CHP Genel Başkanı'nın son grup toplantısı…
Farklı yapısı…
12 dakika 8 saniyelik hiç yaşanmamış 'jet' süresi…
Kılıçdaroğlu'nun hitap şekli…
Ve…
Hem duygulandıran hem coşturan akışı…
Yıllarca unutulmayacak…
Neden?
Şundan!
Kılıçdaroğlu, o kısacık zaman diliminde…
Sadece…
'Cumhurbaşkanı adayıyım!' demedi…
O'nun dışında…
Bir cumhurbaşkanı adayının söyleyebileceği her şeyi söyledi…
Üstelik…
Heyecanını…
Canlı yayında izleyenlere 'iliklerine kadar' hissettirdi…
***
Dümdüz kalplere seslendi; açık ve net söz verdi:
'İçimde bu halk için biriktirdiğim büyük bir kavgam var... Ülkeyi kaçak sığınmacılarla dolduranlarla, milyonların elektriğini kesen çetelerle, bu kiralarla, bu enflasyonla, özetle, vatanı satanlarla kavga edeceğiz…'
***
İktidara mesaj yollarken…
İlk kez 'bireysel' niyetini anlattı:
'Gösterdiğiniz sopadan başını eğecek kimse yok, biz dimdik başımızla yolumuza devam edeceğiz… Bununla ilgili bugünden itibaren kendi yol yürüyüşümü herkese duyuruyorum…'
***
Cumhurbaşkanlığı yarışında…
'Ne kokar ne bulaşır!' kimliklere ise sağlam mesaj verdi:
'Zulmedenler kadar zulme sessiz kalanlar da pay sahibidir, sessiz kalmayın…'
***
Çıktığı yolu daha belirgin hale getirdi…
Yol arkadaşlarına 'yüksek perde'den seslendi:
'Ben bir yola çıktım... Artık bütün dava arkadaşlarım bir karar vermeli. Ya çıktığım yolda benimle yürürler, ya da nerede yürümek isterlerse, orada yürüsünler. Ya bana katılın, ya da şimdi şu anda yolumdan çekilin. Açık ve net söylüyorum!'
Bunun 'perde arkası'ndaki anlamı şuydu:
'İnsanlar taraflarını belli etsin…'
Bir de yemin gibi değerlendirilebilecek sözleri vardı:
'Pes etmeyeceğim, durmayacağım, söz veriyorum… Hepinizin huzurunda, milletimin huzurunda söz veriyorum. Durmayacağım…'
***
Final cümlesi kısmen acıklı ama…
Bi'o kadar da…
'Yolumuz açık olsun…' der gibiydi:
'Bu memleket bize emanet… Birimiz açken hiçbirimiz tok değiliz... Birimiz karanlıktayken hiçbirimiz aydınlıkta değiliz… Haydi, bana eyvallah değerli arkadaşlar…'
***
Bitiriyoruz…
En azından…
Bir yıldır içinden geçtiği belliydi, Cumhurbaşkanlığı adaylığı…
Pek çok kez belli eder gibi olmuştu…
Şifre gibi cümlelerle…
Mesela…
Neredeyse beş ay önce…
2021'e veda etmeye yakın…
Bir TV programında…
'Cumhurbaşkanı olmak istiyor musunuz?' sorusuna…
CHP Lideri şöyle karşılık vermişti:
'İttifak adına konuşamam ama ittifak da bunu kabul ederse bundan onur duyarım…'
Hamiş: Dikkat ettiniz mi? Bütün cümleler 'birinci tekil şahıs'… Yani, hep 'ben'…
Nokta…
Sonsöz: 'Her şey, neye layıksa ona dönüşür… / Hz. Mevlana…'