi yöneteceğiz’ diyor. Kendi jargonları içinde bile artık İzmir gibi demiyorlar. O çıtayı de Eskişehir’e kaptırdılar. Ben İzmir’in arka sokaklarını temsil ediyorum. İnsanların ne yaşadığını biz biliyoruz. Bıraksınlar şehrin kıyısında takılmayı. Şehrin 5 kilometre derinliğinde bambaşka İzmir var. Öteki İzmir var. Kentsel dönüşümden tutun her türlü bakımsızlıktan geriye giden yerler var. Kentin en önemli konusu fosseptik… Urla’da, Çeşme’de foseptik akıyor. İzmir körfezinde koku gelen gemileri de, turizmi de etkiliyor. Neden bir şey yapmıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.