AK Partili Kaya ‘yazı bu’ dedi, CHP’li Taşkın’ı hedef aldı: Erişim engeli aldırmaya çalışıyor!

EGEDESONSÖZ- AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Programda aday listeleri üzerinden CHP’yi ve Millet İttifakı’nı hedef alan Kaya, CHP İzmir 1’inci Sıra adayı Yüksel Taşkın’ın Atatürk’e ırkçı, FETÖ ele başı Gülen’e de postmodern şaman dediğini kaydetti.

ATATÜRKÇÜLER CHP LİSTESİNDEN TASFİYE EDİLDİ
CHP listelerini hedef alan Kaya, “Kılıçdaroğlu, listeyi verdim, tıpış tıpış oy vereceksiniz diyor. İzmirlinin iradesini çantada keklik olarak görüyorlar. Ben neyi koysam İzmirli makine gibi oy verecek mantığının tutmadığı görülüyor. Yaptıkları miting bir göstergedir. Yeni dönem listesine bakıldığında Musa Çam ile başladı Atatürkçülerin tasfiyesi… Çam artık yok. Bayır, Sertel, Kamil Hoca Atatürkçü isimler ve artık yok. Onların yerine Atatürk’e hakaret düzeyinde kelimeler sarf etmiş isimler var. 1’inci Bölge adayı Atatürk’e ırkçı diyor, FETÖ’ye postmodern bir şamandır diyor. Kendisi Genel Başkan Yardımcısı. Kontenjanlar dayatılmış, orada siyaset yapan arkadaş listeye girememiş. İzmir’le bağları yok listenin. TSK’ya hakaret eden Foggo’yu koyuyorlar listeye… CHP’ye oy veren Atatürkçü hemşerilerimizin CHP’ye ders vereceği bir dönemi göreceğiz.

TAŞKIN YAZILARA ERİŞİM ENGELİ ALDIRMAYA ÇALIŞIYOR
Canlı yayında CHP’li Taşkın’ın yazdığı yazıyı paylaşan Kaya, “yargıdan bu yazılara erişimi engeli koymaya çalışıyor. Arşiv taramasına bakıldığında erişim engellenmiştir deniyor. Kullanılan tabirler belli. “Geçmişte böyleymiş” diyor Soyer de yani kabul etmiş yazdıklarını. Bu parti Atatürk’ün partisi olmaktan çıkmış, Ata’ya hakaret edeni birinci sıraya koymuş. TSK’ya iftira eden isim listesinde yer vermiş. İzmir’de tanınan Bayır’lar, Çam’lar hepsini liste dışına atmış. Göstermelik iki üç isim konmuş. İzmir’de yaşamış kaç isim var? Yazıyı okusanız FETÖ elebaşına nasıl övgüler… Soyer’in , Kılıçdaroğlu’nun içine sinmiş olabilir. Ama bu İzmirli’ye yapılmış en büyük hakarettir. Bunun cevabını tokat gibi 14 Mayıs’ta alacaklar. Hemşerilerimiz hala 6 Ok’u aynı sanıyorlar. Bir listeye bakın. Kime oy verdiğini, kimlere oy verdiğini kimlerin listede yer aldığını İzmirli hemşerilerimiz bilmeli. Saklıyorlar, tek resmi yok. Bir tane resmi olmaz mı? Resmen saklıyorlar, aman duyulmasın? Soyer itiraf etmiş, Atatürk’e laf etmiş. Gördük entelektüel kimliğini”

TAŞKIN NE DEMİŞTİ? ELEŞTİRİLERE NE YANIT VERMİŞTİ?
Yüksel Taşkın, bir haber sitesinde “Fethullah Gülen: Post- modern bir şaman” başlıklı bir makale yayınlamıştı.

Makalede şunlar yer aldı:

“Bedenler çözülürken: Bolluk toplumunda çileciliğin çilesi ve dünyeviliğin büyüsü...

Bolluk toplumunda çilecilik yapmak, dünyeviliğin büyüsü nedeniyle artık bir çileye dönüşmüş durumda. Gülen Cemaatinin başarısı da burada değindiğimiz zorluklar karşısında kırılgan da olsa işleyen bir denge tutturabilmesinde. Fethullah Gülen'i "Post- Modern bir Şaman" olarak tasavvur edebiliriz. Cemaati dünyeviliğin dehlizlerinde gezinirken, onları hizmet yoluna sevk ederek, ama bunun yanında, kendisini çileci bir hayata hapsedip, izleyicilerinin yüklerini de sırtlanarak, arındırmak işi Gülen'e düşmektedir. Cemaat dünyevileştikçe, "Hocaefendi" kendisini daha fazla çileye vurmakta ve bu arındırma görevi, giderek daha büyük bir çaba gerektirmektedir. Gülen, cemaate büyüsünü veren, onları arındıran kişidir ama bu zorlu, sancılı işi, kendisinden başka ve sonra kimin yerine getirebileceği şüphelidir...”

Taşkın ise eleştirilere şu yanıtı vermişti:

"Bizim temsil ettiğimiz şey Türkiye’yi feraha ve refaha kavuşturacak. Demokrasi ve ekmek mücadelesi veriyoruz. Genel Başkanımızın bu konuda verdiği mücadele çok takdir topluyor. Biz sahada oldukça rahatız bence… Özellikle iktidar partisine ve onun yanında konumlanan partilere göre Cumhuriyet Halk Partisi, biz adaylar, hepimiz çok ciddi şekilde dinleniyoruz, ciddiye alınıyoruz. Ben bir olumsuzluk yaşamadan çalışmalarıma devam ediyorum. İlçe programları oluyor, kahve ziyaretleri ev ziyaretleri depremzede ziyaretleri, çarşı pazar ziyareti, STK ziyaretleri… Çok olumlu karşılanıyoruz. İzmir’de de bizim de karşılığımız olduğu kesimler var. Oralara gidiyoruz. Hiç olumsuzluk yaşamadan süreci güzel bir şekilde götürdüğümüzü görüyorum. Cumhuriyetle derdi olan insanlar 21 yıldır Türkiye’yi yönetiyor. Onların Cumhuriyet değerlerinde yarattığı erezyonu bilenler zaten bu algı operasyonunu çok iyi çözüyorlar. Belli kanallarda, yandaş kanallarda bunun ısrarla vurgulanması çok net bir amaçla Genel Başkanımızı yıpratmak, CHP seçmeninin kafasını karıştırmak. Burada ben biraz öne çıktım. Benim üzerimden bir yıpratma kampanyası yürütüyorlar."

Kesinlikle ben bu partiye geldiğimden önceki süreçlerde dolaştırdıkları içeriklerde kolajlanmıştır. Bağlamından koparılmıştır. Kesinlikle ama kesinlikle ben Cumhuriyet değerlerine, Atatürk’e saygısı ve sevgisi olan bir insanım. Hep böyleydi… Üniversite zamanlarımda da böyleydi. Bu konuda bir bardak suda kopartılan fırtına açıkçası tamamen araçsal bir şey… Tamamen istismar üzerinden bir şey. Tamamen CHP seçmeninin kafasını karıştırmaya dönük bir şey.. Benim hiç öyle bir gündemim yok. Kendimizi belki daha anlatırsak sahada olursak yavaş yavaş insanların bunu bizi görerek tanıyarak dengeleyeceğine ben inanıyorum."

İKTİDARDA DEĞİL MUHALEFETTE DEĞİŞİM OLACAK
Canlı yayında Millet İttifakı’nın diğer aktörlerini de hedef alan Kaya şunları söyledi:

“Sayın Kılıçdaroğlu’nu aday yapabilmek için Babacan, Davutoğlu olsun siyasi rüşvetle hayatta göremeyecekleri, seçilecek sıralarda vekilleri aldılar. Buna karşı hareket yapmazsınız sonuç bu. CHP’ye oy veren ve hala CHP’yi Atatürk’ün partisi olarak gören İzmirli hemşerilerimiz bir şey yapmalı. Atatürk’e ırkçı diyenler listede… Çıkarabiliyorlar mı sahaya bu isimleri? Nerede bu isimler? Gezdirmez İzmirli…

Akşener, mitingde bizi hedef alarak ‘bana hakaret ettiler’ diyor. Sana hakaret edenler belli… ‘Burası kumar masası’ dedin. Sayın Dervişoğlu da kalkıp ‘biz tiyatro yaptık’ diyor. Bir partinin lideri tiyatro mu yapar? Biz kandırdık milleti diyor. Akşener’in konuşması ortada. 3 Mart’ta genel başkan yardımcısı düzeyinden ne hakaretler geldi kendisine… Kaynağı belli iftiraların, başka yerde aramasın. Ölümü gösterip sıtmaya razı gösteriyorlar dedi. Davutoğlu’nu kastederek siyasi rüşvet verilmiş dedi, Babacan’a, Davutoğlu’na 20 vekil dedi, Saadet’e şu kadar, DP’ye bu kadar vekil verilmiş gördük. Siyasi rüşvetle aday belirleme listesi yapıldı dedi. Siyasi liderler çark etmez, kazanırsın kaybedersin ama sözünde durur yoluna devam edersin.

Mitingde samimi olmayan tablo kendini hissettirdi. İzmirli hemşerilerimiz katılımı düşürerek yanıt verdi. Asıl cevap 14 Mayıs’ta olacak. Muhalefette çok ciddi bir değişim olacak. Davutoğlu ‘bu ten bu canda olduğu sürece Erdoğan’ın yanındayım’ demişti. Siyasette bu kadar değişim olmaz. AK Parti’den koltuk alsalar işin içindeydiler. Eleştirdiğin AK Parti dönemine ilişkin icraatlarda birisi maliye ve dışişlerindeydi, diğeri başbakanlık, başbakan yardımcılığı yaptı. Burada samimiyetsizliği konuşmalarda görüyoruz. Muhalefetten siyasi ikbal bekleyen ve ikbal için seçmene çantada keklik muamelesi yapanlara seçmen cevap verecektir. İktidarda değil muhalefette değişim olacaktır.