Yaşasaydı…
Bugünlerde 88'inci yaşının pastasındaki…
Mumları söndürüyor olacaktı…
O'nu…
13 yıl önce sonsuza uğurladık…
***
Bugün 50'li, 60'lı yaşlarını sürdürenler…
O'nun…
Efsaneleşmiş 'Yoh… Yoh…' 45'liği ile…
Kalplerinde yaşatıyorlar…
Hep alkışlarla parlayan bir yıldız oldu…
Tanrı O'na…
75 yıl ömür biçmişti ama…
O sürede…
Öylesine büyük başarılar…
Ve…
Tahmin edemeyeceğiniz 'ilk'leri…
Yaşadı ve yaşattı ki…
Hala unutulmuyor…
***
Ne ilginçtir ki…
Bir '14 Eylül'de gözlerini dünyaya açtı…
Bir '14 Kasım'da hayranlarına veda etti…
***
Müthiş hareketli ve yetenekli bir ailenin kızıydı…
Babası Nüzhet Haşim Sinanoğlu'nun…
Başkonsolos olarak görev yaptığı İtalya'da gözlerini dünyaya açtı…
Çok sevdiği babacığı sadece diplomat değil…
Aynı zamanda yazardı…
Atatürk'ün emriyle…
'Faşizm ve Onun Devlet Sistemi' kitabını yazmıştı…
Annesi Rüveyde Sinanoğlu gazeteciydi…
Kardeşi Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu ise…
Dünyanın tanıdığı bir matematik profesörü olarak anılıyor…
***
Güzel kahramanımızın aklında hep piyano vardı…
Yaş sınırını kaçırmamak için…
Annesinden gizli konservatuvar sınavlarına girdi ve kazandı…
Parlak bir öğrenciydi…
Parmakları piyanonun tuşları üstünde adeta kanatlanıyordu…
Mezun oldu ve…
Devlet Tiyatroları'nda piyanist olarak işe başladı…
Bi'tek 'altın tavsiye' ile hayatı değişti…
Birdenbire…
Devlet Tiyatroları'nın genel müdürü Muhsin Ertuğrul…
O'na şöyle dedi:
'Sahnenin çukurunda piyanist olacağına sahnede ol…'
Dinledi, hocasını ve…
Karşınızda…
'Esin Afşar…'
***
Yıldız sanatçı…
12 yıl oyuncu olarak sahne tozunu yuttu…
Kendisi gibi oyuncu Kerim Afşar ile nikah masasına oturdu…
Bir kızı dünyaya geldi…
O kız…
Annesi gibi sanatçı oldu…
Yeşilçam'ı tercih etti…
Aktör Talat Bulut ile evlendi; 22 yıl sonra ayrıldı…
***
Dönelim tekrar Esin Afşar'a…
Erkan Özerman…
O'na ses sanatçısı olarak devam etmesini tavsiye etti…
Tam da o sırada (1969)…
Dönemin İçişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil tarafından…
Türkiye'de ilk kez…
'Diplomatik Sanatçı'…
Unvanın sahibesi oldu…
Ardından…
Ruhi Su ile tanıştı ve etkisi altında kaldı…
O iri gözlü genç kadın…
'Folk Müziği' yapmaya karar verdi…
***
Türkiye'nin 'Diplomatik Sanatçısı' olarak…
Parlamenterle dünyayı dolaştı…
Türkülerimizi yabancılara tanıtmak gibi önemli bir görevi oldu…
***
Esin Afşar…
70'li yıllarda 'Kul Ahmet'in…
'Yoh Yoh' adlı türküsünü…
Tiyatral bir şekilde yorumladı ve…
Uzun yıllar boyunca 'Bayan Yoh Yoh' diye anıldı…
1970'de Türkiye'de 'yılın en iyi şarkıcısı' seçildi…
Bulgaristan'da düzenlenen…
'Uluslararası Altın Orfe Müzik Festivali'nde üçüncü oldu…
***
1977'te İsrail'de düzenlenen…
Akdeniz Halk Şarkıcıları Festivali'nde dördüncü oldu…
Tiyatrodan uzaklaşmadı…
1980 yılında İngilizce'den çevirdiği 'Kırmızı Pabuçlar' oyununu…
Ankara ve İstanbul Devlet Tiyatroları'nda dört yıl oynadı…
Büyük bir Fransa turnesine çıktı…
Yedi yıl boyunca Fransa'da sürekli konserler verdi…
Macaristan… Romanya… İtalya… Almanya… Japonya… Sovyetler Birliği… Avustralya… Tunus… İsrail…
Konserlerinde ayakta alkışlandı…
Takvimler 1990'lı yılları gösterirken…
Kuzey Amerika'dan Avrupa'ya…
Oradan da Uzakdoğu'ya konserlerin uluslararası yıldızı oldu…
***
Bitiriyoruz…
Çok hareketliydi…
1993'te Mevlana-Yunus CD'si yayınlandı…
Aynı yıl Fransa'da Nazım Hikmet'in 30. ölüm yıldönümü nedeniyle…
O'nun şiirlerinden bestelenmiş şarkılar seslendirdi…
Ve…
1995 gelip çattığında…
Atatürk şiirlerinden bestelenmiş CD'yi hazırladı…
Sonra…
Köşesine çekildi…
Lösemi tedavisi görmeye başladı…
14 Kasım 2011'de…
Florence Nightingale Hastanesi'nde…
75 yaşında hayata gözlerini yumdu…
***
Esin Afşar…
Türkiye'nin en üretken sanatçıların başını çekti…
Kafasına koyduğu her projeyi hayata geçirdi…
10 parmağında 10 marifet vardı…
Sahi…
Söyler misiniz?
Son yarım yüzyılda…
Hem şarkıcı…
Hem yazar…
Hem çevirmen…
Hem oyuncu…
Hem piyanist…
Kaç büyük yıldız alkışladık?
Nokta…
Sonsöz: 'Tanrı insanı ölümlü yarattı ve bu fani yaratığı teselli etmek için ona Sanat denen ölümsüz oyuncağı verdi… / Anonim…'