EGEDESONSÖZ - Eyipişiren “Siyaset, ilke, çizgi, duruş, tavırla yapılınca değerlidir ve buna uygun davrananlar belirleyici olmalıdır. Tâbi olmak, eteğine gizlenmek, adına siyaset yapıyormuş gibi davranmakla sadece piyon olunur. Oysaki siyasette belirleyici ama saygın olma ihtiyacı her geçen gün ağırlık kazanmaktadır. Artık CHP’de mühür gücüyle ya da önemli isimlerin vekili, şubesi, bölge Valisiymiş gibi siyaset yapmaktan, vazgeçilmelidir. Tüm üye kayıtlarının askıya çıkması, listelerin iddia sahibi partililere sağlanması ve her mahallede gerçekten sandık konması ve adrese dayalı üyelik taşınmaları ile yapılıyor olan özgür mahalle seçimleri ile artık dayatmalar ile tabansız siyasetçilerin delegeleri pazarlama şansı kalmamıştır. Kimin gerçekten tabanda gücü vardır, kim kabul görmektedir anlaşılacaktır. İşte İzmir’de İl Yönetimi üzerinde kaçarcasına ve oldubittiye getirilmeye çalışılan yeni arayışlar da bu paniğin sonucu olsa gerek. Dar kadrocu ve kısa devre, by-pass yöntemlerle hakim olmak adına partinin küçültülmesine tabii ki seyirci kalınmamaktadır” dedi.
BAYKAL- SAV AYRIMI ORTADAN KALKMALI
Yeni CHP anlayışı içinde Baykalcı- Savcı anlayışının kalmadığına dikkat çeken Eyipişiren “ CHP'de yetki, sorumluluk ve olgunluk yükler. Gücü hoyratça kullanmak geride kalması gereken siyaset anlayışıdır. Artık Sav’cı, Baykal’cı diyerek kimseyi bir araya toplamaya ya da dışlamaya ve genel merkez karşıtı diyerek korkutmak ya da genel merkezci diye saflara katma yöntemi ile siyasete yer yoktur. Tek gerçek vardır, CHP’yi büyütmek! Partide söz ve güç tabana inmiştir. Sandıklar konduğunda, eskiden bürolarda ve yığma -taşıma- sahte üyelerle yapılan delegelik tayinlerinden tabii ki mahallelerde çok daha sağlıklı kararlara ulaşılacaktır. Kimse bunun önünü kesmemeli, bundan korkmamalı ve bunu gölgelemek için bahanelerle maçın kurallarını değiştirmeye ya da şike yapmaya kalkışmamalıdır. Tüm örgütümüze sakin, olgun, dayanışma içinde bir seçim süreci dilerim” diye konuştu.