Engin ÖNEN
Belediyelerin demokrasi/delege işi
19 Temmuz 2023 Çarşamba

Belediyeler, birer yerel yönetim organı olarak, bir arada yaşmaktan kaynaklanan bazı kolektif ihtiyaçların karşılanması için oluşturulmuş, yönetim organları seçimle işbaşına gelen kamu tüzel kişilikleridir.

Literatürde belediyeler iki temel işlevi ile tanımlanır. Yukarıdaki tanımda yer alan kolektif ihtiyaçları karşılamak ve üretilmek zorunda olan hizmetler, belediye denince ilk akla gelen işlevdir. Yani belediye, öncelikle bir hizmet kurumudur.

Ancak bizde pek kullanılmamakla birlikte, Batıda belediye ya da yerel yönetim denince hizmetin yanı sıra demokrasi işlevi üzerinde de durulur. Hem yöneticilerinin yerel halk tarafından doğrudan seçilmesi ve daha da önemlisi yurttaşların yönetime katılımı için daha elverişli kurumlar olması bunun gerekçesini oluşturur.

Çağdaş demokrasi sandıktan ibaret olmadığı için, yurttaşın görevi oy vermeye indirgenemez. Yani yurttaş seçmendir ama seçmenden fazla birşeydir. Bunu mümkün kılan mekanizma katılımdır. Dolayısıyla merkezi hükümetlere göre, yerel yönetimlere yurttaş katılımı daha olanaklı olduğu için yerel yönetimler demokrasi işlevi ile de öne çıkarlar.

Belediyenin hizmet işlevi, hepimizin bildiği gibi, çöp toplamak, ulaşımı sağlamak, kanalizasyon, yol yapımı ve benzeri işlerden oluşur. Bunların yeterince etkili ve verimli yerine getirilmesi, o beldedeki yaşam kalitesini doğrudan etkiler.

Ancak belediyelerin işlevi bundan ibaret değildir. Aynı zamanda yurttaş katılımına olanak vermesi ve katılımcı mekanizmalar oluşturması gerekir. Bunun mekanizmalarından biri, şüphesiz ki, belediye meclisleri ve parti yerel örgütleridir. Ayrıca Kent konseyleri de o şehirdeki/beldedeki sivil toplum ve kamu kurumlarının yönetime etki etme şansı için kurulmuştur.

Bizim yerel yönetim ve belediye kültürümüz/anlayışımız hizmet ile sınırlıdır. İyi hizmet verdik siz de oy verin gibi bir anlayıştır bu. Tabi himaye ve çıkar ilişkileri de bu süreci etkiler. Bazı ekonomik ve sosyal güç odakları belediyelerden işe adam alma ve imar konularında belli kayırmalar da beklerler ve güç dengelerine göre alırlar da.

Demokrasi işlevi ise, hemen hiç gündemde yoktur. Ne belediye yönetimleri ne de yerel halkta böyle bir talep hissedilir. Başkanın partisinin sayısal üstünlüğe sahipse, Meclis zaten işlevsiz durumdadır. El kaldır el indir uygulaması parti ayrımı olmaksızın geçerlidir.

Parti yerel örgütleri de yerel yönetimin bir parçası gibi hareket etmekten ziyade, adam kayırma ve gelecek seçimlerde adaylık meselesi ile meşgul oldukları kadar şehrin sorunları ile meşgul değildirler.

Bir süredir ülke yönetimi gibi belediyeler de, tek adam yönetimine geçmiş bulunmaktadır. Belediye meclis üyelerini ve parti yerel örgütlerini de yerel iktidar gücünü elinde bulunduran belediye başkanları seçmektedir.

Şu sıra CHP’de yaşanan (ki yeni bir durum değil) delege seçimi hareketliliğinde de bu net olarak görülür. Belediye Başkanı çoğu ilçede ilçe başkanının eline mahalle delege listesi verir ve ilçe başkanı da üyelere bu listeyi onaylatır. Bir arkadaşın sosyal medya hesabından paylaştığı gibi, “parti üyelerine zahmet olmasın diye, belediyeler delege seçimi hizmetini de üstlenmiş bulunuyor.” Yani bir yerde yerel derebeyi durumundadır belediye başkanı. Kendi seçmenini seçme görevi de onun sırtındadır. Hatta bazıları bu işi daha ileriye götürüp, görgüsüz bir tavırla sandık başında bekleyerek parti üyelerine gözdağı da verir.

Peki, partili neden böyle davranır? Bir kısmı güçten yana olmak, bir kısmı ise maddi çıkar ve/veya görev beklentisi, bir kısmı da pre modern aidiyetlere (hemşerilik ve mezhepçilik) uyumlu hareket etmek için yapar bunu. Yığma üyelik de bu sürecin bir parçasıdır.

Betimlediğimiz uygulama mümkün olmayabilir. İlçenin büyüklüğü, belediye başkanının tecrübesi ve yeteneği de bunda rol oynayabilir.

Yani bizde parti ayrımı olmaksızın belediyenin demokrasi işlevinden anlaşılan şey, Sarayın demokrasi anlayışıyla oldukça uyumludur.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Başka türlü birşey... 24 Temmuz 2023 Pazartesi 11:51

Üniversitede bir hocamız ;Bu ülke insanı nın sırtı yere gelmez,çünkü herkes sırtüstü yatıyor;demişti.. Malzeme bu,sonuç ortada...Sen durma yaz hocam.Var mı anlayan,okuyan,dinleyen......

Yorumu oyla      2      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türkiye'nin İslam’la sınavı
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve bugün Türkiye (1)
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Kamu yararı Çeşme Projesi’nin neresinde?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
12 Eylül ve yeni Anayasa
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
İlk '4' madde neden rahatsız ediyor?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Atatürk’ün Toprak Kanunu ya da feodalizmin tasfiyesi uğraşısı
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Siber ve milli!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Germir bağları
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Müzik ve mandolin
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
 Narin (İnce) Habercilik ve Medya Etiği
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva