'İmralı'ya düşen, yılana sarılır. Hainle işbirliği yapanın sonu Vatana İhanettir.' (Mussel)
*Yapılmamış darbeyi var sayıp, elinde tırnak çakısı bile olmayan 65- 70 yaşındaki emekli Komutanları, düzmece dijital delillerle zindanlara atmak,
'İleri Demokrasi.'
-Elindeki silahı bırakmayan ve hala insan öldürmeye devam edenlerin önderi Vatan Haini Cani ile kendi siyasi geleceği için pazarlık yapmak, sadece 'Süreç.'
*Karşılıklı olarak yolsuzluk dosyalarının kapatılması üzerine kurulmuş bir koalisyonun Başbakanının Libya'da Bedevi Çadırında 'Müslüman Kardeşler' Terör Örgütünün Genel Sekreteri olduğunun açıklanması, Anayasamızın 174 maddesi ve ilgili yasalarla kurulmaları yasak olan illegal tarikat ve cemaat önderlerinin Başbakanlık Konutunu tekkeye çevirmeleri, ülkenin Başkentinde şeriat isteyenlerin yeşil bayrak açmaları, 'Demokrasi.'
- Türk Ceza Kanununun ilgili maddelerini 'Paspas' yaparcasına milletvekillerinin, PKK Terör örgütüne postacılık yapıp örgütten emir almaları, 'Süreç.'
*Türk Vatanının bütünlüğü, Türk Milletinin huzuru için genç yaşında can vermek-sakat kalmak demokrasi gereği, 'görev.'
-Eline balyoz alıp Cumhuriyetin temel ilkelerine PKK terör örgütü önderi ile birlikte her gün darbe vurmak, Türk Silahlı Kuvvetleri Komutanını terör örgütü lideri diye suçlayıp zindana atmak, 'Süreç.'
*İslamcıların rüyasını gerçekleştirdik. İktidarı AKP'ye altın tepside sunduk. AKP'yi 10 yıldır ayakta tutan benim. Tayyip Bey'in başkanlığını destekleriz, ittifaka gidebiliriz, demek 'Süreç.'
-'Ne Mutlu Türküm Diyene' ve 'Türk Milleti demek', ırkçılık.
Değerli Okurlar;
Türk Devleti ve Türk Milleti, uzun yıllardır dış destekli terör denen bu bela ile uğraşıyor. Bu tam bir beladır. Evde çıkan yangın gibidir.
Siz yangını söndürmek için su dökersiniz, ama evin içindeki hain, yangına benzin döker. Olay tam da budur.
AKP 2002 yılında yani 11 yıl önce iktidara getirildiğinde, terörün silahlı güçleri neredeyse bitirilmişti. Terör örgütü eylem koyamaz, kıpırdayamaz hale getirilmişti.
AKP, bitmek üzere olan terörü Açılım-Milli Birlik-Kardeşlik denen ve bazen Habur, bazen Oslo, bazen de İmralı olarak simgelenen yanlış politikalarla yeniden canlandırdı. Niçin mi? Bu gün söylediklerini söyleyebilmek için.
AKP ve PKK bugün ne söylüyorlar?
'Aman herkes hassas olsun ve sorumluluğunu bilsin. Sürece zarar vermeyelim. Ne olursa olsun ama, ateş dursun, kan akmasın, analar ağlamasın!'
Gazetelerde görüyorsunuz. On binlerce çocuğumuzun katili-Uyuşturucu Kaçakçısı Öcalan, İmralı'dan TBMM'ye talimat verebiliyor. Türk Milletini tehdit edebiliyor. Tüm bu ihanet söylemlerine AKP Hükümetinin verdiği cevap;
'Aman sürece zarar vermeyin.'
Hay süreciniz batsın sizin.
Bu tutum, bademlerin kafalarındaki 'Federe İslam Devletini' kurmak için, ABD'nin organizesinde yapılan bir planın yansımasıdır.
Değerli Okurlar;
Terör Örgütü ve kan emiciler hariç, hiç kimse kanın akmasını istemez.
Ama başınıza böyle bir bela gelmişse ve örgüt elindeki silahı bırakmıyorsa, bunlar yasaların güvenlik güçlerine verdiği görev ve yetki ile bertaraf edilirler, edilmelidirler.
Türkiyeli Erdoğan, silahı elinden bırakmamakta kararlı olan bir terör örgütünü, TC Devletinin muhatabı haline getirerek, son oyununu sahneledi. Bu davranış ihanetle eşdeğerdir ve tam bir felakettir.
Türk Milleti ya bölünmeye ve Şeriat düzenine razı ettirilecek, ya da Türk Milleti, kendisine bu rejimi layık görenleri ortaçağın derinliklerine gönderecektir.
Türk milletinin neye karar vereceğini önümüzdeki günlerde beraberce göreceğiz. Şimdilik bizim görevimiz, doğruları Türk Milletine anlatmak ve hassasiyetimizi ayakta tutmaktır.
Fakat adımız gibi bildiğimiz şudur;
Büyük Türk Milleti kendisini, tıkıldığı delikten 50 bin kişi ile tehdit eden çapulculara asla taviz vermeyecektir. İş başa düşerse, Türk Milleti herkesin hakkını, herkesin tabağına koyacaktır.
O zaman makamı ne olursa olsun herkes 'umduğunu' değil, 'bulduğunu' yiyecektir.