İZMİR - Ortaklar Beldesi'nde 30 Aralık 2011 tarihinde, PKK yandaşları, Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde 35 kişinin ölümüyle sonuçlanan hava operasyonunu protesto etti. Güvenlik güçlerinin uyarılarına taş atarak karşılık veren gruptakiler, sloganlar atıp, 10 sokak lambasını kırdı, gece karanlıktan yararlanıp kaçtı. Olaylarda 5 polis memuru hafif şekilde yaralandı. 15 Şubat 2012 tarihinde de yine aynı beldede, bu kez Abdullah Öcalan'ın yakalanışının 13'üncü yıl dönümünde düzenlenen eylemde, polise taş atan protestocular, Türk bayrağını yaktı. Polis, güvenlik kamerası görüntülerini inceleyip, eylemcilerin kıyafetlerini karşılaştırıp, her iki olaya katıldıkları tespit edilen, örgütün 'Eylemci Gençlik' grubu üyesi olduğu iddia edilen kişilerin evlerine baskın yaptı. Evlerde yapılan aramalarda örgütsel dokümanlar bulundu. Polisin, gözaltına aldığı 11 kişiden 6'sı tutuklanırken, diğerleri serbest bırakıldı.
DAVA AÇILDI
Olayı soruşturan Cumhuriyet savcısı, tutuklu sanıklar Ahmet Batur, Erdin Baran, Muhammet Kızılay, Osman Tekin, Ramazan Atabey, Hüseyin Kurt ile tutuksuz sanık M.A. hakkında, 'terör örgütü adına propaganda yapma, kamu malına zarar verme, memura direnme, bayrak yakma ve örgüt adına suç işleme' suçlarından dava açtı. Diğer şüpheliler hakkında ise takipsizlik kararı verildi. Yargılamanın başında Hüseyin Kurt, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan karar duruşmasında, 5'i tutuklu 7 sanık ile avukatları katıldı.
MANKENLERE GİYDİRİLDİ
Tercüman aracılığıyla ifade veren sanıklar, suçlamaları kabul etmedi. Tutuklu sanıklardan Erdin Baran, "Tanıkların beyanları çelişkili. Dosya bilirkişiye üç kez gitti. Olaylara karışanların bizim olduğumuz tespit edilemedi. Şu an kime inanacağım? Bize söyleyin bilirkişi ne dedi? Polis baskın yaptığında bizim evden bir sürü kıyafet aldı. Ben iddianameyi okudum, orada sadece spor ayakabısı beyazdı, siyah kemer yazıyordu. Kıyafetlerimiz, mankene giydirilip, görüntülerle karşılaştırılmış. Şu anda da aynı şeyleri giyiyorum, eğer suçsa aynı suçları şu anda da işliyorum. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum" dedi.
'YASA UYGULANSIN'
Tutuklu sanıkların avukatı Zeynal Değirmenci de müvekkilleri ile ilgili özellikle propaganda ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na aykırılık suçlarıyla ilgili olarak, sonradan yapılan yasal düzenlemeler de dikkate alınarak karar verilmesini istedi. Dosya kapsamına göre müvekkillerinin atılı suçu işlemediklerini, cezalandırılmalarına yeterli her türlü şüpheden uzak, somut ve ikna edici yeterli delil olmadığından beraatlerine karar verilmesini talep etti.
CEZAYA YAĞDI
Mahkeme heyeti yargılama sonunda, tutuklu sanıklar Ahmet Batur, Erdin Baran, Muhammet Kızılay, Osman Tekin ve Ramazan Atabey ile tutuksuz yargılanan sanık Hüseyin Kurt'u, 'terör örgütü adına propaganda yapma, kamu malına zarar verme, memura direnme, bayrak yakma ve örgüt adına suç işleme' suçlarından toplam 37'şer yıl 25'er gün hapis cezasına çarptırdı. Tutkusuz sanık M.A.'nın tüm suçlardan beraatine karar verildi. Ceza alan 6 sanığın, olaylar sırasında 10 sokak lambasını kırdıkları iddiasıyla 9'ar yıl hapis cezası aldıkları belirtildi.
TEMYİZ EDECEĞİZ
Ceza alan sanıkların avukatı Zeynal Değirmenci, bilirkişi raporunda görüntülerden sanıkların kimliğinin tam tespit edilemediğinin belirtilmesine rağmen, mahkemenin bunu gözardı ettiğini belirtti. Değirmenci, "Müvekillerime 10 sokak lambası ve bir kız öğrenci yurdunun camlarını kırdıkları gerekçesiyle ağır ceza verildi. Mahkeme Kürtçe savunma yaptıkları gerekçesiyle de hiç indirim yapmadan, üst sınırdan cezalandırdı. Kararın temyizi için başvuracağız" dedi.(DHA)
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri