İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, İlaç Takip Sistemi ile hayata geçirilen karekod uygulamasında çeşitli sıkıntılar yaşandığını belirterek, ’“Çözüm, karekodlu ve karekodsuz ilaçların birlikte kullanımından geçiyor’” dedi. ’
İZMİR- Sayılkan, İlaç Takip Sistemi uygulamasına uyum sağlanması çok kısa sürede gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, sistemdeki sıkıntıların hastaları mağdur ettiğini savundu.
Sistem uyarınca, 1 Temmuz 2010'dan itibaren tüm ilaçların karekodlu hale gelmesinin öngörüldüğünü hatırlatan Sayılkan, şöyle konuştu: ’“Sisteme göre, 1 Temmuz'da ülkedeki tüm ilaçlar karekodlu hale gelecekti ya da ilaçlar hastaya verilemeyecekti. Bugün gelinen noktada, firmalar sorumluluklarını yerine getirmediği için piyasadaki ilaçların yüzde 25'i karekodsuz, eczacılar stoklarında bulunan ilaçları, hastalara satamıyor. Her 4 ilacın 1'inde karekod yok. Yaptırımlar gereğince bunu hastaya veremiyorsunuz, ilacınız var, bedeli ödenmiş, ancak vatandaşa veremiyorsunuz. Yüzde 25 ilaç halen var, çünkü ilaç firmaları işin uygulanabileceği tarihi daha ileride düşündükleri için barkodlu ilaç çıkarmaya devam ettiler. Firmaların, ilaçların hepsine geçici karekod etiketi yapıştırması gerekiyordu. Bazı firmalar bunu da yapmayınca bu noktaya gelindi. uygulamada yaşanan sıkıntıların çözümü, karekodlu ve karekodsuz ilaçların birlikte kullanımından geçiyor. YTL'den liraya geçişte olduğu gibi. Bu da 45 günde ya da 3 ayda gerçekleşmez.''
’“VATANDAŞ, BU SIKINTIYI ÇEKMEMELİ’”
Sayılkan, karekodu bulunmayan ilaçların üzerine etiketlenen geçici karekodlara ilişkin sıkıntının, 1 Temmuz'dan itibaren etkili biçimde yaşandığını savundu. Geçici karekodlarda önemli hatalar yapıldığını iddia eden Sayılkan, şunları kaydetti: ’“Ters basıldığı için aynayla okunanlar var. Hiç okunmayanlar, başka eczaneden satılmış görünenler var. Öksürük şurubu istediğinizde tansiyon ilacı çıkabiliyor. Karekod başlı başına sıkıntıyken geçici karekod ortaya çıktı. Eczacı açısından bakıldığında çok ağır bir darbe vurulmuş. Elinizdeki ilacı, hastaya veremez durumdasınız. Hastaya baktığınızda, hasta üzerine düşeni yapmış, reçetesini yazdırmış gelmiş ve ilaçlarını alamayacağını öğreniyor. Geçici karekodların tamamına raf ömrü olarak bu yılın sonu kondu. Bu yılın sonunda, raf ömrünü tamamlamasa da ürünler çöpe atılacak. Hukuka aykırı olduğu için gereğini yapacağız o tarih geldiğinde. Uygulamaya en hazır meslek grubu eczacılardı. Firmaların üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmeyişinin sıkıntısını yaşıyoruz. Vergisini, sigorta primini yatıran, kendine ilişkin tüm yükümlülükleri yerine getirmiş vatandaşların sağlıkla ilgili sıkıntıyı hak etmediğini düşünüyorum.''
’“HASTALARI GERİ ÇEVİRMEK ZORUNDA KALIYORUZ’”
Uygulamanın sıkıntılarını yaşadıklarını belirten eczacı teknikeri Ramazan Öztürk ise geçici karekodların sağlanmasındaki gecikmelerin sıkıntılara neden olduğunu anlattı. Karekodu bulunmayan ürünleri, uygulama uyarınca hastalara veremediklerini hatırlatan Öztürk, ''Elimizde stok olduğu halde, yeniden depolardan ilaç almak durumunda kalıyoruz. Geçici karekodların kayıtlarında sıkıntılar var. Bazı karekodların okunmama sıkıntısı oluyor. Geçici karekodlar ileride düzelecek ancak sistemin altyapısı henüz tam oturmadı. Önemli ilaçları almaya gelen çok sayıda vatandaşı geri çevirmek zorunda kaldık. Eczane eczane dolaşan çok hasta var’” dedi.