Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na İstanbul Cumhuriyet Başsavcı’sı Akın Gürlek’e yönelik ifadeleri nedeniyle soruşturma açıldı. Aynı gün yine Gürlek’e olan ifadeleri nedeniyle CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın gözaltına alındı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘turpun büyüğü heybede’ sözlerinin ardından yaşanan bu süreç CHP’li belediyelere yönelik operasyonların artacağı sinyali olarak yorumlandı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
BİR SONRAKİ ADRES İZMİR Mİ?
Başkan Tugay, İzmir’in de bir sonraki adres olup olmayacağı yönündeki soruya, “Bir sonraki adresin İzmir olup olmayacağını bilemem ama şu anda Türkiye’deki CHP’li belediyeler ‘her an kendileri ile ilgili beklenmedik ani baskın tarzında bir soruşturma açılır mı, gözaltına alınır mı belediye başkanları’ diye tedirginlikle bekliyor. Bu yaşanan süreçle birlikte bizim siyasi baskı olarak değerlendirmemize sebep olan şey; nedenlerinin tam açıklanmadığı, delillerinin kanıtlarının ne olduğunun bilinmediği karar ve suçlamalarla belediye başkanlarının ve belediyelerde çalışan kişilerin gözaltına alınması... CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı bir şekilde gözaltı alındı ve tam olarak neyle suçlandığı belli değil. Gözaltına alındıktan sonra Rıza Akpolat 4 gün boyunca hiç sorgulanmadan gözaltında tutuldu. Üstelik çağrıldığı her zaman sorgulamaya gidebileceği halde polis eşliğinde sabahın çok erken saatlerinde baskınlarla gözaltına alınıp ondan sonra da şeffaf olmayan hukuki süreçlerle yargılama tabi tutuluyor” diyerek cevap verdi.
MENDERES BELEDİYESİ’Nİ HATIRLATTI
Geçtiğimiz dönemde Menderes Belediyesi’nde yaşanan süreci hatırlatan Tugay, “Geçen dönem Menderes’te bir şey yaşadık. Menderes Belediye Başkanı yolsuzlukla suçlandı. Gözaltına alınıp, cezaevine gönderildi. Uzun süre tutuklu kaldı. Daha sonra salıverildi. Yargılama bittiğinde suçsuz olduğu söylendi. Bu süreçte görevinden uzaklaştırıldı ve görevine iade edilmedi. Bunların tamamen hukuk ve kural dışı süreçler olduğunu, amacının siyasi olarak CHP’yi ve CHP’li belediye başkanlarını yıpratmak olduğunu biliyoruz. Zaten bu açık açık ‘daha fazlası olacak’ diye ifade ediliyor” diyerek cevap verdi.
“TEHDİT EDİLİYORUZ”
Yapılan açıklamaların ve operasyonların ardından üzerinde bir tehdit hissettiğini belirten Tugay, “Adeta tehdit ediliyoruz ve sopa gösteriliyoruz. Bizler hiçbir hata yapmamak için dikkatle çalışıyoruz ve özen gösteriyoruz. Bazen gizli tanıklarla ve ne olduğu belli olmayan bazı iddialarla ve delillerle suçlandığınız zaman sonucun ne olacağını hiç kimse bilemiyor. Türkiye’nin bu atmosferde sağlıklı bir demokrasi içerisinde olması mümkün değil. Bir siyasi parti rakibi olan siyasi partiyi hukuk ve yargı yoluyla tehdit ediyorsa, bastırmaya ve sindirmeye çalışıyorsa, sık sık görevinden alıkoyuyorsa bunun adı demokrasi olamaz. Bu yolun sonu da iyi olmaz. Umuyorum en kısa zamanda aklı selim galip gelir. Halkımızın bu konuda sağlıklı bakışına herkesin ihtiyacı var. Haksız bir şekilde suçlamaya ve yargılamaya maruz kalmış kendi seçtikleri siyasetçilerin arkasında dururlar. Gerçek güç halkın gücüdür. Halkın gücü her şeyi değiştirmeye yeter. Demokrasi tarafındayız. Demokrasi ve seçimle göreve gelmiş başkanların hukuksuz yargılamalarla değil, yine demokrasi yoluyla görevden uzaklaşmalarını diliyoruz. Ben Gençlik Kolları Genel Başkanımıza geçmiş olsun diliyorum” dedi.
“İMAMOĞLU CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMASIN DİYE YAPILIYOR”
İmamoğlu’na yönelik soruşturmaların ilerleyen süreçte artacağına dair söylemler duyduklarını belirten Tugay, “Ekrem Başkanla ilgili pek çok yeni soruşturmanın yolda olduğu söyleniyor. Çok açıktır ki bundaki amaç Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adayı olmasın, yarışa girmesin diye yapılıyor diye düşünüyoruz. Bunun takdiri halkımızdadır. CHP’nin ve bu hukuksuz ortamın karşısında olan bütün siyasi partilerin adayı kim olacaksa halkımıza onun emanet olduğunu söylemek isterim” şeklinde konuştu.
“SÖYLEMLERİME DİKKAT ETMEYE ÇALIŞIYORUM”
Son olarak bu süreçten dolayı söylemlerindeki otokontrolün arttığını belirten Tugay, şu ifadeleri kullandı:
İster istemez söylediğimiz ve yaptığımız her şey bahane edilerek bir soruşturmaya bahane edilerek maruz kalabiliriz diye dikkat ediyoruz. Etmeye çalışıyoruz ama niyet şey olduktan sonra biz ne yaparsak yapalım bir şey bulabilirler. Halkımız bizi bu göreve getirdi. Elimizden gelenin en iyisi yapmaya çalışıyoruz.