Türkiye'nin Ekonomi Bakanı(Hazine Müsteşarlığı-Devlet Planlama Teşkilatı-Devlet Bankaları-Exim bank gibi ekonominin önemli kuruluşları kendisine bağlı değil) Kurban Bayramından evvel 250 Müteahhit ve İşadamı ile Libya'ya çıkarma yaptı.

Bildiğiniz gibi Libya Yönetimi, Kaddafi'den sonraki yönetim şeklinin 'Şeriat Düzeni' olacağını ve bir erkeğin çok kadınla evlenmesini yasaklayan kanunun iptal edildiğini açıklamıştı. Başbakan Erdoğan da şimdiki Libya geçici yönetimine bavullar içinde(tıpkı Deniz Fenercilerin yaptığı gibi) toplam
380 Milyon Dolar para göndermişti.
Çağlayan Libya Ekonomi Bakanı Abdullah Şamiya bir araya geldiği toplantıda şunları açıkladı;
'Bu, devrimden sonra en yüksek katılımlı heyet ziyareti. Libya halkının Türkiye'ye olan sevgisini, sempatisini gördük. Her bağımsızlığın, kurtuluşun bedeli olduğu gibi bedel ödediler. Libyalıların hak ettikleri hayata kavuşması için onların yanındayız. Libya'daki bazı yapıların tamiratı konusunda Sayın Başbakan'ın talimatı olmuştu. Bunlar okul, cami, polis merkezi ve karakol gibi önemli yapılar. Mahkeme ve hapishane binaları var. Libya makamlarının talebi doğrultusunda bunlar tespit edildi. Onarımların neredeyse tamamına yakınını yapabileceğimizi ilettik, listeleri takdim ettik.
Bunlardan bedel almaksızın ,Türkiye ve müteahhitlik firmalarımızın Libyalı kardeşlerimize Bağımsızlık günü hediyesi olarak yapılacak…'
Yaklaşık 10 gündür bu beyanat masamda duruyor. Defalarca okudum. Aklımın almadığı hususları sizlerle paylaşmak istedim.

*Türkiye Cumhuriyeti Devletinde hiç kimsenin, makamı ne olursa olsun 'keyfine göre, devletin parasını harcama yetkisi' yoktur. Türkiye bütçesinde Libya'nın yıkılan binalarının tamir edilmesiyle ilgili bir madde mi var? TBMM'ne bu konuda bir bilgi verildi mi? Başbakanlık Örtülü Ödeneği de bu iş için kullanılamaz. Eğer kullanılırsa suç olur. Türk Milletinin vergilerinden oluşan 'Milli Bütçe' ancak yasaların izin verdiği şekil ve şartlarda kullanılabilir.
*Bu iş yapılacaksa özel sektörün ve Libya'da iş yapan müteahhitlerin işidir. Onlar, ticaretin doğal kuralları içinde bu onarım işini yapabilirler.
*Van depremi için Valilik emrine sadece 13 Milyon TL gönderen AKP Hükümeti, Van'da Erciş'te kendi insanlarımız soğukta çadırlarda titrerken nasıl olur da önce 380 Milyon Dolar gönderdiği ülkenin, sonra da yıkık binalarını bedava tamir eder? Bu nasıl bir Libya sevdasıdır?
*Ben, Türkiye Cumhuriyetinin bir vatandaşı olarak, şeriat düzeni içinde birbirlerini parçalayarak öldürecek kadar vahşileşmiş bir topluma tek kuruşumun gitmesine razı değilim. Üstelik, kendi insanlarımızın ihtiyacı varken…
Bu soruları sormak her Türk vatandaşının hakkıdır. Bu sorulara cevap vermek de Başbakan Erdoğan'ın ve Bakan Çağlayan'ın görevidir.
Gelelim, akılları sıra insanlarımızı, TBMM'ni ve Devletin Denetim Yetkililerini aldattıklarını zanneden AKP Hükümetinin 'Yüce Divan'lık' suçu nasıl işleyeceğine;
Bakan Çağlayan; ' Bakanlık olarak teknik müşavirlik hizmetleri için tüm dünyada geçerli olmak üzere 50 Milyon Dolarlık bütçem var. Bu, dünyadaki tüm müşavirlik hizmetlerine ayırdığımız para. Önemli jest yapacağız. Firmalarımıza Libya'da alacakları 'her iş başı için' 300 Bin Dolar vereceğiz' dedi…
Şimdi anladınız mı, 'Katmerli Suç' nasıl işlenirmiş!..
Bakan Çağlayan karar verecek, istediği firmaya aldığı iş başına 300 Bin Dolar verecek(firma 3 iş aldıysa 900 Bin Dolar alacak) firma da aldığı bu paralarla, Libya'da Nato saldırısı sırasında yıkılan evleri-kamu binalarını-hapishaneleri onaracak!...

Türk Milletinin parası, Libya'da iş yapan müteahhitler para kazansın, şeriat düzeni sağlamlaşsın diye peşkeş çekilecek!..
*Libya'da iş yapan müteahhitlerin özellikleri nelerdir?

*Bunlara iş başına 300 Bin Dolar veriyorsunuz da, Türkiye de Van depreminde binaları onaracak müteahhitlere niçin 300 lira olsun yardım yapmıyorsunuz?

İktidar ve kafalarındaki rejimin desteklenmesi hırsı uğruna, devletin-milletin paralarına göz koyanların(müteahhitler dahil), kendi insanları aç ve açıkta iken, başkalarına yardım etmeye kalkışanların gidecekleri tek istikamet vardır;
'Başında gerçek Hukuk adamının bulunacağı Yüce Divan ...'
Göreceksiniz, o da olacak…