HABERLER>GÜNCEL
2 Ekim 2011 Pazar - 13:31

Urla'da 2600 yıllık parfüm şisesi bulundu

Urla kıyılarında yapılan sualtı kazılarında 2 bin 600 yıllık parfüm şişesi bulundu. Deniz suyu sayesinde bozulmadan günümüze kadar gelen şişeye paha biçilemiyor.

Urla da 2600 yıllık parfüm şisesi bulundu

İZMİR - Ege'deki tarihi zenginlik, birbirinden değerli güzellikleri insanoğluna sunmaya devam ediyor. Bu kez arkeolojik açıdan büyük bir değere sahip eser, Urla'da gün yüzüne çıkarıldı. Urla kıyılarında 12 yıldır yürütülen Limantepe Kazı Alanı'ndaki sualtı çalışmalarında M.Ö 6. yüzyıla ait paha biçilmez bir parfüm şişesi bulundu. Üzerinde miğfer giymiş bir asker kabartmasının yer aldığı seramik şişenin 2 bin 600 yıllık olduğu açıklandı.

Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (ANKÜSAM) tarafından yürütülen sualtı kazılarında ortaya çıkan eserin arkeolojik değerinin çok yüksek olduğunu belirten uzmanlar, neredeyse ilk günkü gibi duran şişenin, deniz suyu sayesinde zarar görmeden bugüne kadar geldiğini belirtti.



DENİZ SU SAYESİNDE

ANKÜSAM Kurucusu ve Kazı Başkanı Prof. Dr. Hayat Erkanal, seramik şişeyi Anadolu dışından gelen bir tüccarın getirdiğini düşündüklerini söyledi. 2000 yılında Limantepe'de başlatılan sualtı kazılarında şu ana kadar bulunan eserler arasında en iyi korunanın bu parfüm şişesi olduğunu ifade eden Erkanal, şu bilgileri verdi:  "Denizden çıkardığımızda gerçekten bizleri çok heyecanlandırdı. Tam 2 bin 600 yıldır denizin altında, batık limanda zarar görmeden beklemiş. Deniz suyunun koruması sayesinde bugüne kadar gelebilmiş.

Özelliklerine baktığımız zaman bu parfüm şişesinin Anadolu medeniyetlerinin özelliklerini taşımadığını söyleyebiliriz. Muhtemelen ticari yollarla İzmir'e gelmiş ve bir tüccar tarafından satılmış. Küçük olması da korunmasına fayda etmiş. Bu güzel eseri gün yüzüne çıkarmak bize gerçekten heyecan verdi. Arkeolojik değeri çok yüksek. Yaklaşık 2 bin 600 yıllık olması değerini artırıyor."

AYRINTILAR DAHA SONRA

Denizden yeni çıkan bir eser olduğu için şişenin arkelojik araştırmasının önümüzdeki aylarda yapılacağını ifade eden Erkanal, "Biz genelde yaz aylarında kazı çalışmalarını, kış aylarında ise araştırmalarını yaparız. Bu nedenle şimdilik ayrıntılı bilgi vermemiz mümkün değil. Şişenin özelliklerini, ayrıntılı araştırmadan çıkacak sonuçlara göre söyleyeceğiz. Ancak Anadolu'da yaşayan medeniyetlerden olmadığı görülüyor. Daha çok Yunanistan ve çevresinden geldiğini tahmin ediyorum" diye konuştu.

DENİZİN ALTI DAHA DEĞERLİ

ANKÜSAM olarak Urla Limantepe kazılarında bugüne kadar su altında kalmış birçok değerli eseri gün yüzüne çıkardıklarını anlatan Erkanal, Ege Denizi'nin altında karadakilerden çok daha değerli tarihi kalıntıların olduğunu söyledi.

Ege'nin hem Akdeniz hem de Anadolu ile bağlantısı olan, altın madenlerinin bulunduğu bir bölge olması nedeniyle yüz yıllardır deniz ticaretinin merkezi konumunda olduğunu belirten Erkanal, şunları söyledi: "Bilinmeyen tarihte meydana gelmiş fay çöküntüsü nedeniyle birçok liman kenti sular altında kalmış olabilir. Her biri ticaret merkezi olan bu şehirlerin kalıntıları suların altında çıkarılmayı bekliyor. Ege'de denizin altında karada olduğundan çok daha değerli kalıntılar var. Bunları gün yüzüne çıkarmak için çalışıyoruz. Tek sorunumuz deniz altından çıkan eserlerin restorasyonunun zor olması. Tuzlu sudan çıkan eserler gün yüzüne alışması için uzun süre havuzlarda bekletiliyor. Aylarca havuzlarda arındırılarak restorasyonu yapılıyor. Bu da çok masraflı oluyor."

KURS VERİLİYOR

ANKÜSAM olarak sualtı kazı çalışmalarını yaygınlaştırmak amacıyla öğrenci ve araştırmacılara sualtı arkeolojik kazıları için kurs verdiklerini de anlatan Erkanal, "Sadece Ankara Üniversitesi'nden değil, Türkiye'nin farklı üniversitelerinden ve yurt dışından gelen kişilere su altında kazı yapma kursu veriyoruz. Şu anda da Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı 12 personelimize su altına dalış, su altı dökümantasyonu, su altı resim çekme ve teknik çizim ile su altında kazı eğitimi veriyoruz. İki haftalık kurs eğitiminin ardından bu arkadaşlarımız sertifika alacak ve bölgelerinde sualtı kazı çalışalarına katılabilecek" şeklinde konuştu.

Kazı için sigarayı bıraktı

1992 yılında Limantepe'nin kara bölgesinde kazı çalışmalarına başlayan Prof. Dr. Hayat Erkanal, sualtı kazı çalışmalarına 2000 yılında başlandığını kendisinin de dalış eğitimi alarak kazı çalışmalarına bizzat katıldığını anlattı. Kazılar sebebiyle su altında uzun süre kaldığını dile getiren Erkanal, bu nedenle sigarayı bile bıraktığını söyledi. Erkanal, önümüzdeki yıllarda Urla'da sualtı arkeoloji alanında çalışmalar yapan bir araştırma merkezi de kurmak istediğini de sözlerine ekledi. (Fırat SOYLU/ fotoğraflar:Soner ÇAĞLAR/Egeli Sabah)

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Uçuruma yuvarlanan tırın şöförü öldü
İzmir'de direksiyon başında uyukladığı sanılan Ramazan Atçeken yönetimindeki ...
Bayraklı'da film gibi aile dramı
Bayraklı’da üvey babasıyla geçinemeyip evi terkeden, üç yıldır kemik erimesi ...
Rusya'yla bir dönem sona erdi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Batı Hattı kontratının, ...
 
'Tornavida' operasyonuna 7 tutuklama
Eski BBP lideri Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazasıyla ...
Bisikletli iki kuzen kamyon altında kaldı
Bornova’da babalarının işyerine ziyarete giden İsmail Can Cömert (12) ...
Çadır kurmak isteyen ESP'li 4 kişiye gözaltı
İzmir'de 'Barış çadırı' kurmak isteyen Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ...
 
İzmir'de 4 bin 500 ecstacy ele geçirildi
İzmir'in Konak ilçesinde düzenlenen operasyonda, 4 bin 500 ecstacy hap ...
Şehit Uzman Çavuş Küçük toprağa verildi
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde teröristlerce düzenlenen saldırıda şehit ...
Sözde akademide Öcalan üzerine yemin
İzmir polisinin düzenlediği operasyonla 30 kişinin tutuklanmasına neden ...
 
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Erkekler bastığım kaldırımı öperdi!’
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
CHP ne yapmalı?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Neden toprak reformu yapılmalı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Eril toplumda kıyamet alametleri...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’e kruvaziyer niye gelsin?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva