İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkiyeti Menemen Belediyesi'ne ait 94 taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca satış kararının ardından, bu kapsamdaki 86 parselin satışının öncelikle yürütmesinin durdurulması ve ardından iptali talebi ile dava açtı. Satış ilanında yer alan taşınmazlardan 86'sının gerek imar planlarındaki konumu ve bu bağlamda kamu yararının gözetilmesi gerekse diğer çevresel etkileri kapsamında dava konusu edildiği belirtildi.

MENEMEN BELEDİYESİ'NDEN TARİHİ SATIŞ!

Çekinceler tek tek açıklandı
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yürütmeyi durdurma ve iptal talebiyle yaptığı başvurunun gerekçeleri ise şöyle sıralandı:

- Satışa konu taşınmazların kullanım kararlarına bakıldığında konut alanı olarak belirlenmemiş bölgelerde hatta alt ölçekli planı olmayan yerlerde olduğu görülmektedir. Bu alanlarda bölgeye gelecek nüfusun ihtiyacı olan sosyal (eğitim, sağlık, dini, kültürel ve idari yapılar, park) ve teknik altyapı (taşıt, yaya yolu, otopark) alanlarının davalı idare tarafından ne şekilde projelendirildiği de belirsizdir. Bu alanlarda yaşanacak kentleşme sorunlarıyla nasıl baş edileceğine ilişkin hiçbir veri satış ilanında gösterilmemektedir.

- Kentin hızlı büyümesi nedeniyle arazilerin değerlenmesi neticesinde kentin ve kentlinin ihtiyacı olan sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve ulaşıma yönelik ek hizmetlerin iyileştirilmesi için kamusal arazilere olan ihtiyacın arttığının dikkate alınması gerekmektedir.

- Kamu arazilerinin imar planlarındaki konumu ile kamusal mülkiyetin değerleriyle değerlendirilmesi ve oluşabilecek muhtemel çevresel olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.

Yapılaşma başlamadan karar verilmeli
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin itiraz dilekçesinde dikkat çekilen bir diğer konu ise satış işleminin gerçekleşmesi halinde derhal yapılaşmanın başlayacağı oldu. Kullanım kararlarında konut olmayan taşınmazlar üzerinde birden çok inşaat projesinin yolunun açılacağı belirtilerek, geç kalınacak bir iptal kararının fiiliyatta bir anlamı taşımayacağı, satış işleminin hukuka aykırılığı nedeniyle iptali halinde pek çok hukuki sorunla birlikte kamu zararının da oluşmasına neden olunacağı vurgulandı.