Sertel yazdı: Başbakan o gazetecilerle neden buluştu?

İŞTE O YAZI

Başbakan o gazetecilerle neden buluştu
Japonya’ya gitmeden önce gazetecileri Dolmabahçe Sarayı’na çağırdı. Çağrılan sayısını bilmiyorum ancak gidenlerin sayısı 47 idi.
 
Dilerseniz hangi gazeteden kimler gitmiş, onları sıralayayım. Sonra ne demek istediğimi anlatırım.
 
Yeni Şafak Gazetesi’nden toplantıya katılanlar:
 
Yasin Aktay (AKP MKYK Üyesi, Yeni Şafak yazarı), Ali Bayramoğlu (Yeni Şafak gazetesi yazarı), İbrahim Karagül (Yeni Şafak gazetesi Genel Yayın Yönetmeni), Markar Esayan (Yeni Şafak gazetesi yazarı), Hilal Kaplan (Yeni Şafak gazetesi yazarı), Abdulkadir Selvi (Yeni Şafak gazetesi Ankara Temsilcisi), Salih Tuna (Yeni Şafak gazetesi yazarı)
 
Yeni Şafak Gazetesi’nden toplantıya katılan gazeteci sayısı toplam yedi.  Kırk yedinin yedisi Yeni Şafak’tan. Gazetenin toplam tirajını merak ettim, baktım. 131 bin 239 satıyor. Üstelik bu olaylar çıktıktan hemen sonra tirajı 14 bin 868 artmasına rağmen gücü ortada.
 
Üstelik kamu kurum kuruluşları, THY tarafından özellikle kollanan ve çok satılması için teşvik edilen bir gazete olarak tanımlanıyor.
 
Sonra Star Gazetesi geliyor. Neredeyse tüm üst düzey yöneticileri ve yazarları orada. Sanki ev oturmasına gider gibi gitmişler. Kimler mi var?
 
 İşte Star kadrosu:
 
Mustafa Karaalioğlu (Star Medya Grubu Başkanı), Yusuf Ziya Cömert (Star Genel Yayın Yönetmeni), Elif Çakır (Star gazetesi yazarı), Sibel Eraslan (Star gazetesi yazarı), Ahmet Kekeç (Star gazetesi yazarı), Fehmi Koru (Star gazetesi yazarı), Fadime Özkan (Star gazetesi yazarı), Osman Can (Star gazetesi yazarı), Orhan Miroğlu (Star gazetesi yazarı), Ahmet Taşgetiren (Star gazetesi yazarı), Hakan Albayrak (Star gazetesi yazarı).
 
Star’dan tamı tamına on bir kişi katılıyor Başbakan’ın toplantısına… Bir futbol takımı gibi çıkmışlar Başbakanın huzuruna! Bürokratları, vakıf başkanlarını düştüğünüz zaman Star ve Yeni Şafak toplantıya katılan gazetecilerin yarısını oluşturmuş durumda.
 
Neymiş efendim Başbakan gazetecilerle toplantı yapmış. Dört saat sürmüş…
 
Olur, görürsem söylerim!..
 
Bu arada Star gazetesi de 135 bin 197 satıyor, son haftalarda aldığı 9 bin 622 tirajla ulaşmış bu rakama.
 
Sabah’tan katılanları sayalım:
 
Mehmet Barlas (Sabah gazetesi yazarı), Mahmut Övür (Sabah gazetesi yazarı), Erdal Şafak (Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni), Sevilay Yükselir (Sabah gazetesi yazarı).
 
Sabah’ın katılanı az ama tirajı diğerlerine göre fazla. 319 bin 598 satıyor. Son haftada bin 606 tiraj kaybetmesine rağmen okurun ilgi gösterdiği bir gazete.
 
Yeni Akit kadrosu:
 
Hasan Karakaya (Yeni Akit Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü), Abdurrahman Dilipak (Yeni Akit gazetesi yazarı), Ersoy Dede (Yeni Akit gazetesi yazarı).
 
Yeni Akit’in tirajı 62 bin 17 olarak görülüyor. 2 bin 598 tiraj almış son haftada.
 
Türkiye’den kimler vardı:
 
Nuh Albayrak (Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni), İsmail Kapan (Türkiye Gazetesi yazarı), Yıldıray Oğur (Türkiye Gazetesi yazarı).
 
Türkiye 183 bin 605 satıyor. Tirajı yeniliklerle tırmanışta.
 
ZAMAN, BUGÜN VE AKŞAM’DAN KİMLER ÇAĞIRILDI?
Peki bayii satışı 25-30 binlerde gezinen ancak tirajı 1 milyon 238 bin olan Zaman gazetesinden kimler çağrılmış:
 
Ali Bulaç (Zaman gazetesi yazarı), Etyen Mahçupyan (Zaman gazetesi yazarı).
 
Başta Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Zaman’ın pek çok ünlü yazarı pas geçilmiş. Bunun gerekçesini anlamamak mümkün mü?
 
Bugün Gazetesi’ne gelelim:
 
Gülay Göktürk (Bugün gazetesi yazarı), Vedat Bilgin (Bugün gazetesi yazarı), Doğu Ergil (Bugün gazetesi yazarı).
 
141 bin 772 satıyor… Üç yazarla temsil edilmiş.
 
Akşam’dan iki kişi var. TMSF gazetesini temsil edenler:
 
Mehmet Ocaktan (Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni), Turgay Güler (Akşam gazetesi yazarı), Kurtuluş Tayiz (Akşam gazetesi yazarı)
 
Akşam gazetesinin satış rakamı 106 bin 526 olarak görünüyor.
 
Bir de çalıştıkları kurumları tek tek temsil edenler var:
 
Fikret Bila (Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni), Ergün Diler (Takvim gazetesi yazarı), Nihal Bengisu Karaca (Habertürk gazetesi yazarı), Akif Beki (Hürriyet gazetesi yazarı), Cengiz Özdemir (Skytürk 360), Avni Özgürel (Radikal gazetesi yazarı), Hüseyin Yayman (Vatan gazetesi yazarı).
 
Gazetecilikle yakından uzaktan ilgisi olmayan isimler de var, yakında bir gazetede yazmaya başlarlar. Başbakan’ın gazeteci heyetine girdin mi iş bulman kolay. Onların adını da yazalım:
 
Fuat Keyman (Öğretim üyesi), Ayhan Ogan (Doğu Anadolu Bölgesi Akil İnsanlar Heyetin'deydi), Taha Özhan (SETA Vakfı Başkanı), Can Paker (TESEV Yönetim Kurulu Başkanı).
 
NE GAZETE TİRAJINA NE TELEVİZYON İZLENME ORANLARINA BAKILMIŞ
Şimdi şu tespiti yaparak sözlerimizi sürdürelim. Başbakan bu toplantının adını asla “Gazetecilerle yapılan bir toplantı” olarak adlandıramaz. Şöyle diyebilir ve doğrusu da odur:
 
“Benim bugün için sevdiğim ve çağırmaya uygun bulduğum gazeteciler toplantısı”
 
Çünkü çağrıya baktığınızda ne gazete tirajına ne televizyon izlenme oranlarına bakılmış. Muhalif olan televizyon sayısı üç beş… Peki ya diğerleri neden yok da yalnızca SKYTürk360’dan Cengiz Özdemir var?
 
Gezi olaylarında penguen belgeseli göstererek yedi düvele rezil olan haber kanallarının başındakiler niçin çağrılmamış?
 
Türkiye basınının amiral gemisi Hürriyet’i Akif Beki temsil edebilir mi? Her gün ekranda Başbakan’ı savunacağım diye şekilden şekile, renkten renge giren bir insan bu gazete adına anılabilir mi?
 
Sözcü gibi Posta gibi etkin tirajlara sahip gazeteler başta olmak üzere Cumhuriyet, Yurt, Aydınlık, Birgün, Sol, Taraf, Yeni Çağ, Milli Gazete, Evrensel, Dünya, Ortadoğu, Tercüman gibi gazetelerden çağrılı kimse yok.
 
Televizyonlardan da…
 
Yazı çok uzadı. Yazının özü şudur:
 
Bu toplantı; Başbakan’ın insanları ötekileştirme anlayışından vazgeçmediği, eleştiriye asla tahammülünün olmadığı, çağırdıkları ile moral bulmaya çalıştığı bir toplantı olarak tarihe geçti. Başbakanı sevenler kulübü gibi bir toplantı olmuş.
 
Gönlümden geçen şudur:
 
İnsanları oy veriyor, vermiyor diye ayırmayan… Gazetecileri beni eleştiriyor, övüyor diye tasnif etmeyen… Medyayı muhalif, yandaş diye vurmayan… Herkese eşit, adil, hukuk içinde davranan bir başbakan istiyor gönlüm…
 
Yoksa rüya mı görüyorum?