İZMİR - Çelenk koyma sırasında İl Başkanı Bayır’ın yanına gelen sivil polis, Başsavcıvekili'nin çelengin konulmamasını istediğini söyledi. Tacettin Bayır bunun üzerine çelengi, dokunmazlıkları bulunan miletvekilleri Çam ve Moroğlu ile birlikte koydu. Yaklaşık yarım saat bırakıldığı yerde duran çelengi daha sonra bir adliye çalışanı alıp içeri götürdü.
CHP İzmir milletvekilleri Musa Çam, Mustafa Moroğlu, CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır ve yaklaşık 50 partili, Deniz Feneri soruşturmasını yürüten savcıların görevden alınmasını ve hukuksuz olduğunu öne sürdükleri uygulamaları protesto etmek için, yeni adli yılın açılışı nedeniyle İzmir Adliyesi önünde toplandı. Basın açıklamasını okuyan CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır, Türkiye'de yargı bağımsızlığının imkansızlaştığını, yargının siyasallaştığını öne sürdü. Yeni bir adli yılın sıkıntılı başladığını dile getiren Bayır, şunları kaydetti:
"Geçtiğimiz adli yılda gerçekleşen olaylar, Türkiye'de yargı bağımsızlığı sorununun ne denli büyüdüğünü ve kronikleştiğini gözler önüne serdi. Adalet sistemi ve hukuki düzen açısından ülkemizin içinde bulunduğu durumu bu vesileyle hatırlatmanın tam da zamanı. Yeni adli yıla önümüzdeki üç temel sorunla başlıyoruz. Birincisi; yapısal olarak yargının bağımsızlığı imkansızlaştı. Bu somut durum 'Deniz Feneri' soruşturmasında yaşanan ve devam eden gelişmelerle de ortaya çıkmıştır. İkincisi; Özel Yetkili Mahkemeler gibi, demokrasiye aykırı, kurumların demokratikleşme sürecini duraksatan sivil bir vesayet düzeni oluştu. Üçüncüsü ise Türkiye tarihinde bir ilk olarak yargı, kuvvetler ayrılığı prensibini hiçe sayarak, gayri hukuki bir şekilde ve insan haklarına aykırı olarak milletvekilerini tutuklu tutmaya devam ediyor. Bu nedenlerle, yargı, ifade özgfürlüğünü, örgütlenme hakkını, barışçıl siyasi faaliyette bulunma hakkını koruyan değil, bastıran bir araç haline dönüştü. Yargıya olan güvenin sarsılmasıyla, mahkemelere yolu düşen herkesin, devletin adaletine olan inancı da sarsıldı ve bundan tüm toplum etkilendi."
Toplumsal bilik ve beraberlik ile toplumsal barış ve huzurun ancak devlete, devletin yargısına güvenle mümkün olabileceğini belirten Bayır, "Ucu siyasi iktidara dokunan bir soruşturmayı yüürten savcılar, ikna edeci olmaktan uzak gerçeklerle ve Adalet Bakanı'nın doğrudan rol oynadığı süreçler sonunda görevden alındılar. Bu adımla, soruştuma fiilen sekteye uğıratılıyor. Türkiye'nin kuşatılmış mahkemelerinde adaletin herkes için adalet olması adına buradayız" dedi.
İl Başkanı Bayır, AK Parti'nin, Deniz Feneri soruşturmasını başta görmezden geldiğini, sonra da dosyalarını yok etmeye çalıştığını iddia etti. Kendilerinin bu konunun takipçisi olacacaklarıın belirten Bayır, "Deniz Feneri'ni söndürmek için buradayız. Halkımızın merhamet duygularının nasıl eurolara, dolarlara dünüştürülüp soyulduğunu bir kez daha haykırmak için buradayız. Yurtdışında memleket hasretiyle yanan yüreklerdeki merhameti, bavullara doldurulup ağababalarına taşıdılar. Hiç utanmadan, yüzleri hiç kızarmadan bunu defalarca yaptılar. Deniz Feneri'ni bu merhamet dolandırıcılarına söndürtmemek için buradayız" diye konuştu.(DHA)