21 Mayıs 1864…Çerkeslerin uğradığı sürgünün başladığı tarih. Tarihin acımasızca davrandığı halklardan biri olan Çerkesler…
…barış içerisinde tarihin en eski dönemlerinden beri yaşadıkları anavatanları Kuzey Kafkasya'da yaşarken birden…Çarlık Rusya'sının saldırısına uğrarlar. Yaklaşık yüz yıl süren ve sahip oldukları az sayıda insan gücü ile silaha rağmen onurlu bir şekilde savaştan yenik düşerler ve…
…onlar için trajedi başlar. Çar tarafından Osmanlı topraklarına sürülürler.
Taman, Tuapse, Anapa, Tsemez, Soçi, Adler, Sohum, Poti, Batum limanlarından bindirilip deniz yoluyla Osmanlı Devleti'nin Trabzon, Samsun, Sinop, İstanbul, Varna, Burgaz ve Köstence limanlarında indirilirler. Osmanlı-Rus harbinden sonraki 1878 ve daha sonraki tehcirler ise kara yoluyla gerçekleştirilir. Doğu yolundan genellikle Çeçen, Dağıstan, Asetin, Kabardeyler göçürülür.
Araştırmacılar 21 Mayıs 1864'ü takip eden aylarda 1 milyon 200 bin ile 1 milyon 500 bin arasında Kuzey Kafkasyalının Osmanlı topraklarına göç etmek zorunda kaldığını söylüyorlar. Gelen göçmenler Kuzey Kafkasya'nın etnik çeşitliliğini Osmanlı topraklarına taşıdılar. Göçmen nüfusun büyük çoğunluğunu Çerkesler (Adigeler) oluşturuyordu. Abhazya'dan gelenlerin sayısı yaklaşık 100 bin, dağların kuzeyinden gelen Abazaların sayısı ise 50-60 bin kişiydi.
Hem anne ve hem de baba tarafından Çerkes (Adige) ve ana dili Çerkesçe olan bir kişi olarak bütün Çerkesler gibi bu günde ben de hüzünleniyorum.
Her yıl Mayıs'ın 21'nde Kuzey Kafkasya, Türkiye, Ürdün, Suriye, İsrail'deki Çerkesler bu büyük acıyı yeniden yaşıyorlar. Toptan sürgün edilmelerinin yıldönümünde bir araya geliyorlar ve bu günü sürgün günü olarak anıyorlar.
Kuzey Kafkasyalılar diyasporada önemli oranda asimile olmalarına rağmen hala Hattilerden kalma tarihi dillerini konuşmaya, kültürlerini yaşatmaya çalışıyorlar.
Günümüzde ise yavaş da olsa 'göç tersine' işliyor. Türkiye'den, Ürdün'den, Yugoslavya parçalandıktan sonra çıkan iç savaş sırasında Kosova'dan (sadece bir köy vardı ve tamamı Adigey Cumhuriyetine yerleşti) ve Suriye'den birçok Çerkes geri dönerek Kuzey Kafkasya'daki özerk Çerkes (Adige) Cumhuriyetlerine yerleşti ve hala yerleşiyor.
Ben de geçen yılın Temmuz ayında ilk kez gittiğim Adigey, Kabardey-Balkar ile Karaçay-Çerkes cumhuriyetlerinden çok güzel anılarla geri dönmüştüm. Kısmet olursa bu yılın Ağustos ayında tekrar gideceğim.
Orada yaşayan Çerkesler, diyasporada yaşayanların geri dönmesini istiyorlar. Aslında burada yapılacak olan en güzel hizmet, Rusya yönetimini çifte vatandaşlık konusunda ikna etmek. Bu hem Türkiye, hem Rusya hem de oradaki cumhuriyetler için müthiş bir dinamizm getirir.