İZMİR - Torbalılı avukat Mümtaz Baytekin, 10 ay önce esrarengiz şekilde ortadan kayboldu. Olayı soruşturan savcılık, Baytekin'in aşk cinayetine kurban gittiği kanaatine ulaştı. Ancak Baytekin'in cesedi bulanamadı. Savcı, ortada ceset olmamasına karşın yasak aşk yaşadığı sevgilisi, eşi ve onun kardeşi hakkında tasarlayarak adam öldürme suçlamasıya dava açılmasını talep etti. Zanlılar için müebbet hapis cezası talep eden Savcılık, her olayda cinayet suçlamasının ceset bulunması şartına bağlamanın hukuken mümkün olmadığını, bunun ceza adaletiyle de bağdaşmayacağını öne sürüldü.
UŞAK YOLUNDA
2 çocuk babası Mümtaz Baytekin'den, otomobiliyle Uşak'a gitmek üzere yola çıktığı 6 Kasım 2011'den beri haber alınamadı. Kardeşinin kayıp başvurusu üzerine polis, Baytekin'in iş ilişkilerini ve özel hayatını incelemeye aldı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu Amiri Levent Binici ve ekibi, yüzlerce kişinin ifadesine başvurdu. Baytekin'in cep telefonu kayıtlarını inceleyen polisler, avukatın son olarak eski sekreteri C.Y. (21) ile Eylül ayından kaybolduğu tarihe kadar yaklaşık 6 bin kez mesajlaştığını ve 200'e yakın telefon görüşmesi yaptığını belirledi. Polis, bunun üzerine C.Y'nin ifadesine başvurdu.
C.Y, ifadesinde Avukat Baytekin'in yanında 4 yıl çalıştığını ve bu sürede aralarında gönül ilişkisi olduğunu söyledi. C.Y, avukatın evlenme bahanesiyle kendisini oyaladığını, bunun üzerine çocukluk arkadaşı E.Y. ile evlendiğini ancak bu süreçte Baytekin'in kendisine sürekli mesaj attığını anlattı. Daha sonra eşi E.Y. (27) ile evlendikten sonra aralarında sorunlar çıkmaya başlayınca Baytekin ile yeniden yakınlaştıklarını, farklı zamanlarda 3 kez birlikte olduklarını anlatan C.Y, daha sonra yeniden eşiyle ilişkilerinin düzeldiğini ileri sürdü. Atılan mesajlara da yanıt vermediğini, olay günü de eşi E.Y'nin lastik tamiri için işyerinden çıktığını, Mümtaz Baytekin'in ise kendisine son olarak, "Ne halin varsa gör. Ben kendime artık yeni bir hayat kurmaya gidiyorum' diye mesaj attığını ve bir daha da ondan haber alamadığını iddia etti. O gün eşi E.Y'nin eve geç geldiğini de anlattı.
DURUMU ÖĞRENDİ
Eşi E.Y. ise nişanlı oldukları dönemde C.Y'nin Baytekin ile olan ilişkisini öğrendiğini, bu yüzden tartıştıklarını ancak eşinin kendisine söz vermesi üzerine konuyu kapattıklarını söyledi. Baytekin'in eşinin peşini bırakmadığını, eşinin cep telefonunda mesajlarını yakaladığını iddia etti. Torbalı'dan Uşak'a gelen avukatın kendisiyle görüşmek istediğini söyleyen E.Y, bunun üzerine eşi C.Y. ile birlikte bir çay bahçesinde Baytekin ile buluştuklarını anlattı. Baytekin'in, "Madem siz evlendiniz mutlu olun" diyerek yanlarından ayrıldığını öne sürdü. E.Y, daha sonra eşini işyerine bıraktığını ve 35 TKU 32 plakalı aracının patlak lastiğini yaptırdıktan sonra arkadaşı M.S'ye verdiği için olay günü evine geç geldiğini iddia etti.
AĞABEYİN İFADESİ
Bu arada polis, E.Y'nin ağabeyi E.Y'nin (30) de ifadesine başvurdu. Ağabey E.Y, Mümtaz Baytekin'i gelinleri nedeniyle ismen tanıdığını ancak hiç görüşmediklerini, olayla ilgili bilgisinin olmadığını söyledi. Polis kayıp olayı ile ilgili olarak cep telefonu izlerini de takip ederken ağabey E.Y'nin, Baytekin'in kaybolduğu gün Uşak'ta olduğunu belirlendi.
Ağabey E.Y'nin 5 Kasım'da İzmir'den otobüsle Uşak'a gittiği, cep telefonun burada sinyal verdiği tesbit edildi. Tekrar ifadesi alınmak istenen E.Y'nin Azerbaycan'a gittiği ortaya çıktı.
OTOMOBİL BULUNDU
Mayıs ayında ise Avukat Mümtaz Baytekin'e ait 35 TMV 76 plakalı otomobil İzmir'in Buca ilçesi 1409 sokakta park halinde bulundu. Otomobilde inceleme yapan polis, topridodaki Baytekin'e ait güneş gözlüğünde C.Y'nin eşi E.Y'nin parmak izi bulundu. Uşak'ın dışında çıkmadıklarını söyleyen karı kocanın telefon kayıtlarından yola çıkan polis C.Y. ile E.Y'nin, Uşak'ta ağabeyleri E.Y. ile görüştükleri Kula, Salihli, Turgutlu ve Kemalpaşa ilçesinde yine telefonların sinyal verdiği saptandı. Avukat Baytekin'in telefonundan ise Manisa iline kadar sinyal alındığı ancak daha sonra tüm sinyallerin kesildiği anlaşıldı. Çelişkili ifadeleri nedeniyle gözaltına alınan karı koca sevk edildikleri mahkemece tutuklandı.
İDDİANAME HAZIR
Avukat Mümtaz Baytekin'in cesedine halen ulaşılamazken, Cumhuriyet savcılığı, toplanan deliller ışığında zanlıların cinayet suçundan yargılanmasını istedi. Savcılık, Mümtaz Baytekin'in şüphelilerce öldürülmediği ya da sağ ve kayıp olduğu sonucunu doğurmayacağını ayrıca toplanan deliller karşısında da olayın olağan yaşam deneyimi ile izah edilmesinin de ciddi güçlükler içerdiğini, kasten insan öldürme suçunun Baytekin'in cesedinin bulunması şartına bağlamanın her olayda hukuken ve fiilen mümkün olamayacağını ve bunun ceza adaletiyle de bağdaşmayacağını savundu. Avukat Mümtaz Baytekin'in cinayete kurban gittiği yönünde yeterli deliller elde edildiğini hatırlatan savcı, tutuklu karı kocanın ve firari sanık ağabeyin ağır ceza mahkemesinde tasarlayarak kasten öldürme, D.A'nın da delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme suçlarından yargılanmalarını istedi. Savcı zanlılar için müebbet hapis cezası talep etti.
Tanık sonradan fikir değiştirdi
Polis olayla ilgili ağabey E.Y'nin kızarkadaşı olan D.A'nın da (30) ifadesine başvurdu. D.A, ilk ifadesinde olay günü E.Y'nin Uşak'a gittiğini, burada kardeşi E.Y'nin de olduğu ortamda C.Y'yi götürmek istemesi nedeniyle Mümtaz Baytekin'le tarıştıklarını, sopa ve bıçakla Baytekin'i öldürüp cesedini otomobilin bagajında Torbalı'ya getirdiklerini ve cesedi gömdüklerini anlattı.
D.A, cesedin gömülü olduğu yeri gözteremezken sonraki ifadesinde ise ruhsal rahatsızlığı nedeniyle anlattıklarını uydurduğunu söyledi. Ancak D.A, suç delillerini gizleme iddiasıyla tutuklanarak cezaevine kondu, ardından tahliye edildi. Bu sırada Ege Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı muayenesinde herhangi bir hastalığı olmadığı ortaya çıktı. Ağabey E.Y. hakkında ise kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarıldı.(Fatih Şendil/Yeniasır)