Kayalar davasında ikinci celse... Mahkeme ne karar verdi?

Oktay GÜÇTEKİN/EGEDESONSÖZ-  Cumhuriyet Halk Partisi’nden Menderes Belediye Başkanlığı görevine seçilen ancak yolsuzluk operasyonundan gözaltına alınan ve sonrasında adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Mustafa Kayalar’ın yolsuzluk ve rüşvet alma suçundan 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada ikinci duruşma tamamlandı.

Mahkemede ana konusu ise Bodrum’da üste alınan villanın rayiç bedeliydi. İddianamede Kayalar'ın kayınpederi Ruhi Durak'ın üzerine geçirilen Bodrum-Akyarlar'daki villanın tapudaki rayiç bedelinin 550 bin TL olduğu belirtilmişti. Durak'ın 4 milyon 750 bin TL karşılığında Kanada'dan gelen bir Türk vatandaşına villayı sattığı, bu bedelin 550 bin TL'sinin banka kanalıyla hesabına gönderildiği ve kalan kısmını elden alındığı yönünde detaylar yer almıştı.

Villanın alım-satım süreçleri ile ilgili olarak ise tanık ve sanık ifadeleri alındı.

Z.S:  HERHANGİ BİR BİLGİYE DAYANMIYOR
Sanık Z.S mahkemede ifadesinin verirken geçmişte yapılan suç duyurularının hiçbir gerçeği yansıtmadığını belirtti ve “Biz burada komşuyuz Nurullah Ercan Bey ile. Antalya’da otel komşumuz. O dönem bundan 3 yıl öncesine kadar kendimiz burada sahil kiralama ile ilgili sürtüşmeler yaşadık, karşılıklı birbirimizi resmi kurumlara şikayet ettik. Ben daha sonra şikayetlerim ile ilgili takip yapmadım. Otel sahibim burada.  Kendim otellerde olan şeylerden yazdım. Ölçme olarak bir bilgim yok. Otellerde olabilecek tahmini bir bilgi. Onlar bize dilekçe yazmıştı, bizde onlara bir dilekçe yazdık. CİMER’e yazdım, belediyeye yolladım, il müdürlüğüne yazdım, Valiliğe yazdım, her kuruma yazdım. Menderes’e hiç gelmedim, otel üzerinde inceleme yapmadım. Tamamen burada karşı tarafı suçlamak için yazılmış şeyler. Gerçek bir bilgiye dayanmıyor. Kendisi benim dilekçemi bulmuş, oradan bana ulaştı. Onun dışında kendisi ile telefonda görüştük. Sanırım bilgilendirme amaçlı belediye ya da çevre ilden alış olabilir ben elden bir bilgi vermedim” ifadelerini kullandı.

D.Ö: 1 MİLYON 400 BİN TL’YE ALDIM
İddia konusu satışı yapılan yapının çevresinden konut alan D.Ö, “1 milyon 400 bin TL’ye satın aldım. Emlakçı vasıtası ile aldım, kendisini tanımam. İş Bankası hesabımdaki para aynı gün çekilmiştir. 15 bin TL eksiğim vardı, 15 bin TL’yi o şekilde tamamladım. Biz rayiç üzerinden gösterdik. Sanırım harcı az göstermek için böyle yapıldı. Bunu emlakçı söyledi, bende bedeli ödedim. Halen taşınmazı kendim kullanmaktayım” diye konuştu.

M.G: O DÖNEM BEDELLER 500-550 BİN TL’Dİ
Yapıyı almaya çalışan ancak sonra vazgeçen tanık M.G, “Ben İzmir’de oturuyorum. Söz konusu olan Bodrum’daki 27’nci blok zemin kat 1 nolu bağımsız birimi ben ve bir doktor arkadaşım ile almaya karar verdik. 29 01.2020 tarihinde KDV dahil 550 bin ve 500 bin TL ile pazarlık yaptık. Bunun karşılığında 50 bin kaparo gönderdik. Sonra expertiz yaptırdık Vakıfbank Gazi Bulvarı şubesi aracılığı ile raporda söz konusu yerin 800 bin TL olduğu, sigortaya değer yerin 665 bin TL olduğu tespit edildi. Biz kredi çalışmalarına yaparken satıcı firma bu kadar süre bekleyemeyeceğini söyledi ve başkasına satacaklarına söyledi. Bizde satıştan vazgeçtik ve paramı iade ettiler. O dönemde rayiç bedelleri 500-550 bin TL’di” ifadelerini kullandı.

İ.B: İŞİN KARŞILIĞINDA KENDİSİNE VİLLA VERİLDİ
Sanıklardan Ali Bektaş’ın dayısı ve inşaatların yapımcısı İ.D, “Ertan Güleç buradaki projemizin mutfak dolaplarını yaptı, karşılığında da kendisine villa verilmiştir. Biz bu daire karşılığı iş yapma işlemini firmamız daha önce de uygulamaktadır. Sadece Bodrum’daki işlemi yapmadı, Menderes’teki işi yaptı. Menderes’te okul tadilat işi vardı yine onu yaptı” dedi.

T.Ç: BABAMIN İŞLERİNİ DE YAPMIŞTIR
Emlakçılık yapan T.Ç ise, “Gayrimenkul işleri yapıyorum.  Söz konusu mimarlığı yakından tanırım. Bodrum’da bir iş yaptıklarını ve arsa payından yer karşılığı iş vereceklerini duydum. Ertan abi ile iletişime geçtim. İşi ona bağlamak adına mimarlık şirketi ile görüşme yaptım. 2017 tarihinde görüşme yaptım. Anlaşma yapıldı ve mobilya işlemleri Ertan abiye verildi. Yemeğe gittiğimizde fotoğraf çekilip paylaşmıştım. Mobilya ve kapı işleri karşılığında villa verileceği üzerine anlaşıldı. Ertan Güleç mobilyacıdır ve Menderes’in bir çok yerinde bu tür işleri yapmıştır. Benim babam da  müteahhit, babamın işlerini de yapmıştır” dedi.

AVUKAT GÜL: İKİ İSİM YENİDEN DİNLENSİN 
İddia avukatı Nihan Gül ifadeler sonrası ise, "Gürsel Rüzgan ve İbrahim Yalça’nın beyanları arasında çelişkiler olduğu için tekrar dinlenmesini istiyoruz" diye konuştu.

AVUKAT AYDIN: DAVA SÜRESİ EN KISA SÜREDE VERİLMELİ 
Mustafa Kayalar avukatı Murat Aydın, "Bu davada iddianameye konu olan tek eylem taşınmazın değerine aitti. Sizin de gördüğünüz gibi taşınmazın gerçek alıcısı dinlendi, o da meslektaşımız. İddianamede dinletilen taşınmazın o tarihteki değerinin yüksek olduğu iddiasının yürüdüğünü görüyoruz. Vakıfbank expertiz raporu bunu doğruluyor. Tanık da iddiaların ticari anlaşmazlıktan beyanlarının verildiği belirtildi. Tanık avukatının ifadelerin tekrara alınması gerektiğini talebini doğru bulmuyoruz. Çünkü kendisinin de huzurunda dinlenildi. Sanık Nurullah’ın savunmasını alınmadan davanın bitirilemeyeceğinin fakrındayız. Ancak dava 3,5 yıl boyunca başkanın üzerinde rüşvet alan belediye başkanı algısını oluşturmak için açılmıştır. Sayın başkan bu süre boyunca seçilmiş görevinden uzak kalmıştır. Sanık Nurullah’ın dinlenmesi için tüm mekanizmaların işletilmesi ve davanın en kısa sürede yapılması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

Cumhuriyet Savcılığı makamı ise  iddia avukatının 2 sanığın tekrar dinlenmesi talebini reddetti. 

MAHKEME KARARINI AÇIKLADI
Sanık Nurullah Ercan’ın da hastanede olduğu ve duruşmaya gelebilecek durumda olmadığı kanaati ve beyanlkar da dikkate alınarak sanığın hastanede hükümlü bulunduğu anlaşıldığından mahkeme heyetiyle birlikte sanığın bulunduğu hastanede ifadesinin alınmasına karar verildi.

Mahkeme hakimi ise duruşmanın 20 Ekim Cuma 9:10 tarihine ertelenmesine karar verildi.