Egeli mucitler sınırları zorluyor

İZMİR - Egeli mucitler yaratıcılıkta sınır tanımıyor. Yeniasır'ın haberine göre; Türk Patent Enstitüsü'ne (TPE) 2010 yılında Ege'den yapılan patent ve marka başvuruları, bir önceki yıla göre yüzde 25 artarak 8 bin 232'ye yükseldi. Türkiye'nin en çok marka ve patent başvurusu yapılan üçüncü bölgesi olan Ege'de, mucitler ileri teknoloji ürünleri dışında birbirinden ilginç buluşlar ve çılgın projelere de imza attı.

 

Mucitler sınırları zorluyor
TPE'nin sinai mülkiyet broşüründe, "İlginç Buluşlar" başlığı altında tanıtılan Egeli mucitlerin ürünleri, Manisalı karikatürist İrfan Sayar'ın yarattığı akla hayale gelmeyecek projelerin adamı "Prof. Zihni Sinir" karakterinin icatlarını aratmıyor. Dijital sünnet makinesi, ayak yıkama cihazı, elektronik seccade, her makamda çalabilen kaval ve tel kadayıf koruyucusuna kadar pek çok proje yapan Egeli mucitler, buluşlarının marka ve patent haklarını koruma altına aldı. Mucitler, şimdi çılgın projelerini pazarlamada kendilerine yardımcı olacak girişimcilerin tekliflerini bekliyor.

 

Mumyalama da ‘Bornova’ yöntemi
İzmirli elektrik ve inşaat mühendisi Yahya Bedir'in geliştirdiği insan mumyalama tekniği, ölü bedeninin uzun süre bozulmadan mumyalanmasına imkan tanıyor. 'Bornova' adını verdiği tekniği önce timsahlar ve kaplumbağalar üzerinde deneyen çılgın mucit, şimdi de çalışmalarını ölü insan bedeni üzerinde yoğunlaştırdı. Bu teknik sayesinde morglarda ancak kanserojen içeren 'formalin' maddesiyle bekletilebilen kadavralar, doğal reçine sistemiyle yumuşak doku halinde korunabiliyor. Ölünün iç organları da bozulmadan kalıyor. ABD, İngiltere ve Suudi Arabistan'dan bilim adamları ve üniversitelerin peşinde olduğu Bedir'in buluşu, tıp fakültesi öğrencilerinin eğitiminde çığır açacak bir gelişme olarak kabul ediliyor.

Çanakkaleli mucit Ramazan Dalgıç, erkek çocuklarının korkulu rüyası olan sünneti, ağrısız ve zahmetsiz bir şekile dönüştürerek dijital bir sünnet makinesi icat etti.

İlginç cihaz, sünnet iç ve dış derisini kan damarlarıyla beraber önce dikiyor, sonra kesiyor. Manisalı mucit Fahri Vardar'ın marka ve patent haklarını aldığı buluşu da dikkat çekici.

 

Vardar, her makamda çalabilen bir kaval geliştirdi. Denizlili Suat Erdal'ın tel kadayıf koruyucusu, İzmirli Turan Dumanlı'nın inek ve koyunlara sağım sırasında elektronik masaj yapan süt sağım makinesi, Çanakkaleli Erkan Gezici'nin balık yakalamak için geliştirdiği su üstü sahte balık aparatı ve Aydınlı İsmail Ergin'in tavuk, pilav, patates ve kuru soğanı aynı anda küçük piknik tüp üzerinde pişirebilen teneke tandırı, Denizlili Ali Tunçbilek'in yufka açma makinesi, diğer çılgın icatlar arasında yer alıyor.

Balıkesirli Ahmet Ünal ise modern tıbbın çare bulamadığı kansere karşı zeytin yaprağı ekstresi ve üzüm çekirdeğini karıştırarak bir formül geliştirdi. Ünal'ın haklarını koruma altına aldığı buluşu tıp dünyasının ilgisini bekliyor.

 

Türkiye'de toplam patent, faydalı model, marka ve endüstriyel tasarım başvurularında ilk üç sırayı İstanbul, Ankara ve İzmir paylaşıyor. 2009 yılında 81 patent başvuru yapan Manisa'nın, 2010'daki başvuru sayısı 246. Bu rakam tüm Türkiye'de yapılan patent başvurularının yüzde 7.6'sını oluşturuyor. İzmir'den yapılan patent başvurularının sayısı ise 158'de kaldı. İzmir'den 2009'da yapılan patent başvuru sayısı 179'du. Patentte Manisa'nın gerisinde kalan İzmir, marka başvurularında ise açık ara önde. TPE'ye 2010 yılında İzmir'den yapılan başvuru sayısı 4 bin 339. Bu rakam Türkiye'deki toplam marka başvurularının yüzde 5.9'unu oluşturuyor. Ege'den en çok marka başvurusu yapılan ikinci il ise Denizli. 2010'da tekstil merkezi Denizli'den TPE'ye 866 marka başvurusunda bulunuldu.