Fatih Yapar/Egedesonsöz CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir’de açıkladığı ‘İklim Raporu’ toplantısına Başbakan Erdoğan’ın başlattığı İzmir’in çevre sorunlarına sözler damga vurdu. Havalimanında coşkulu bir partili grup tarafından karşılanan, Balçova'da yollarına güller dökülen Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata'nın da katıldığı taplantıda İklim ve Çevre Raporu'nu açıkladı. Daha sonra Gazetecilerin sorunlarını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın partisinin Gündoğdu Meydanı’ndaki mitinginde dile getirdiği, ‘İzmir pis kokuyor’ sözünü hatırlan ve ‘İzmir size de kokuyor mu?’ sorusunu yönelten gazeteciye ''Bir ülkenin Başbakanı bir kente gelirken 'Bu kent leş gibi kokuyor' demesi akıl alacak şey değil''dedi. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın bu sözleriyle İzmirlilere hakaret ettiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu'ndan Buca ve Kemalpaşa'da mini miting...haberi için tıklayın
Kılıçdaroğlu İklim raporunu İzmir'de açıkladı...haberi için tıklayın
Balçova'da Kılıçdaroğlu'nun yoluna gül döktüler...haberi için tıklayın
İZMİR KOKUYOR DİYEN BAŞBAKAN İZMİR’E HAKARET EDİYOR
Kılıçdaroğlu, toplantının sonunda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İzmir Körfezi'ndeki kokuya ilişkin eleştirileri hakkındaki soruya Kılıçdaroğlu, şu yantı verdi: ''İzmir'de askerliğimi yaptığım dönemde felaket bir koku vardı. (Ahmet) Piriştina da (Burhan) Özfatura da ciddi çalışmalar yaptılar. O kokuyu büyük ölçüde giderdiler. Bir ülkenin Başbakanın bir kente gelirken 'Bu kent leş gibi kokuyor' demesi, akıl alacak şey değil. İzmirlilere hakaret ediyorsunuz. Bunu söyleyen Başbakan, İzmir Anakent Belediyesi'nin yatırımlarını engelliyor. 'Yerel yönetimlere özerklik şartı getireceğiz' derken bunu kast ediyoruz. 'Baraj yapacağım' diyoruz 'Yapma' diyorlar. 'Ben de yapmam' diyor. Niçin? 'İzmir'i cezalandıracağım.' Oy zamanı geliyor İzmir'den oy istiyor. 9 yıl geçti İzmir'e ne yaptınız? İzmirliye ne yaptınız? Engeller dışında ne verdiniz? Kullandığı sözcükleri bırakın bir Başbakan'a bir insana bile yakıştıramıyorum.''
KANAL İSTANBUL DA HAYAL YARIMADA DA!
Türkiye'yi 21. yüzyılda kendi coğrafyasında en güçlü ülke haline getirmek istediklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, İzmir'i tüm Avrupa'nın en önemli sağlık merkezlerinden biri haline getirmeyi hedeflediklerini anlattı. Ayakları yere basan ve birbirini bütünleyen projeler hazırladıklarını, Kanal İstanbul Projesi'nin ise gerçekleşmesinin mümkün olmadığını öne süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Kanal İstanbul gerçekleşmesi mümkün olmayan bir proje hayalidir. Neden gerçekleşmesi mümkün değil? Gelen gemiler kılavuz dahi almak zorunda değil. Bu sorun çözüldü mü? Montrö Sözleşmesi, taraf olan bütün ülkelerin imzaladığı bir sözleşme. Biz bu projeyi gündeme bile almadık. Tartışma konusu bile yapmadık. Yarımadayı neden ikiye bölüyorsunuz? Biz bu projeleri yapsak şimdi yer gök inlerdi. 'Şu CHP'ye bakın maliyeti belli olmayan, uluslararası ilişkileri çözülmeyen bir konuda milletin önüne proje koyuyor' derlerdi. '' İzmir'de kentsel dönüşüm alanında ve başka alanlarda yapacakları bir çok projeleri olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, ''İzmir turizmden hak ettiği payı alamıyor. Bunları aşamıyoruz. Aşabilirsek İzmir'e çok önemli katkılar yapmış oluruz. İzmir, olağanüstü vergi ödüyor. Kamudan aldığı pay çok sembolik… İzmir bunu hak ediyor mu? 9 yıldır hiçbir şey vermeyenler şimdi oy için geliyorlar'' dedi. İzmir'in projelerinin hayata geçmesinin Hükümet tarafından onaylanmasına bağlı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, hükümetin tüm belediyelere eşit mesafede olması gerektiğini dile getirdi.
KOCAOĞLU’NU KIZDIRAN SORULAR
Toplantı sonunda bir gazetecinin Kılıçdaroğlu’na yönelttiği İzmir’in çevre sorunları başlıklı soru Başkan Kocaoğlu’nu kızdırdı. Harmandalı çöplüğü ve Torbalı’daki Taşkesik sorunun hala çözülmediği, Harmandalı’ndan etrafa pis koku yayıldığı, İzmir körfezine derelerin pislik akıttığı, çimento fabrikaları ve taş ocaklarının çevreyi kirlettiği, yeşillendirmeye dönük ciddi bir projenin olmadığı yönünde soruya Kılıçdaroğlu’nun şöyle oldu.
ÖDENEK AYRI PROJELERİ ENGELLEMEK AYRI
Hava kirliliği konusunda da hükümetin sorumlu olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hava kirliliği konusunda da birisi suçlanacaksa, iktidarın suçlanması lazım. Kömürü anakent belediye başkanı mı dağıtıyor? Kullanılmayan doğalgaz için para ödedik. Ver gecekondudaki vatandaşlara. İran'a vereceğin parayı onlara ödersin. Paran kendi ülkende kalmış olur. İktidar gölge etmesin İzmir kendi olanaklarıyla marka kent olmaya aday. Şimdi gelmiş konuşuyor. 9 yıldır neden yapmadınız? Elinizden tutan mı var? İzmir'i seviyoruz, sorunlarını çözeceğiz. İzmir kendi bölgesinde Avrupa'nın en güzel yeşil kentlerinden birisi olacak. Sayın Başbakan, ödenek ve projeyi birbirinden ayıramıyor. İzmir'in parası var. Ödeneğe ihtiyacı yok. İzmir'e engellemelerin kalkması lazım. Kamu İhale Kurumu tarafından İzmir'in projelerinin engellendiğini ispat edersem kendisi Başbakanlıktan ayrılacak mı? Ben elma gönderiyorum ama o armut diyor. Biz, açık, net, somut söylüyoruz. Ödenek ayrıdır, paradır. İzmir'in parası var. Belediyenin olanakları var ama engelleniyor.''
KOCAOĞLU’NUN SİNİRLENDİĞİ ANLAR
Kılıçdaroğlu’na yöneltilen bu soruya sinirlendiği gözlenen ve konuşma platformunda olmamasına ve soru ona yöneltilmemesine rağmen hareketlenerek sahneye çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, mikrofonu eline alıp Kılıçdaroğlu’ndan izin alarak ayakta konuştu. Kocaoğlu’nun kürsüye doğru yürüdüğünü gören Kılıçdaroğlu’nun söz vermesiyle platformun hemen önündeki bölümden soruya yanıt veren Kocaoğlu, hükümete yüklenip İzmir’de yaptıklarını anlattı.
ÇÖP SORUNUNDA HAZİNE ENGELİ
İzmir’in en büyük sorunlarından biri olan çöp sorununa değinen Kocaoğlu, '' Harmandalı çöp tesisini Torbalı’ya taşıyoruz. Hükümetin tüm kurumlarıyla gerekli görüşmeleri yaptık. Torbalı Taşkesik’te bulduğumuz arazinin dışında, başka yerler de arıyoruz. Yap işlet devret ya da yap işlet işlet modeli ile çöpün geri dönüşümü projesine de yer bulabilirsek hemen başlayacağız. Çiğli’de yapacağımız, çamur kurutma ve çürütme projesinde KİK kararı bozdu, biz fiyatları aldık ihale sürece devam ediyor.” dedi.
KÖRFEZİ YÜZÜBELİR KILACAĞIZ. ÇAMUR DIŞINDA KOKU YOK!
Körfezin ve İzmir’in koktuğu iddialarına da cevap veren Kocaoğlu, “20 yılda 4 belediye başkanını yaptığı çalışmalara ilave yaptık. Büyük işler başardık.Bugün körfeze pislik akıtan dere kalmadı. Evsel atığın tamamını Çiğli’de işliyoruz. O koku dedikleri arıtma çamurundan kaynaklı bir kokudur ve zaman zaman rüzgarla birlikte İzmir’de hissedilmektedir. Yüzülebilir bir körfez çalışması içindeyiz. Devlet Demiryolları ile ortak bir çalışmamız var, onlar limanın büyütülmesi konusunda karar alırken, biz çıkan çamuru temizleme konusunda çalışma yapağız. Eğer engel olmazlarsa bu projeyi de gerçekleştireceğiz. Hollanda da kullanılan deniz dolgu sistemini İzmir’e getiriyoruz. Saatte 4 bin ton sulu, 600 ton ise kuru çamur taşıma kapasitesine sahip bir sistem kurulacak. Bizim yapacaklarımız hayal değil. Bununla ilgili çalışmaları gözle görülür şekilde gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.
BEHÇET UZDAN SONRA EN BÜYÜK YEŞİL ALANI BEN YAPTIM
Gazetecinin yeşil alan çalışması yapılmadığına dair sorusuna da yanıt veren Kocaoğlu: “İzmir’de Dr. Behçet Uz 75 sene önce Kültürpark’ı yeşil alan yapmış. İnciraltı’nda Kültürpark’tan daha büyük bir alana kent ormanını kim yaptı? Kadifekale’de ki dönüşümü sağlayıp bölgeyi kim ağaçlandırdı. Çiğli’de Türkiye’nin en nitelikli doğal yaşam alanı ve piknik alanını, taş ocaklarının bulunduğu alanları kim ağaçlandırdı” diye sordu.
İZMİR DIŞINDA HANGİ BELEDİYE HAZİNEDEN ARSA ALIYOR
İzmir’e merkezi idarenin farklı davrandığını savunan Kocaoğlu, “Eğer hazine arazileri kamu yararına kullanılmasına izin verilseydi daha çok iş yapardık. 2009 yılında, Hazine fazladan 63 Milyon TL paramızı kesti, dava açıp 5,5 milyonunu geri aldık. 56 milyon TL’sini zaman aşımı nedeniyle vermediler. Buca Kasaplar Meydanı’nda 1300 M2 yeri hazineden, 1 milyon 700 bin TL para vererek aldım. Hangi belediye parayla yer alıyor. Tanşas’ın kullandığı et entegre tesis alanının mülkünü alıp o alanı projelendirmek istedim. 5,6 milyon lira vereyim burayı bana verin dedim, 27 milyon liralık hesap çıkardılar. Bu zamana kadar 550 Milyon TL’lik kamulaştırma yaptık. İzmir’in tamamında ben ve arkadaşlarımın hakim olmadığı, bilmediği, 100 dönüm arazi bulamazsınız. Çimento fabrikaları ve hava kirliliği konuları, Belediye’ye değil Çevre ve Orman İl müdürlüğüne ait. Başbakan’ın da dediği gibi İzmir’de pis koku yok!” dedi.
NARLIDERE’DE BÜYÜK COŞKU
Kılıçdaroğlu, partisinin Küresel İklim Değişikliği raporuyla ilgili toplantısının ardından seçim otobüsüyle Narlıdere İlçesi’nden geçti. Kılıçdaroğlu’nun otobüsünü Narlıdere Belediyesi önünde kesen yaklaşık bin partili, büyük sevgi gösterisinde bulundu. Kılıçdaroğlu’na, partililer de çiçek atıp, çıktıkları evlerinin balkonlarından, apartmanların çatılarından el salladı. Otobüsün üzerinde zaman zaman direkler arasına çekilen CHP bayrak ve afişleri nedeniyle zor anlar yaşayan, korumaları tarafından yönlendirilen Kılıçdaroğlu, "Sadece ve sadece sizin için, onurlu Türkiye için çalışacağım. Çocuklarımızın geleceği, demokrasi için zaman harcayacağım" diye konuştu.
BUCALILARLA DA BULUŞTU
Daha sonra Buca İlçesi’ndeki pazar yerine gelen Kılıçdaroğlu, burada da yaklaşık 2 bin kişi tarafından coşkuyla karşılandı. Vatandaşları selamlayan ve Manisa’daki mitingi nedeniyle kısa konuşacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Manisa’da, şu an çok sayıda yurttaş beni bekliyor, bir saattir oradalar. O yüzden kısa keseceğim. Sözüm var. Birincisi sizin için çalışacağım, sizin için çaba harcayacağım. İkincisi, her yerde, her ortamda size doğruları söyleyeceğim. Üçüncüsü, bu ülkede bir çocuğun bile yatağa aç girmediği güzel ülkeyi ayağa kaldıracağım. Dördüncüsü, ben Cumhuriyet’in çocuğum. O nedenle Cumhuriyet’i ve kuranlara, başta Atatürk ve arkadaşlarına hepsine şükran borçluyuz. Bugüne gelişimizde onların büyük katkıları var. Biz, Cumhuriyeti koruyacağız. Hepiniz sağ olun, var olun. Allah’a emanet olun diyorum" dedi.
Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, konuşmasından sonra Kılıçdaroğlu’na Buca’nın temsili anahtarını verdi. Kılıçdaroğlu, daha sonraKemalpaşa İlçesi’ne doğru yola çıktı. Kemalpaşa'da da mini miting düzenleyen Kılıçdaroğlu'nu İzmir'den Manisa'ya coşkulu kalabalık tarafından uğurlandı.