BRÜKSEL - Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Libya kararı, uçuşa yasak bölge uygulaması, Libya liderlerinin mal varlıklarının dondurulması, silah ambargosu ve sivillerin güvenliliğini kapsıyordu.
NATO, uçuşa yasak bölge ve liderlerin mal varlıklarının dondurulması konularında daha önce mutabakat sağlamıştı. Kaddafi’nin hedefindeki sivilleri koruma görevi ise düne kadar koalisyon güçleri tarafından yürütülüyordu ve 28 ülke bu görevin NATO’ya geçmesi konusunda dün akşam saatlerinde anlaştı.
Koalisyon güçleri, 48 saat içinde sivillerin korunması görevini NATO’ya devredecek. Bu çerçevede NATO, sadece hava sahasınının güvenliği için değil sivillerin korunması amacıyla da hava harekatı düzenleyebilecek.
Fiili harekatlara katılmama kararı alan Türkiye, hava sahasının korunması ve bu amaçla uçak temini ile silah ambargosunun denetlenmesinde görev üstlenecek.
RASMUSSEN: AMAÇ SİVİLLERİ KORUMAK
Konuyla ilgili, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'den yazlılı bir açıklama geldi. Genel Sekreter, "NATO müttefikleri BM Güvenlik Konseyi'nin (1973 sayılı) kararı çerçevesinde Libya'da bütün askeri operasyonu üstlenme kararı aldı. Amacımız sivilleri ve sivillerin yaşadığı bölgeleri
Kaddafi rejiminin saldırı tehdidinden korumak. NATO, BM kararının bütün unsurlarını uygulayacak, ne bir noksan, ne bir fazla" ifadesini kullandı.
Kararın NATO'nun kararlı eylem kapasitesini ispatlayan önemli bir adım olduğunu vurgulayan Rasmussen, NATO'nun Libya'ya silah ambargosunu ve uçuşa yasak bölge uygulamasını geçen hafta üstlendiğini ve bugünkü kararla Libya konusundaki tüm sorumlulukları devraldığını kaydetti.
NATO'nun Libya halkını korumak için uluslararası ve bölgesel ortaklarıyla yakın işbirliği içinde çalışacağını anlatan Rasmussen, Libya'da sivilleri koruma operasyonunun icrası için NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James Stavridis'e direktif verdiklerini ifade etti.