102 yıldır 24 Temmuz’’u ’“Basın Bayramı’” olarak kutlayan Türkiye’’de, 47 gazeteci cezaevlerinde bulunuyor. Tutuklu gazetecilerin yanı sıra 700 gazeteci de mahkeme koridorlarını arşınlıyor.’
ANKARA- AKnews’’e konuşan Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Başkanı Ahmet Abakay, 2010 Türkiye’’sinde 47 gazetecinin cezaevlerinde tutuklu bulunduğunu, 700’’den fazla gazetecinin de haklarında açılan davalar nedeniyle mahkeme koridorlarını arşınladığını belirtirken, ’“Türk basının kutlayacak bayramı kalmamıştır’” diye konuştu.
Hükümet yetkilileri başta olmak üzere, yöneticilerin bu durumdan utanç duyması gerektiğini söyleyen Ahmet Abakay, geçtiğimiz aylarda ABD Başkanı Obama ile yaptığı görüşmede Türkiye’’de basının özgür olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan’’a da tepki gösterdi.
Meslekleri ellerinden alınan tutuklu gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını isteyen Abakay, Terörle Mücadele Kanunu’’nun (TMK) bir an önce değiştirilmesi gerektiğini belirterek, basın ve ifade özgürlüğünün ancak bu şekilde hayat bulabileceğini söyledi.
İPEKÇİ: MODERN SANSÜR VAR
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Ercan İpekçi de, AKnews’’e yaptığı değerlendirmede, Türkiye basınında sansür ve otosansürün teknolojinin de etkisiyle modernleşerek devam ettiğini ifade etti.
Basın ve ifade özgürlüğü açısından Batı Avrupa ile kıyaslandığında Türkiye’’de bir özgürlükten söz etmenin mümkün olmadığını aktaran Ercan İpekçi, Türk Ceza Kanunu’’nda basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler olduğunu söyledi. Kürtçe yayınlanan günlük Azadiya Welat gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Vedat Kurşun’’a verilen 166 yıllık hapis cezasına değinen İpekçi, iktidar eleştirdi.
Ercan İpekçi ayrıca, ’“Özgür basından söz edebilmemiz için editoryal bağımsızlık da şart. Gazetecilerin editoryal açıdan bağımsız olabilmesinin temelleri olmalı, bunlardan biri de sendikal özgürlüktür’” dedi.
BASIN BAYRAMI NEDİR?
Osmanlı İmparatorluğu, 1864 yılında yayınladığı Matbuat Nizamnamesi ile basın alandaki sansür uygulamasını başlatmış, gazete ve dergi çıkarmak izne bağlanmış, gerekli gördüğü durumlarda ise hükümete yayın organlarını kapatma yetkisi tanınmıştı. 2. Abdülhamit’’in tahta çıkışının ardından basın üzerindeki baskılar giderek artmış, yine bu dönemde birçok gazete ve dergi kapatılmıştı. Basın üzerindeki baskılar, İmparatorluğa siyasal yapı da dahil, pek çok yenilik getiren 24 Temmuz 1908’’de ilan edilen İkinci Meşrutiyet ile son bulurken, Osmanlı’’nın temelleri üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’’nde de her 24 Temmuz günü ’“Basın Bayramı’” olarak kutlanmaya başlandı.