Gönül Soyoğul
AKP’’den eğitim devrimi: Stepne öğretmenler!
18 Eylül 2009 Cuma

1999’’da Ecevit hükümetinin dayadığı KPSS’’yi, ’“şer seçmekte üstüne olmayan’” AKP iktidarının katmerlice devam ettirdiğini söyleyip kapatmıştım köşeyi dün.’¶
Kaldığımız yerden devam edelim bugün.
Öncelikle bu KPSS garabeti nasıl işliyor, ondan başlayalım. Çünkü yılanın başı da sonu da bu.
Eğitim fakültelerinin 4 ya da 5 yıllık bölümlerinden mezun olan; mezun olana kadar vizeydi, finaldi, ottu püsürdü, bi ton sınav atlayan bu çocuklar, ’“acaba iyi yetiştirildiler mi, öğretmenlik yapabilecekler mi’” diye sınava tabii tutuluyorlar ki’… İşte bu sınavın resmi dildeki adı bildiğiniz gibi Kamu Personel Seçme Sınavı, gençler arasındaki (doğru) açılımı ise ’‘Kendini Paralasan da Sonuç Sıfır’’. 
 
Hadi diyelim ki, 4-5 yıl eğitip bin tane sınavdan geçirdiğiniz öğretmen adaylarının olgunlaştığından emin değilsiniz; bir baba sınav daha yapalım dediniz.
İyi de kardeşim, o zaman ne diye tarih bölümünden mezun çocuğa biyoloji, biyoloji bölümünden mezun olana coğrafya, edebiyat/müzik/resim/beden eğitimi vs. vs. bölümünü bitirene matematik sorarsınız o sınavda?
Sözgelimi 5 yıllık eğitim süresince, tarihin altını üstüne getiren gariban tarih öğretmeni adayı genci, işkence yaparak elemek için değil midir bu sorunun cevabı?
Ya da edebiyat öğretmeni olmak isteyen aday, niye ÖSS’’ye sayısaldan değil de sözelden girmiştir; 5 yıl edebiyat okuduktan sonra KPSS’’de matematikten çaksın/elensin diye mi?
Ya da, kurs manyağı yaptığınız memlekette, bir de ’“KPSS dershaneleri türesin, azcık da onlar cep doldursun, gençler abuk sabuk dersleri çalışmaktan iyice tepe sersemi olsun, anneler/babalar kaz gibi yolunsunlar’” diye mi yoksa?
Hangisi ya, bi cevap verin!
 
Hadi bi gayret, hadi bi tomar daha dershane parası derken KPSS’’yi kazananı, bu kez de ’“kadro açılmayı bekleme’” gibi bir işkence süreci bekliyor ki; yani, bu gençler, bu aileler, bu iğğğğrenç ötesi düzene nasıl olur da başkaldırmıyorlar diye kendimce söylenirken, dayanamayıp sokaklara döküldüler sonunda.
Sokaklara dökülmek yetmez, böğürlerini jiletleseler öfkeleri dinmez bu gençlerin.
 
Al işte! 2009 KPSS’’de 10 puan türünde 243 bin 569 aday arasından 99 bin 627 puan alarak Türkiye birincisi olan, ÖDTÜ Fizik Öğretmenliği bölümü mezunu Nazım Öztunalı açıkta. Niye?
Çünkü Milli Eğitim’’in ’“fizik’” açığı yok ya, kadro açmadı!
A, tabii bu arada fizik öğretmenliği gibi dünyevi branşlar dolu ama din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği gibi uhrevi branşlar boş.
Bir tane (Allah için 1 tane) fizikçi alma, 452 tane din öğretmeni al. Sonra da ben (sen, o) bunu böyle yazınca, ’“Allahsız ol, komünist ol, fesat ol, Ergenekoncu ol! Eğitimde yapılan devrimleri görmezden gelen yalancı/fesat/gözünü AKP düşmanlığı bürümüş gazeteci’” ol!
 
Kalbimi bozdum, ağzımı da bozmadan, birkaç kelam da şu ’“sözleşmeli öğretmenlik= ücretli kölelik=mevsimlik işçilik’” için edelim.
Nedir bu sözleşmeli rezalet: Kadro uyduramadık, 8 beden küçüğünü verelim gibi bir şey.
Kadrolu öğretmen raporlu/raporsuz her ay maaşını alırken, bu arkadaşlara kanser olsalar, para verilmiyor mesela. ’“Ne kadar ekmek, o kadar köfte; sen yedek lastiksin/stepnesin, stepne kal’” deniyor.
 
Stepne öğretmenlerin ne il içi, ne il dışı tayin hakları var. Kadroluda yokken, sözleşmeli öğretmenin ek dersinden SSK kesintisi var. Sözleşmeli öğretmenin hizmet puanı yok, bu yüzden 1 yıl ya da 20 yıl çalışmış olmalarının bir önemi yok. Sözleşmeli öğretmenlerin eş, çocuk, doğum yardımları yok. Sözleşmeli öğretmenlerin maaşları her ilde farklı. Kadrolularda kıdem ve kademe ilerleme varken, sözleşmelilerde göreve yeni başlayanla, 25 senelik bir sözleşmeli öğretmen aynı maaşı alıyor. Sözleşmelinin iş garantisi yok, sözleşme her yıl yenilenir. Sözleşmeli öğretmen kadrolular gibi asker öğretmen olarak askerliklerini yapamaz. Vs. vs. vs.
Kadrolu meslektaşlarının zaman zaman tuhaflıklarına, öğrencilerinin ’“öğretmenim siz kalıcı mı, geçici misiniz’” sorularına muhatap kalmalarına, rencide olmalarına falan girmiyorum.
Yazdıklarım, yaratılan iki tür öğretmenlik arasında iş olarak hiçbir fark olmadığı halde, karşılığının tam bir sömürü üzerine kurulması hakkında minik bir nottur ve o insanların her birinin, bir taneciğinin öykülerinin karşılığı bile değildir.
 
Milli Eleme Bakanı Nimet Çubukçu, ’“Nimet Abla, piyango bize ne zaman vuracak’” diye seslenen gençlere ’“kaynak sıkıntısı’”ndan dem vuruyor.
’“Para yok’” diyor yani Nimet Abla.
Ben de dönüp ’“eğitimde ve sağlıkta devrim yaptık. Milli eğitime, savunmadan bile daha fazla pay ayırdık’” diyen AKP İzmir İl Başkanı Ömür Kabak’’a; ’“Türkiye; tarihinin en büyük silah alımlarından birine imza atmaya hazırlanıyor. ABD, Türkiye’’ye 7.8 milyar dolarlık füzesavar Patriot batarya satacak. Haberiniz yok mu?’” diye sorarım işte.
Sayın Kabak, pardon!
’“Savunmada devrim yaptık’” diyecektiniz de diliniz sürçüp ’“eğitimde devrim’” mi dediniz acaba?
 
Ağzımı bozmadan gideyim ben’… Kendimi tutamayıp ’“Patriot füzeleri kaçsın bi yerinize’” falan diyeceğim maazallah yoksa.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 20 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
31 Aralık 2012 Pazartesi 00:03

b en 35 yıllık c h p si üyesiyim izmirde yerel seçimlerde hakim gözetiminde ön seçim istiyorum aksi takdirde bunun sorumluluğu c h p si yönetiminindir herkez sonucuna katlanır

Yorumu oyla      17      9  
ismail hakan özdoğan 6 Kasım 2012 Salı 18:43

sendikal hak larla ilgili çıkış gibi ön seçim çıkşıda yalan oldu sizin anlıyacağanız.

Yorumu oyla      16      7  
Kazım EMİR 6 Kasım 2012 Salı 14:38

korkmayın partililerin önüne sandık koyun biraz demokrasi,birazda katılım

Yorumu oyla      19      9  
Bilal-İzmirli 5 Kasım 2012 Pazartesi 14:01

5.11.2012.Pazartesi günü tv konuşmanızı dinledim yüzde yüz size katılıyor ve destekliyorum fakat CHP Adaylarını parti üyeleri seçer diyemediğiniz (CHP Parti üyelerinin seçme ve seçilme hakkını gasp ettiğiniz)içinde kınıyorum.CHP Vatandaş.

Yorumu oyla      16      10  
Mahmut Karakaplan 2 Kasım 2012 Cuma 21:08

'temayül yoklaması' ATATÜRK dil Devrimine sahip çıkalım ' eğilim yoklaması' demenin suyumu çıktı ,Genel başkan yardımcısı olarak beğenilen ve o konumda biri buna çok dikkat etmeli,Devrimlere sahip çıkmalı örnek insan olmalı,Saygılar.

Yorumu oyla      23      6  
Mahmut Karakaplan 1 Kasım 2012 Perşembe 21:03

Nerden uyduruyorsunuz bunları yahu,sadece gönlünüzü yemişlendiriyorsunuz, kimsenin kimseyi aday ilan ettiği yok,

Yorumu oyla      27      6  
Mahmut Karakaplan 1 Kasım 2012 Perşembe 19:39

Böyle bir seçimle iktidara gelenler,düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir! Friedrich Nietzsche yoldaş böyle buyurmuş,gerçek payı çok değilmi CHP li demokratlar,Sevgiler.

Yorumu oyla      26      8  
Mahmut Karakaplan 1 Kasım 2012 Perşembe 19:38

DELEGELERİN DİKKATİNE Ön seçimden kimse bahsetmiyor Karabağlarda,eğer bastırmassanız ön seçim,mön seçim yok, Tabi birde şu var bu delege yapısı ile demokratik seçim,olurmu,amcaoğlu,dayıoğlu,arkadaş,hemşeri,mezhepdaş vs,vs,Cahil toplum,özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilse dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz.Sadece seçim yaptığını zanneder.Cahil toplumla seçim yapmak okuma yazma bilmiyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır!

Yorumu oyla      28      6  
Ankara'dan selamlar 1 Kasım 2012 Perşembe 14:59

Adaylar büyük oranda netleşti il ve genel merkezin düşündüğü adaylar ise : Büyükşehir: A.Kocaoğlu - Aliağa:Özlem Şan Oğuzhan / Balçova: M.Ali Çalkaya / Bornova: Kamil Okyay Sındır / Buca: Güngör Kaya / Torbalı: İsmail Uygur / Urla: Selçuk Karaosmanoğlu / Bayraklı: Erol Ayna / Karabağlar: Şehmus Kayapınar / Dikili:Osman Özgüven /Foça: Mehmet Karluk / Gaziemir:H.İbrahim Şenol / Bayındır:Hüseyin Tamer Yanık / Bergama:Mehmet Gönenç / Beydağ:Vasfi Şentürk / Çeşme: Muhittin Dalgıç / Çiğli: Ali Engin

Yorumu oyla      20      8  
sosyal demokrat 24 Ekim 2012 Çarşamba 21:55

bence gökhan günaydın yerel yönetimleri bilmiyor.o tarım politiklarıyla ilgili bir sorumluluk alsaydı daha doğru olurdu.sonra merak ettğim bişey var. önder sav tasfiyesinde önce myk üyeliğini ret edip sonra genel başkan yardımcığığına fit olmak etik olarak doğru mu?kendi egosunu kontrol edemeyen toplumu nasıl yönetir demiş bir düşünür.bence sayın günaydın da ciddi bir ego sorunu var benden söylemesi.

Yorumu oyla      17      8  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Halktan biri olma sanatı!
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (7) 'Yazlık Sinemalar'
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Kartla ödemede 'derin' sorular!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Yolun sonu
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Buraya kadar!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Pişmanlıklar
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Gürgen Kral
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Rüşvet ile jest arasında!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Stoilov’a nazar değdi!
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
Kirpi ikilemi – Hayır deme sanatı
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva