Tribünler kararlı: Mücadeleye devam!

Geride kalan sezonun ikinci bölümünde uygulamaya konan Passolig futbol kamuoyunda tartışma konusu olmaya devam ederken tribünler de hukuki mücadelesini sürdürüyor.

Ankara Adliyesi’nde 25 Eylül günü yapılan kritik duruşma sonrası Taraftar Haklar Derneği’nden çarpıcı bir açıklama geldi.

Dernek Mahkeme Heyeti’nin tutumunu eleştirirken passolig ve 6222 sayılı kanuna karşı mücadelenin devam edeceği vurgusu yaptı.

16 Aralık’ta hakim karşısına çıkacak Beşiktaş Çarşı Grubu liderlerine de destek verilen açıklamada Passolig ve 6222 sayılı kanuna karşı duruştan vazgeçilmeyeceği bildirildi. Metinde, “O gün adliye önü ve koridorlarını dolduran yüzlercemizin ne de tribünleri doldurmayan on binlercemizin pes etmeye ya da teslim olmaya niyetimiz yok” ifadeleri yer aldı.

İŞTE O AÇIKLAMA: MÜCADELEYE DEVAM, BİZ KAZANACAĞIZ
25 Eylül’de Ankara Adliyesi’ndeki passolig deplasmanından belki galibiyetle dönemedik ama mağlubiyet de almadık.
 
Ülkemizde, adliye salonlarında sahnelenen komedyayı bir kere de bizler canlı şekilde izledik. Davamızın savunucusu avukatlarımızın ısrarlarına rağmen mahkeme başkanı, mağduriyetimizin biran önce giderilmesi yönünde karar vermek yerine davalı konumundaki TFF avukatlarının işi zatma önündeki taktiklerine yol vermeyi tercih etti. Anlaşılan o ki; dava ve süreç zamana yayılarak, bizlerin pes edeceği bekleniyor.
 
Ama ne o gün adliye önü ve koridorlarını dolduran yüzlercemizin ne de tribünleri doldurmayan on binlercemizin pes etmeye ya da teslim olmaya niyetimiz yok.
 
Taraftarlar olarak, ülke genelinde yüzbinlere varan sayıdaki bu kararlı direnişimizin, onurlu duruşumuzun verdiği mesaj gayet açık ve nettir:
 
‘Bizlere dayatılan ve kişiliklerimize, kimliklerimize, tribünlerimize saldırı olarak gördüğümüz bu passolig ucubesini İS-TE-Mİ-YO-RUZ!’ Beklentilerin aksine, zaman ilerledikçe sesimiz daha gür çıkıyor ve mücadelemiz yaygınlaşıyor.
 
Yakın zamana kadar ‘passolig yurttan sesler korosu’nun üyesi olan kişi ve çevreler de, artık durumun ciddiyetini gördüler ve passoligin zararını dillendirmeye başladılar. Artık her hafta, sahada oynanan oyundan çok statların boşluğu ve sessizliği konuşuluyor, yazılıp çiziliyor.
 
Görünen köy kılavuz istemez. Passolig dayatması ülkemizde tutmadı, Başta kulüp yöneticilerimiz olmak üzere futbolun içindeki tüm kesimlere bir kere daha sesleniyoruz: ‘Gelin, biran önce bu yanlıştan vazgeçin. Zararın neresinden dönerseniz kârdır.’Günümüz futbol ekonomisinin tekerinin, bizler var olduğu sürece döndüğünün bilincindeyiz. Ve o tekere, çomak sokmasını da biliriz…
 
Bu yanlışta ısrar ettiğiniz taktirde, işin sadece tribün gelirlerinden yoksun kalmakla sınırlı kalmayacağını da hatırlatmak isteriz. Mağazalardan, yayıncı kuruluşlara kadar geniş bir alanda etkisi olan ‘tüketimden gelen gücümüz’ün farkındayız.
 
Taraftarlar olarak passolig dayatmasına karşı hukuksal, fiili ve meşru mücadelemiz devam ederken, bizleri ‘potansiyel suçlu ve cezalandırılması gereken kesim’ olarak gören zihniyetin ürünü olan 6222 sayılı yasaya karşı da yeni bir cephe açacağız. Çünkü biliyoruz ki; bugün tribünlere giren ya da girmeyen arkadaşlarımızın mağduriyetinin asıl kaynağı 6222 sayılı yasadır. Daha önce de birçok kere söylediğimiz gibi, tribünlerimizin özgürleşmesi için mücadelemizin esası 6222’nin KALDIRILMASI’dır. Bu konuda başta mecliste bulunan vekillerimiz olmak üzere tüm kesimlerin desteğini ve katkısını istiyoruz.
 
Haklar mücadelesinde birleşen arma sevdalıları, 18 Kasım’a ertelenen passolig davasında yine Ankara’da olacağız. Ve ardından 16 Aralık’ta çArşı davası için İstanbul’da buluşacağız. Arma ve futbol sevdamız için dün tribünlerde verdiğimiz mücadelemizi, bugün hem tribünlerde, hem de adliye koridorlarında ve sokaklarda vermeye devam edeceğiz. Ve inanıyoruz ki; son sözü direnenler olarak bizler söyleyeceğiz ve BİZ KAZANACAĞIZ!
 
TARAFTAR HAKLARI DERNEĞİ