1989 yılının Mayıs ayında Newyork Metrosunda iki zenci genç öldürüldü. Metroda yaşayan bu evsiz gençlerin üzerine şöyle bir not bırakılmıştı.’¶
’‘’’Pis zencilere ölüm’’’’
Ülkedeki sanatçılar, konser programlarını iptal ettiler.Ortak açıklama, bildiriler ve yürüyüşlerle olayı kınadılar.
Rahmetli Ufuk Güldemir Cumhuriyet Gazetesinin Washington temsilciydi. Ben de Ufukların evinde misafirdim. Aynı akşam Coşkun Aral da geldi. Coşkun 1980’’li yıllarda başlamıştı Dünyayı gezmeye.. Belgeseller çekmeye..
Bir de adını hatırlayamadığım Amerikalı diplomat masamızın konuğu oldu. Türkçeyi az biliyor ama Cumhuriyet Gazetesi'ni rahatlıkla okuyordu.
Üç gazeteci bir diplomat hararetli biçimde tartışıyorduk. Rahmetli Ufuk hiç ama hiç unutamadığım şu sözleri söyledi:
’‘Ülkenin sanatçıları, ülkenin acılarına başkaldırdığı gün, bu mesele askerden siyasi iradeye sevk edilir.Ve çözüm süreci başlar. Bakın Amerika’’ya, sanatçılar sistemi sorguluyor ve siyasileri radikal kararlar almaya zorluyorlar’’’’
Sezen Aksu’’nun Başbakan Erdoğan’’ı aradığı gün, Ufuk Güldemir’’in o sözlerini hatırladım.
’‘’‘Bu ülkenin sanatçıları,bu ülkenin sorunlarına duyarlı olduklarını göstermeye başladılar’’’’ düşencesine kapıldım.
Sezen Aksu İzmirliydi.
Bu cesur çıkışın İzmir yansımalarını merakla bekledim. Yerel, ulusal köşe yazarlarının, sivil toplum kuruluşlarının tepkilerini merak ediyordum.
İzmirliler ’’ Sezen’’in işi beste yapmak, şarkı söylemektir. Siyasete neden bulaşıyor ?’’’’ demeye başladılar.
Sezen’’i İzmirlilerin yalnız bırakmaları, ideolojik dokuyla yorumlanabilir.
Daha öncede yazmıştım. İzmir Türkiye’’nin en tutucu kentidir. Bu tespitin sosyolojik dayanaklarını anlatmıştım.
Sezen’’e İzmir’’de gösterilen tepki doğal karşılanabilir.
Ya İstanbul medyasına ne demeli...
Sezen Aksu’’nun seceresini sorgulamaya başladılar.
En sonunda şöyle bir bulgu elde ettiler:
Sezen Aksu’’nun babası Sami Yıldırım, ünlü Yamanlar Kolejinin kurucuları arasında yer almış.
Yamanlar Koleji, Gülen cemaatine yakınlığıyla biliniyormuş..
Sezen’’e büyük geçmiş olsun.
Başbakan’’la görüşmeyi ucuz atlattı.
Ya damarında Kürt kanı olduğu tespit edilseydi acaba neler olurdu ?
İşin ucu PKK’’ya kadar götürülürdü.