İZMİR- Türkiye’’de tarım öğretiminin başlamasının 165’’inci yılı nedeniyle düzenlenen etkinlikler kapsamında ’“Gıda tüketiminde doğrular ve yanlışlar’” konulu bir panel düzenlendi. Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır’’ın oturum başkanlığını yaptığı panelde her gün tükettiğimiz gıdalar konusunda önemli bilgiler verildi.
Ege Üniversitesi (E.Ü) Süt Teknolojisi Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Harun Uysal, E.Ü Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri İşleme Teknolojisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şükran Çaklı, E.Ü Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Yalçın ve E.Ü Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Özlem Esmer konuşmacı olarak katıldı. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile İzmir Ziraat Mühendisleri Odası’’nın işbirliği ile düzenlenen sempozyum Atatürk Kültür Merkezi’’nde yapıldı.
Toplumda doğru gıda tüketimi konusunda bir kargaşa olduğunu vurgulayan Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, ’“Kışın ortasında hormonsuz domates gibi trajikomik kavramlar gündeme geliyor. Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar(GDO) bilinmediği için hormonla karıştırılıyor. İlaçla da hormon karıştırılıyor. Toplum olarak neyin daha önemli olduğunu bilemiyoruz. Maalesef GDO konusunda risk olduğu ortada. Hala yediğimiz meyve ve sebzelerde GDO’’lu ürünler sunuluyor’” diye konuştu.
Sokak sütü çok tehlikeli
Gıda tüketiminde çok yanlış bilgilendirmelerin olduğuna dikkat çeken Ege Üniversitesi(E.Ü) Süt Teknolojisi Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Harun Uysal, ’“En önemli tehlikelerden biri de sokaklarda açıkta satılan sütlerdir. Türkiye’’de tüketilen sütlerin yüzde 20’’si açıkta sokaklarda satılıyor. Bu sütler hijyen ve soğuk zincir şartlarından çok uzak ortamlarda bulunuyor. Hatta, sokakta satılan sütün ekşimemesi için içine çamaşır suyu, antibiyotik ya da aspirin atıldığını tespit ettik. Hatta yaptığımız analizlerde sokaklarda kontrolsüz olarak açıkta satılan sütlerde ’‘formaldehit’’ denen bir maddeyi bile gördük. Bu madde sütün ekşimesini tamamen önler. Ama en tehlikeli zehirlerden biridir’” dedi.
Televizyonlarda herhangi bir uzmanlığı olmayan kişilerin gıdalarla ilgili ahkam kestiğine dikkat çeken Uysal şöyle konuştu: ’“UHT teknolojisi ile üretilen sütleri kötülüyorlar. Bu bilgiler internette de dolaşıyor. Bunu söyleyenlerin yeterli eğitim ve bilgisi bile yok. Süt konusunda en iyisi pastörize tekniğidir. Süt 75 derecede ısıtılıp sonra soğutulur. İki gün boyunca dayanır. Şimdi yavaş yavaş gelişmiş ülkeler bu tekniğe dönüyor. Bizde de sokak sütçüleri pastörize süt dağıtmalıdır. UHT tekniği de sütte fazla bir kayba neden olmaz. Süt bu teknikle 150 derecede 2.6 saniye ısıtılıp sonra aniden soğutuluyor. Bu sütler de son derece güvenlidir.’”
Yumurta tüketiminin önemine dikkat çeken E.Ü Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Yalçın da şu bilgileri verdi: ’“Gelişmiş ülke ortalamaları yılda kişi başına 250 yumurta tüketimidir. Bizde ise bu rakam 130’’da kalıyor. Oysa sadece günde bir yumurta yiyerek günlük protein ihtiyacımızın yüzde 70’’ini karşılayabiliriz.’” E.Ü Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri İşleme Teknolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükran Çaklı ise ülkemizde balık tüketiminin de yeterli seviyede olmadığı ve her yıl elde edilen yaklaşık 623 bin ton balığın yüzde 80’’nin taze tüketim şeklinde değerlendirildiği bilgisini verdi. E.Ü Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyelerinden Yard. Doç. Dr. Özlem Esmer de gıdalara ambalajlarından da çeşitli bulaşmalar olduğunu, bu konuya da azami özen gösterilmesi gerektiğini söyledi.