Unutulmaz yıllardı...

Bugünkü kadar kütüphane yoktu ama...

Yine de...

İzmir'deki kütüphane sayısının...

Bir elin parmakları kadar olduğu günlerde bile...

Okuldan çıkınca...

N'apıyorduk?

Tut kız arkadaşının elinden doğru kütüphaneye...

Aslında komik ötesi komik...

'Sessizliğin' olmazsa olmaz olduğu bir mekanda...

Sadece karşındaki güzelliği tamamlayan...

Buğulu gözlere kilitlenip...

Bakışarak bir saati geçirmek bile muhteşem değil miydi?

***

Peki; ya bugünün kuşağı?

Bilgisayarı var, tableti var, Google Amcası var...

Yine de 'kütüphane kuşu' oluyor mu?

Şaşıracaksınız ama...

'Evet; kütüphaneler hala hayatımızın parçası'...

Bi'farkla...

Biz kocadık...

Ama gençler hala bizim izimizde...

Kütüphaneler...

Yaratıcı gençlik yetiştirir...

Arjantinli yazar Jorge Luis Berges'in şu sözü...

Kulaklara küpedir:

'Cennet'in bir tür kitaplık olacağını her zaman hayal etmişimdir...'

***

250 yıl önce ilk kütüphanesine kavuştu İzmir...

Ama arkası hızlı geldi...

Bugün...

Cumhuriyet Bayramı'nın 10'uncu yılında...

Bu kadim kentte görkemli bir törenle hizmete giren ve...

Türkiye'nin parmakla gösterilen Milli Kütüphanesi'nin yanı sıra...

İzmirliler'e hizmet veren...

Halk kütüphanesi sayısı 44 oldu...

Şimdi o kütüphanelerde 700 bine yakın kitap var...

***

Bu yazı...

Aslında 'anılarınızı tazeleyecek' bir müjdeyi içeriyor...

Belki de...

Lise ve üniversite yıllarınızı...

Yeniden gözlerinizin önüne getirecek kadar...

Tatlı bir (*)muştu olacak...

***

Karataş'taki...

100 yaşını geride bırakan Kız Lisesi'nin yanındaydı...

Karşısında...

İzmir Devlet Tiyatrosu ile...

Ege Üniversitesi Gazetecilik Yüksek Okulu (Bugünkü Polis Evi) vardı...

O adrese de...

Birinci Kordon'daki (Atatürk'ün Evi) diye bilinen müzenin...

Zemin katından gelmişti...

O sırada takvimler 1973 yılını gösteriyordu...

Yüz binlerce öğrenciye...

Ders çalışacakları bir mekan (kütüphane) oldu...

Taa ki...

Deprem riski nedeniyle 2018'de yıkılmasına karar verilinceye kadar...

Ne zaman hizmete gireceği...

Resmen açıklanmadı ama...

İzmir Tarihi'nin önemli duraklarından biri olan...

O yeni Atatürk İl Halk Kütüphanesi'nin...

Yeniden doğuşunun bedeli...

An itibarıyla '41 milyon TL.'yi geçti...

İzmir'in yeniden doğmaya hazırlanan...

'Yepyeni Atatürk İl Halk Kütüphanesi'...

Kültür ve Turizm Bakanlığı imzasıyla...

'Yaşayan Kütüphaneler' konseptiyle inşa ediliyor...

Yeni kütüphanenin içinde oyun salonları var...

Drama Odası var...

Okuma / Yazma salonları var...

Engelliler unutulmadı; onlar için de önemli bir bölüm yaratıldı...

Hatta...

Masal dinleme alanları bile var...

***

Geçtiğimiz yılın son aylarında...

Hizmete girmesi planlanmıştı...

Ufukta az/biraz rötar görünüyor...

'O kadar kusur kadı kızında da olur...' demiş eskiler...

Haksız da değiller...

İnşaatı yakından takip edenlere göre...

'İzmir, kütüphanecilik adına benzersiz bir esere sahip olmuştu!'

Haksız da değillerdi...

Gelecek yıl 100 yaşını geride bırakmaya hazırlanan...

İzmir'in 'Milli Kütüphane'si...

Nasıl?

Türkiye'de parmakla gösteriliyorsa...

Yeniden doğmaya hazırlanan...

İzmir Atatürk İl Halk Kütüphanesi de...

Farklı mimarisi ve iç düzeni ile herkesi şaşırtacak...

***

Bitiriyoruz...

Peki, '51 yaşındaki' İzmir'in 'Gıcır Kütüphanesi' için...

Doğal olarak soracaksınız:

'Ne zaman kapılarını açacak İzmirliler'e?'

Az kaldı...

Eskilerin dediği gibi 'eli kulağında'...

Zemin... Giriş... İki katlı... Hepsi görkemli...

Güneş...

Adeta o kütüphanenin içine doğacak...

Gelmiş geçmiş kütüphanelerin tartışmasız en güzeli!

Adı üstünde:

'Rüya gibi ama yaşayan kütüphane'...

Nokta...

(*)Muştu: 'Sevindireni, mutluluk verici haber...'

Hamiş: Belki bilmek istersiniz... Ege'nin en görkemli kütüphanesi, İkinci Mahmut döneminin devlet adamlarından Mehmet Necip Paşa tarafından 1827'de İzmir'in Tire ilçesinde inşa ettirilen Necip Paşa Kütüphanesidir... 1800'ü el yazması 5 bin 156 kitapla iki asırdır hizmet vermeyi sürdürüyor...

Sonsöz: Kütüphane insanın yıldızlara tırmanmaya niyet ettiği bir rasathanedir (Mehmet Tekiner) ve Kitaplık kurmak, ibadethane yapmak kadar kutsaldır (Victor Hugo)