Bugün 15 Ocak Salı…
An itibarıyla…
Seçime 74 gün var…
74'üncü gün sabah sandığı gidip oy atacağımız için…
O günü de düş çeteleden…
Ne kaldı?
73 gün…
Yine an itibarıyla…
CHP'nin İzmir Büyükşehir adayı belli mi?
Ne gezer?
Peki, ilçe adayları belli mi?
Sinema anonsu gibi…
Hep 'pek yakında'…
Oysa, AK Parti'nin adayı Zeybekci…
Yine an itibarıyla 50 gündür sahada!
İktidar partisinin, MHP ile takviyeli İzmir adayları…
10 gündür ilçelerinde dere-tepe dolaşıyor…
***
CHP'nin çatısındaki 'seçim işleri'nden sorumlu…
İki genel başkan yardımcısı…
Çaresiz 'top çevirmek' zorunda kalıyor…
Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun…
Parti Örgütü'nden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı…
Artık…
Konuşmak bile istemeyen görüntü sergiliyorlar…
CHP ile İYİ Parti arasında devam eden görüşmeler…
'Dede Korkut Hikayeleri'nden farksız…
Neymiş efendim?
Eğer üzerinde müzakere edilen yerlerde de uzlaşı sağlanırsa CHP-İYİ Parti'nin ortak aday sayısı Cumhur İttifakı'nı geçecekmiş!
Son olarak dediler ki:
'Dört büyük şehir hariç ağırlıklı olarak uzlaşma sağlandı…'
Ama toplantılar hala bitmek bilmiyor...
Öbür taraftan…
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel…
Bir aydır…
'CHP İzmir'de 30'da 30 kazanır…' diyor…
Birbirinden ilginç 'anketler' havalarda uçuşuyor…
CHP'nin İzmirli aday adayları dokuz doğururken…
Aynı zamanda…
Ankara otellerini zengin etmekle meşgul(!)
Neredeyse ikametgahlarını Ankara'ya çıkartıp…
Oylarını başkantte kullanacaklar!
Durum 'o halde' yani…
Bunlar yaşanırken…
CHP'nin İzmirli seçmeninin ne ahvalde olduğunu soran yok…
Bir 'sabır' bu kadar test edilir mi?
***
İnsan merak ediyor, CHP'nin İzmir için…
Bu 'slow motion / ağır çekim' yürüyüş nedendir acep?
Her kafadan bi'ses çıkıyor…
Yok, Kılıçdaroğlu kadın aday arıyormuş…
Yok, anket ve eğilim çalışmaları bitmemiş…
Yok, hala Aziz Bey üstünde duruluyormuş…
Yok, mutlaka bir milletvekili olacakmış da…
Bi'türlü karar verilememiş…
Yok, mevcut belediye başkanlarından biri olacakmış da…
İYİ Parti'nin içine sinmesi bekleniyormuş…
Mış, mış da, mış mış!
***
Aslında 'gaza basma' konusunda…
AK Parti'yi kutlamak gerek…
İttifak ortağı MHP'ye İzmir'de beş tane ilçe verdi…
Şimdi…
'Damarımı kessen CHP akar…' filan diyenler var ya…
Hemen savunmaya geçecek:
'Amaaan sende, oraları pek seçilecek ilçe değil!'
Nereden biliyorsun?
Senin CHP olarak daha o yerlerdeki adayların bile belli değil…
Nasıl karşılaştırma yapacaksın?
24 Haziran'ın 'oy oranları'na göre mi?
Yoksa…
Ekonomik gidişata bakıp, hep birlikte fal mı açacağız?
Geçiniz burayı…
Bi'önemli ayrıntı daha…
'Cumhur İttifakı'nın İzmir listesinde altı kadın aday var?
Ana Muhalefet bu 'zarif' konuda ne düşünüyor acaba?
***
Cumhuriyet Halk Partisi...
'Dağ başını duman almış yürüyelim arkadaşlar…'
Demekte bu denli geciktikçe…
Benim de aklıma…
Rahmetli Neşet Ertaş'ın türküsü geliyor:
'Karadır bu bahtım kara,
Sözüm kar etmiyor yara…
Yaktı yüreğimi nara eyvah eyvah eyvah ey…'
Kendim ettim kendim buldum,
Gül gibi sarardım soldum eyvah eyvah ey…
Bilmez yar gönlümü bilmez,
Akar gözyaşımı silmez…'
***
Buradaki 'yar' kuşkusuz 'sevgili' anlamında…
CHP'ye gönül ve tabii ki oy verenlerin sesi olma adına…
Bizimkisi 'tatlı' bir siyasi şaka…
Ama…
Siz de bilirsiniz ki…
En anlamlı atasözlerimizden biri de şudur:
'Her şakanın altında bir gerçek yatar!'
Nokta!
Sonsöz: Aşk, bir uçurumdan düşmek gibidir; bunun için sevgiliye 'yar' denir! / Hz. Mevlana…'