Ümit YALDIZ
Çiçekliköy Zirvesi ve yarım kalan harekat!
4 Temmuz 2011 Pazartesi

Yayındaki son yazıda ‘Salı Toplantıları geri mi dönüyor’ sorusuna yanıt aramaya çalışmıştık. Ve soru ortada kalmadı. Bugün İzmirli ilçe belediye başkanları 20 yıl öncesindeki ‘Salı toplantıları’ benzeri bir organizasyona imza attı.
Çiçekliköy’de buluştular. 20 yıl önceki Salı toplantılarının amacı ilçe belediye başkanlarına ‘şube müdürü’ muamelesi yapan Yüksel Çakmur’a tavır almak ve ona rağmen hizmet üretmekti.
Sanırım bugünkü toplantıların amacı da benzer.
Yerel seçimler öncesi güçbirliği yapmak, Büyükşehir bürokrasisine rağmen iş üretmek…
Ve de İzmir’de yerel bir güç odağı olduğunu ortaya koyan Kocaoğlu’na karşı duruş sergilemek.
Salı toplantılarına katılan 4 belediye başkanı (Cihan Türsen, Ali Sözer, Ahmet Sarışın ve Ertan Erdek) ‘koordinasyonu’ sağlayıp birlik olmuşlar, belediyenin bürokrat, ekipmanlarını birbirleri için seferber etmişlerdi.
Çiçekliköy zirvesinden çıkan sonuç da benzer içerikte.

Birbirimizin açılışına katılacağız, araç gerek temin edeceğiz’ falan, filan…
Harekat Bornova, Buca, Bayraklı, Karşıyaka, Karabağlar, Konak, Menderes, Çiğli belediye başkanlarıyla başladı. Menderes’i saymaz, Bayraklı ve Karabağlar’ın sonradan ilçe yapıldığını düşünürsek neredeyse 20 öncesiyle aynı ilçelerden söz ediyor olacağız.
Bu hareket Kocaoğlu’na bir çeşit gözdağı…
Sadece Kocaoğlu’na da değil… Kentin siyasi patronluğuna soyunan herkese… Hatta genel merkeze bile… Birlikten güç doğar felsefesinden yola çıkılan bu hareketi bekleyen tek tehdit masada birden fazla Büyükşehir adayının oturuyor olması…
Cevat Durak, Hakan Tartan, Kamil Sındır… Muhtemeldir ki Havagazı’ndaki kavganın ardından bu hareketin siyasi ayağında Mehmet Ali Susam da rol alabilir. O’nunla birlikte söz konusu hareketin potansiyel Büyükşehir adayı sayısı 4’ü bulur.
Yaklaşan yerel seçim öncesi halka genişleyebilir de…
İzleyip göreceğiz. Ama belki de bu hareketin tek iyi tarafı yerel seçimden sonra ilçe belediye başkanlarının şapkalarını önlerine koymuş olmaları olacak. Genel seçim öncesi İzmir’e yönelik AK Parti tehlikesini sezmiş olmaları ya da…
Birlikten güç doğar felsefesine sadık kalırlarsa sonuç alabilirler.
Yok, ortak hasma karşı birliktelikse bu hareketin amacı, bir süre sonra bireysel hedeflerin çakışmasıyla sorunlar baş gösterebilir.
Ama ilçe belediye başkanları kendileri açısından yeni bir sayfa açmış görünüyor. Sanıyorum artık ‘uysal koyunluk’ dönemi geride kaldı, ‘Biz de varız, kimse bizi görmezden gelemez’ dönemi başladı. İlk toplantının basına kapalı bölümünde ‘Kocaoğlu’na yönelik eleştiriler, il başkanına yönelik tespitlerde’ bulunuldu. Yerel seçim analizi yapıldı. Yeni CHP’nin yanlışları, İzmir’deki hatalar zinciri masaya yatırıldı. Ama kapıda bekleyen medyaya gayet normal, ‘birlik-beraberlik’ açıklaması yapıldı.
Ama bundan sonraki toplantıların sonunda Büyükşehir’e yönelik serzenişler başlayabilir. Tüm bu sürecin sonunda bazı başkanlar hedefi 12’den vurabilir. Ya da bugünkü zirvenin sonunda olduğu gibi bazı başkanlar ‘da yayı fazla gerip’ kendini yaralayabilir.
*
CHP’de kurultay talep edenler ‘imza ve kurultay’ toplamaktan vazgeçti. Ve de gayet doyurucu bir basın açıklaması yaptılar. Örgütün bir kısmında ‘hüzün’ diğerinde ‘sevinç’ yaratan bu açıklama sonrası CHP Genel Merkezi’ne büyük bir görev düşüyor.
Kılıçdaroğlu’nun ilk açıklaması gayet güzel…
‘Onlar muhalif değil, partili’ yaklaşımı şu anda CHP’nin en büyük ihtiyacı…
Çünkü CHP’nin en büyük sorunu iç barış…
Parti şu anda hukuken olmasa da fiilen ikiye bölünmüş durumda…
İmza atanlar, atmayanlar… Eskiler ve yeniler…

Herkes herkese ‘öteki’ gözüyle bakıyor. Sinirler gergin… Kılıcı eline geçiren ötekinin kafasını koparmaya çalışıyor. Olay bir nevi parti içi kan davasına dönmüş durumda…
Genel merkez acilen iç barışı sağlayamaz, seçimden önce yaptığı gibi belirli bir etnik/mezhepsel/ideolojik yapı dışında diğerlerine siyaset hakkı tanımazsa CHP’nin tarihsel misyonu tamamlanmış demektir.
Ama eğer genel seçimi doğru analiz edip, iyi bir özeleştiri sürecinden geçtikten sonra yeni bir sayfa açılırsa belki toparlanır, yarınlara umutla bakılabilir.
Kılıçdaroğlu’nun ilk açıklaması bu açıdan umut verici… Umarım arkası gelir.
İç barış sağlanır, ideolojik netlik yani CHP gemisine yeni ve daha doğru bir rota çizilir. Eski-yeni ayrımı biter, herkesin özgürce siyaset yapabildiği, tam demokrat bir parti sağlanabilirse CHP için umut var demektir. Yok, CHP birkaç elitistin elinde ‘halk politikası’ yaptığını ya da yapacağını sanıyorsa zaten maç en baştan kaybedilmiş demektir. Havanda su dövmektir o zaman bunun adı…
Kurultaycılar neden geri adım attılar peki?
Muhtemelen imza konusunda bir sorun oluştu. Bendeki bilgiler seçilmiş bin 100 delegenin salt çoğunluğuna ulaşıldığı yönünde… Yani 550 rakamı geçildi. Ama kurultay için mevcut tüzüğe göre 650 imza gerekiyor. Yani atanmış delegelerin de ikna edilmesi gerekiyordu. Genel merkezin ‘görevden alma’ tehdidi Anadolu’da tuttu.
Süreç uzun tutulduğu için kimi delegeler imzaları geri çekti.
Deniz Baykal’a yakın bir isimle görüştüm…
‘Hani mahallede kavga etmeye hazırlanan iki genç vardır. Son anda biri araya girer. Aynı mahallenin çocuğusunuz, kavga etmeyin’ der. Her iki tarafa da gidip, ‘erkeklik sende kalsın’ diye telkinde bulunur.
Burada da aynısı oldu. Belki de birileri araya girdi…
Bu açıklama beni tatmin etmeye yetti. Belki de Deniz Baykal biri ya da birileri tarafından ikna edildi. Önder Sav’ın tek başına 500’e yakın imza topladığı biliniyor. Baykal’ın da katkılarıyla rakamın 550’nin üzerinde olduğu da… Ama süreç uzadıkça genel merkezin her ile ilçeye özel olarak ilgilenecek zamanı oldu. Delegeler tek tek tespit edilip deşifre edildi. Deşifre olanlar da imzalarını çekmeye başladı. Süreç tıkandı. Özellikle Antalya ve İzmir gibi Baykal’ın kalesi olan bölgelerden çıkan imza sayısı Türkiye’nin diğer illerinde sükutu hayal yarattı. İstanbul’da da muhalefet umduğunu bulamadı. Doğu/Güneydoğu illerindeki etnik yapılanma Büyükşehirlerdeki ideolojik/mezhepsel baskıyı beraberinde getirdi. Bu durum içinde daha büyük tehlikeleri barındırıyordu. CHP’nin içinde bulunduğu ‘yemin krizi’ de süreci gölgeleyince süreç tıkandı. Kaybedilecek bir yarışa girip ‘kanlı bir kurultay’ yapmaktansa ‘sulh’ imzalanma yoluna gidildi.
En az kurultay toplamak kadar önemli olan bu hamle CHP için kendi içinde yeni umutlar besliyor.
Yeter ki verilen mesaj doğru okunabilsin… 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 12 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
yorumcu 5 Temmuz 2011 Salı 15:54

vah vah vah genel merkez baskı tehdidiyle ANADOLU lu delegeler geri adım atmışlar vah vah.ne güzel gül gibi idare ediyordu baykal partiyi.salı günleri gurup da nutuk sabahları yürüyüş öğle yüzme akşam üzeri torun hoplatma..ne güzel .maşallah ...

Yorumu oyla      17      6  
hasan beye bir sözümüz var 5 Temmuz 2011 Salı 15:41

go home kula yankii

Yorumu oyla      15      6  
ÜMİT YALDIZ''A 5 Temmuz 2011 Salı 15:26

Ümit bey hala ümidini yitirmemiş görünüyor, belki önder bey ve ekibi tekrar canlanır diye düşünüyor fakat geleceği görmek için dahi olmaya gerek yok. Birincisi Önder sav ve ekibi chp içindeki ömürlerini tamamlamışlardır. Yıllardır bir despot gibi partiye şekil veren önder sav kendisine biat etmeyene parti içinde hareket etme şansı vermeyen önder sav artık olmayacaktır. İkincisi Büyükşehirler de Meshepsel baskı diye ince bir gol atıyor şunu görmeliyizki Kılıçdaroğlunu Aleviler alevi olduğu için değil dürüst ve çalışkan Chp ye umut olduğu için destekliyorlar. Üçüncüsü ise Bu belediye başkanları Chp nin izmir vizyonuna yakışmayan, bireysel siyaset düşünmekten halka hizmet edemeyen siyasetten faydalanma düşüncesinde oldukları için Bir Sonraki Dönemde OLMUYACAKLAR. Dördüncüsü ise Sayın Kocaoğlu, kendisinin bir daha aday olmasını isteyen partili sayısı o kadar azdırki, gelecek dönem diye bişi düşünmesi bile hayaldir. Yaptığı ben bilirim merkezli siyaset anlayışı ve Belediyeyi aile şirketi gibi görerek yönetmeye çalışması işlerin ayağına dolaşmasına neden olmuştur. Peki Sonuç olarak Kim Kazanacak Kim Kaybedecek diye ayırırsak KAYBEDENLER : A.KOCAOĞLU, BU TOPLANTI DÜZENLEYEN BELEDİYE BAŞKANLARI VE TABİKİ ÖNDER SAV VE BAYKAL'IN GÖLGESİ DIŞINDA SİYASET YAPMA BECERİSİ OLAMAYAN SİYASETÇİLER. KAZANANLAR : İŞTE BU ÇOK DAHA GENİŞ BİR YER KAPLIYOR KAZANANLAR ÖRGÜTÜN GERÇEK SAHİBLERİ SEÇİMLERDE ÇIKAR GÖZETMEDEN PARTİSİ İÇİN CANLA BAŞLA KOŞTURANLAR, KAZANANLAR YENİ CHP İÇİN ÇALIŞANLAR, KAZANANLAR DÜRÜST VE İLKELİ OLANLAR VE TABİKİ KAZANAN GENÇLİK OLACAKTIR...

Yorumu oyla      21      7  
istifa 5 Temmuz 2011 Salı 10:38

hiç bir şey yapmamalarına alıştık ama,arkadan iş çevirmek sabrımızıda taşırdı.sevilmiyenlerinin oylarını değiştirmeleri izmirde dengeleri değiştirir.hasan bey sürekli hata yapmaya devam ediyor.chpli izmirli erklerin sabrına hayranım..

Yorumu oyla      20      8  
yorumcu 5 Temmuz 2011 Salı 10:08

1-baykal-sav herkesi ama herkesi bıktırmıştır kılıçdaroğlu-tekin in şanşı karşılarında baykal-sav olmasıdır yoksa başarılı filan değillerdir.baykal-sav kaybetmişlerdir partiyi filan özellikle baykal düşündüğü için vazgeçmiş geçiniz baykal ne partisi hep kendini sadece vesadece kendini düşünmüştür ve iflas etmiştir onun dönemi kapanmıştır 2-chp bölünmelidir.zoraki beraberlik-menfaat birlikteliğiyle küçülmektense bölünerek taşların yerine oturduğu politikalarının netleştiği bir chp veya 2 ayrıparti yeni parti sağlıklı büyüyebilir.3-kurultay toplama faaliyetleri heralde YAPInın -örgüt-delege- ne kadar hastalıklı olduğunu göstermiştir..her 2 taraf için geçerli.4- YAPI sağliklı hale gelmeden hiç bir şey başarılanamaz.

Yorumu oyla      20      7  
zafer gök 5 Temmuz 2011 Salı 01:03

sayın yazar imza toplayanların sadece menfaat ilişkileri vardır.Siyasi partide menfaat ilişkisi değil siyasi birliktelik gerekir.imzacılarda bu eksikti.sizin izmirde imza verecekler listeside fos çıktı bu ara.sizinde bi özeleştiri yapmanız gerekmiyormu.

Yorumu oyla      24      7  
doğrucu 5 Temmuz 2011 Salı 00:23

Büyükşehir bu çok bilmiş İlçe Başkanlarının mazeret üretip yapmadığı bir çok işi yapmış olmasına rağmen, Karabağlar, Buca,Menemen,Bayraklı,Menderes ilçeleri,Gültepe , Kadifekale gibi semtler AKP'ye kaptırılmış, Bornova'da da ciddi bir şekilde ara kapanmıştır. Bu kişiler aday olmaya hazırlanacaklarına yavaş yavaş çıkınlarını toplamaya başlamalıdırlar. İzmir'de CHP için asıl tehlike bu kişilerin tekrar İlçe Belediye Başkanı adayı olmalarıdır. Hele hele bunlardan biri Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olursa o zaman "YANDI GÜLÜM KETEN HELVA" olur.

Yorumu oyla      18      11  
5 Temmuz 2011 Salı 00:07

Başkanlar bir daha seçilmiyeceğini bildiği için toplantılar yapıyorlar nasıl olsa olmıyacaz hiç olmasa gündem oluşsun

Yorumu oyla      20      10  
şehri reis 5 Temmuz 2011 Salı 00:02

iyi niyetle kurulmuş bir birlik değil.hepsi kendi bölgelerinde sorunlu bir belediyecilik yapıyorlar.bornova belediye başkanı bu guruba yakışmıyor.hemen hatadan dönmeli.sındır gelecekte daha iyi yerlerde olabilir.hasan bey makine muhendisliği yaptığını ve o eğitimin kalitesini üzerinde hissetmiyorum.her kez kendisinden şikayetçi.hasan beyi seçenler şimdi pişman..demekki ne yapacağız .önümüze geleni belediye başkanı yapmıyacağız.

Yorumu oyla      21      9  
Orhan Tungaç 4 Temmuz 2011 Pazartesi 22:42

' Delegeler tek tek tesbit edilip deşifre edildi.Deşifre olan imzalarını geri çekmeye başladı.' Tırnak içindeki bu cümleyi değerlendirelim şimdi. Kurultay delegeleri çok tehlikeli bir işi çok gizli yapıyorlar. Yaptıkları işin gizliliği ortadan kalkıp, gizli işi yapanlar deşifre olunca geri adım atıp ' vallahi ben yapmadım ' diyorlar. Yapılan nedir? Kurultay yapılsın CHP'nin en yetkili kurulunu oluşturan kurultay delegeleri partinin durumunu tartışsın, analiz etsin, eksiklikleri ile yüzleşsin ve partinin geleceğini planlasın. Bunu istemek niçin gizli olur? İradesini gizleyen, düşüncesinin bilinmesinden ürken kurultay delegesi mi olur? Evet olur. Sonuçta böyle kurgulanmış sosyal demokrat yapı 20 yılda ancak %26 oy oranına ulaşılır. Bu başarı gözleri kör kulakları da sağır eder.

Yorumu oyla      24      14  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Erkekler bastığım kaldırımı öperdi!’
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
CHP ne yapmalı?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Neden toprak reformu yapılmalı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Eril toplumda kıyamet alametleri...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’e kruvaziyer niye gelsin?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva