Gözleri uzaklara daldı…
İçini çekti; çok duygulanmıştı…
Kalbinin sesine kulak verdi; yutkundu ve…
Söze şöyle başladı:
'O muhteşem eser, İzmir'in protokol camisi olacak… Çok emek verdik; az kaldı… Vasiyetimdir; beni İzmir'in kalbi Konak'taki Ulu Camii'nin bahçesine gömün…'
Oysa birbirinden sevimli dört yavrusu…
Ömrünü adadığı öğretmen hayat arkadaşı ve…
Dünyalar kadar dostu vardı…
Türkiye'nin…
Son dönemlerde en hızlı yükselen…
Gencecik, pırıl pırıl…
Siyaset yıldızlarından biriydi…
Hayat'ın dikenli yollarında 42 yıldır tökezlemeden yürürken…
Neden?
Böylesi bir 'vasiyet'ten söz ederken gözleri nemleniyordu…
Çünkü…
Şunu çok iyi biliyordu:
'Emek kutsal, alın teri kıymetlidir...
Ve insan için kendi emeğinden daha değerli bir şey yoktur...
Her emeğin hakkını vermek ise…
İnsanın aslî ve ulvi görevidir…'
Döneceğiz, bu heyecanlı yere yeniden…
***
Bu öykünün kahramanı…
Sıra dışı bir Egeli…
Manisa'nın Demirci İlçesi'nde dünyaya 'merhaba' diyor…
Baba cami görevlisi, anne ev hanımı…
Sıra dışı, çünkü…
İlkokula bile 'beş buçuk' yaşında başlıyor…
Okulun müdürü, '10'a kadar say' diyor…
Gözleri 'ferfecir bakan' o ufaklık…
Bi'solukta sayıveriyor; müdür de hemen kaydı yapıyor…
Babanın tayini çıkıyor…
Ver elini Kütahya'nın şirin Simav İlçesi…
Ortaokul ve liseyi de Simav İmam Hatip'te tamamlıyor…
Üniversite sınavında çok başarılı…
Sahi…
Henüz, 16 yaşında…
Dokuz Eylül Hukuk Fakültesi'ne başlayan…
Ve 20 yaşında mezun olan…
Kaç İzmirli delikanlı tanıyorsunuz?
***
O tarihlerde…
Ekonomik kriz memleketi şakağından vurmuştu!
'Hakim olmak daha uygun' dedi; sınava koştu…
Beş bin kişi arasında 30'unculuğu yakaladı…
Gelgelelim…
Mülakatta 'iyi niyetli olmayan' sorular nedeniyle hakim olamadı…
Al sana…
İşsizler Ordusu'na gencecik bir hukukçu daha!
Gözün kör olsun işsizlik!
20 -23 yaşında Türkiye'nin istikbali gençler…
Simav'ın kahvelerindeki 'okey' masalarında 'taş' kırıyor!
Beş ay böyle geçiyor…
Daha sonra avukat oluyor…
Ardından da…
Kırklareli Pınarhisar'da kısa dönem askerlik…
Kışla…
İlçe cezaevinin tam karşısında…
Kim var dersiniz o tarihlerde o cezaevinde?
Anladınız siz!
Dönemin başbakanı…
Kadere bakar mısınız?
***
2003 yılı gelip çattığında…
Üniversiteden arkadaşları…
Maksut Karaosman ve Özgür Esmeray'la birlikte açılan
Avukat bürosu…
Hayatın dikenli yollarının tam da ortalarındalar…
***
Yıllarca…
'İzmir'in sırtları' olarak bilinen…
Gecekondu bölgesi Bayraklı'nın Gümüşpala semtinde yaşadı…
Maddi olarak…
Aileden bağımsızlığını kopartınca…
Siyaset aşkı düştü yüreğine…
Aslında…
Gencecik yaşamında…
Bazı sıkıntıları aşamamış bir delikanlı için…
Siyaset yapmak pek kolay değildi o süreçte ama…
Bu öykünün kahramanı…
Çoktan kararını yazıvermişti yüreğine…
Nitekim…
Emek verdi… Öğrendi… Pişti… Deneyim sahibi oldu…
28'inci yaşını kutlarken…
Kongreyi kazandı veeee…
AK Parti İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı oldu…
Dolu dolu üç yıl bu görevi omuzlarında taşıdı…
Gençlerin…
Sadece parti bayrağı asan…
Broşür dağıtan, afiş yapıştıran olmadığını kanıtladı…
***
12 Haziran 2011 seçimleri…
İzmir'de kıran kırana geçti…
AK Parti 11 milletvekili çıkardı…
İlk kez…
CHP ile AK Parti arasındaki oy farkı 174 bine yaklaşmıştı…
İzmir'in 24 vekili…
CHP'den 13, AK Parti'den 11 olarak paylaşılmıştı…
Bu öykünün kahramanı…
AK Parti İzmir Gençlik Kolları Başkanı unvanının hakkını verirken…
31 yaşında TBMM'ne girmeye hak kazandı…
***
Politika'da hızla yükseldi…
Ama…
Asla yaşantısına 'destek' basamak aramadı…
Merdiveni tek başına tırmandı…
Dört dönemdir TBMM'de İzmir Milletvekili olarak görev yapıyor…
AR-GE den sorumlu genel başkan yardımcılığının ardından…
24 Mart 2021'den beri…
İktidar Partisi'nde…
Tanıtım ve Medyadan sorumlu…
Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor…
***
Milletvekilliğinde…
11'inci yılını geride bırakan…
42 yaşındaki Hamza Dağ'ın, sevdası İzmir…
Hala Bayraklı'daki adresi O'na ait…
Çünkü…
Kopamıyor İzmir'in sırtlarından…
Gençliği… Mesleği… Hayat arkadaşı… Yavruları…
Hep bu 'çileli ve dikenli' politika yolunda…
Hamza Dağ'ın kolunda ve yüreğinde yer almış…
Aslında…
Bu hayat öyküsünün…
'Dağ' gibi genç İzmirli siyasetçisi…
Neden?
'Vasiyetimdir!' diyerek…
İzmir'in protokol camisini işaret edip…
'Beni İzmir'in kalbi Konak'taki Ulu Camii'nin bahçesine gömün…' dedi?
***
O sorunun cevabını vererek…
Bitiriyoruz…
Önce…
Unutulmaz hayırsever, 'İzmir'in Salih Babası'nın yarattığı…
Nevvar-Salih İşgören Vakfı tarafından…
2017 yılında yapımına başlanan…
Ve…
Ege Bölgesi'nin en büyük camisi olma gururunu…
Henüz hizmete girmeden taşımaya başlayan…
Konak Çınarlı'daki 'Ulu Camii'nin kaba inşaatı tamamlandı…
Artık bundan sonrası daha kolay…
Bu camiyi…
İzmir'e kazandırmak için…
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ'ın…
Nasıl 'özel bir emek ve gayret' gösterdiğini…
O'nu yakından tanıyanlar iyi bilir…
Belki bu saatten sonra inşaatın geri kalan kısmı…
Vakfın çabaları ile tamamlanabilir…
Ya da…
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından üstlenebilir…
Kimbilir?
Bu da mümkün ama…
Ege'nin en büyüğünün en çok İzmir'e yakışacağını…
Herkes kabul edecektir…
Bu nedenledir ki…
İzmir'in o delikanlı vekili…
'Beni bahçesine gömün!' diyerek…
Adeta…
'Ulu Camii'nin ışıldayan yarınları için bir sevgi mesajı bırakıyor…
Bakalım…
O mesaj…
Nasıl hayırlara vesile olacak…
Nokta…
Hamiş: Emek, Kur'an'da yegane insani değerdir; 'İnsan için emeğinden başkası yoktur.' (Necm; 39) der Kur'an… Emeğin hakkı Allah'ın hakkıdır…'
Sonsöz: 'Sen tohum saç; filizlenmezse toprak utansın… / Necip Fazıl Kısakürek – Şair, romancı, oyun yazarı ve İslamcı ideolog…'