DENİZLİ - Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan, kentte her yıl ortalama 3 bin çiftin boşanmak için mahkemeye başvurduğunu belirterek, bunlardan 2 binin ekonomik nedenler ve buna bağlı şiddeti gerekçe gösterdiğini söyledi.
'SEYİRCİ KALMAYIZ'
Denizli Barosu'nun maddi imkanı olmayan vatandaşlara yönelik ücretsiz hukuk desteği verdiğini, bu amaçla kurulan Adli Yardım Bürosu'na 2011 yılında 350 kişinin başvurduğunu açıklayan İlhan, başvuru sahiplerinin yüzde 80'ini kadınların oluşturduğuna işaret etti. İlhan, "Müracaatların büyük bir kısmı aile mahkemelerini ilgilendiriyor. Aile içi şiddet, nafaka ve boşanma davaları yüzde 80'lik bir bölümü oluşturuyor" dedi.
Kadına yönelik şiddetin toplumda ciddi bir sıkıntı yarattığını vurgulayan İlhan, "Hatta gelinen nokta, birçok kadının uçurumun kenarında olduğunu gösteriyor. Kadına yönelik şiddette baro verileri dışında Emniyet Genel Müdürlüğü'nün verileri de farklı değil. Ülke genelinde polis kayıtlarına yansıyan Şubat 2010 ile Ağustos 2011 tarihleri arasında 78 bin 500 aile içi şiddet vakası yaşandığı belirlendi. Günde 138, saatte 6 ve 10 dakika da 1 tane aile içi şiddet vakası polise yansıyor. Veriler ürkütücü" dedi.
'PEŞİNİ BIRAKMAYIZ'
Denizli Barosu Başkanı İlhan, bu soruna tüm kurumların ortak olduğu, STK'ların da içinde yer aldığı bir üst örgütlenmeyle çözüm getirilebileceğine işaret etti.
İzmir'deki karakolda kadına yönelik şiddete Aydın'dan da tepki geldi. Türkiye Barolar Birliliği Kadın Hakları Komisyonu (TÜBAKKOM) Dönem Sözcüsü de olan Aydın Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı avukat Hidaye Kahyaoğulları, düzenlediği basın toplantısında, "Bu olay kaygı verici ve son derece onur kırıcı bir eylemdir. Temel hak ve özgürlükleri korumakla görevlendirilmiş bu kişilerin özelde kadına, genelde vatandaşa bakış açısı değişmedikçe, temel hak ve özgürlüklerin teminatından söz edilemeyecektir. Ülkemizde kadına karşı suçlara her gün bir yenisi daha eklenmekte, kadına kalkan eller, demokratik ve hür yaşama, sosyal yaşamımıza ve toplumsal barış ve huzurumuza da etki etmektedir. Bu olay aynı zamanda kadının cinsel kimliğine, sosyal yaşamına ve özgürlüğüne yapılmış bir saldırıdır. TÜBAKKOM olarak elem verici bu olayın peşini bırakmayacağız. Kadının hakkını korumak için elimizden geleni yapacağız" dedi.
KADRO YOK
İzmir'de bir karakolda polis dayağına maruz kalan kadının durumu ise Balıkesir'deki avukatları harekete geçirdi. Olayı protesto etmek için basın açıklaması yapan Balıkesir Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyeleri, kentteki kadın sığınma evinin personeli bulunmadığını iddia etti. Komisyon Başkanı avukat Gülten Şahin, Balıkesir Belediyesi Kadın Sığınma Evi'nin personel sorunu çözülemediği için hizmet veremediğini savundu. Şahin, belediyenin sığınma evinde gerekli olan doktor, psikiyatrist ve sosyal hizmetler uzmanı kadroları için bütçe ayırmadığını, sığınma evinin atıl durumda kaldığını öne sürdü.
Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok ise avukatların iddialarını yalanladı. Sığınma evinde gerekli tüm personelin çalıştırıldığını savunan Ok, "Sığınma evimiz faal durumda. Ancak barındıracak kadın yok. Yasa gereği bu sığınma evini gizli tutmak zorundayız. Avukat arkadaşlar gelseydi burayı gezdirirdik"(Yeni Asır)