Aradan 36 saat bile geçmedi…
CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na…
TV'de 'Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı Adaylığı'nı sordular…
Laf'ın gelişi…
'Doğmamış çocuğa don biçilir mi?' diyebilirdi ama demedi…
Daha zarif, yumuşak iniş yaptı:
'Seçimler 2023'te olacaksa cumhurbaşkanı adayı kim olacak tartışmasına gerek var mı? Bu tartışmayı absürt (saçma) buluyoruz... Abdullah Gül'ün ismi geçince korkuyorlar, neden korkuyorsunuz? İttifakı yok sayıp aday belirlemeyiz…'
O isim geçince korkuyorlar demek, ne demek?
Şu demek:
'Merak etmeyin; cebimizde bir şekilde o isim var!'
***
Altıok'un Lideri, Abdullah Gül adının 'şimdiden' tartışılmasına…
Absürt, yani 'saçma' dedi ama…
Bir gün önce Abdullah Gül açıklaması yapan…
CHP'nin Grup Başkanvekili Özgür Özel'in lügatında…
'Absürt' diye bir kelime yoktu…
Kafadan girdi olaya…
Kısa, net, çarpıcıydı ve Ajda'nın popüler şarkısındaki gibi…
'Kapı açık, arkanı dön ve çık!' der gibiydi:
'Abdullah Gül'ün, CHP'nin adayı olması mümkün değildir… Cumhurbaşkanı adayımız, partililerimizi rahatsız edecek, memnuniyetsizlik yaratacak bir kimse olmayacak... İhtimal dahilinde bile değildir…'
***
Abovvvv…
'Absürt' kelimesi ne kadar önemli değil mi?
Dilimize Fransızca'dan geçen bu kelimeyi…
Bu aralar çok sık kullanır olduk…
Neden?
Bu zorlu hayatta bi'çok şey…
Size, bize, hepimize 'absürt' yani 'saçma' geldiği için…
Bi'kaç karşılığı daha var…
Mesela…
Anlamsız… Garip… İlginç… Farklı…
Şeylere de 'absürt' diyenler var…
***
Altı yıl önceden bir örnek verelim…
'Absürt' kapsamına girip girmediğine siz karar verin…
***
2014 yılının 10 Ağustos'unda…
Cumhuriyet Tarihi'nde ilk kez…
Cumhurbaşkanı doğrudan halkoyu ile seçildi…
O tarihlerde…
MHP ile AK Parti, bugünkü gibi yan yana yürümüyordu!
CHP ile MHP…
Ortak Cumhurbaşkanı adayında karar verdiler…
Devlet Bahçeli…
Ekmeleddin İhsanoğlu, dedi…
Kimse tanımıyordu…
(Hoş, Rahmetli Bülent Ecevit, fi tarihinde Cumhurbaşkanı adayı olarak Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'i önerdiğinde vatandaş O'nu da tanımıyordu; neyse…)
İddialara bakarsanız…
İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri İhsanoğlu'nun adını…
CHP önermişti…
Çok çabuk anlaşıldı ki…
Aslında…
Ekmeleddin Bey'in adını ilk seslendiren Devlet Bahçeli'ydi…
Öneri, CHP Lideri tarafından kabul edildi…
Ama ne oldu?
Şu oldu…
Erdoğan, 21 milyon oy topladı; %51.7 ile Cumhurbaşkanı oldu…
Ne ilginçtir ki…
CHP'lilerin, 'İçimize sinmedi' dediği…
'Ekmek için Ekmeleddin…' sloganı ile yarışa giren İhsanoğlu…
Yüzde 38.4'te kaldı ama 16 milyona yakın oy topladı…
Zaten bir yıl sonraki seçimlerde…
MHP'den İstanbul Milletvekili seçildi…
İhsanoğlu'nun adaylığı için…
O günlerin duygu fırtınasında 'absürt' diyen CHP'liler…
Kendilerini dinletemedikleri için başlarını taşa vurdu!
***
O günlerden minik bir hatırlatma…
Cumhurbaşkanlığı seçiminden iki ay önce…
Bir gazeteci, Kılıçdaroğlu'na soruyor:
'Ekmeleddin Bey tercihinizi açıkladığınızda bazı kesimlerden olumsuz tepkiler geldi… Bekliyor muydunuz bu tepkileri?'
Kılıçdaroğlu'nun cevabı:
'Tabii, bunları anlayışla karşılayacağız ama zamanla, Ekmeleddin Bey'i tanıdıkça hepsi düzelecek… Tanıdıkça ne kadar değerli bir bilim insanı olduğunu, ne kadar donanımlı ve kıymetli bir insan olduğunu bilecek herkes…'
***
Bitiriyoruz…
24 saat arayla…
Konu son derece sıcakken…
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Abdullah Gül'ün adaylığından şu an için söz etmenin 'absürt / saçma' olduğunu ifade ediyor…
Grup Başkanvekili Özgür Özel,
Abdullah Gül'ün, CHP'nin adayı olmasının kesinlikle mümkün olmayacağını üstüne basa basa söylüyor…
Ufak çapta…
'Absürt' bir durum var, galiba…
Nokta…
Sonsöz: 'Her şey, neye layıksa ona dönüşür… / Hz. Mevlana…'