Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - Bütünşehir Yasası nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluk alanının 2014 Mart seçimlerinden sonra il sınırı haline gelmesinin ardından başlayan süreç devam ediyor. Belediyenin yerel seçimleri beklemeden başta altyapı hizmetleri olmak üzere ulaşım, otobüs ve yollarda yaptığı çalışmalar ise sürüyor. 2013-2014 eğitim öğretim yılı başlamasıyla birlikte Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yasayı gerekçe göstererek okullardaki servis taşımacılığının bir bölümünü iptal etmesi krize neden oldu. Milli Eğitim’in belediyenin otobüs hizmeti verdiği, kooperatifler aracılığıyla taşıma yapılan ilçe ve eski beldeler başta olmak üzere köy statüsünden mahalleye geçen yerlerdeki taşımalı sistemi iptal etmesi belediyenin tepkisini çekmişti. Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü’nün yaptığı açıklamada “Köylerinde okul bulunmayan öğrencilerin merkezi ilköğretim okullarına taşınmasını esas alan Taşımalı Eğitim modelinde, ulaşım hizmetinin sağlanması Milli Eğitim müdürlüklerinin görevidir. Yapılan değerlendirmelerle hedef gösteriliyoruz” ifadelerine yer verilmişti.
ESHOT'TAN ÇOK SERT 'TAŞIMALI EĞİTİM' AÇIKLAMASI
HER GÜN 28 BİN ÖĞRENCİ TAŞINIYOR
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesi arasında krize neden olan taşımalı eğitim iptalinin ardından yeni bir açıklama geldi. Milli Eğitim, yasa ile köy statüsünden mahalleye çevrilen, belediyenin ve kooperatiflerin taşıma yaptığı yere yönetmelik ve kanunlar gereği hizmet veremeyeceklerini ifade etti. Egedesonsöz’e konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı, “Yeni Bütünşehir Kanunu’na göre köyler mahalle oldu. Buralara hizmet vermemiz imkansız. Yasal düzenleme olmadığı için bunu yapamıyoruz. Zaten Milli Eğitim Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı bir yönetmelik üzerinde çalışma yapıyor. Bu yönetmelik taşımalı eğitimden yararlanan öğrencilerin durumları ile ilgili. Bizim hizmet götüremediğimiz yer belediyenin otobüs seferi yaptığı ve taşıma kooperatiflerinin araçlarının çalıştığı yerler. Yoksa diğer yerlerde sıkıntı yok” dedi. Bardakçı, şu anda 28 bin öğrenciyi her gün taşımalı sistemle okullarına götürüp getirdiklerini de sözlerine ekledi.
BELEDİYE SAATLERİ AYARLASIN
Bardakçı, özellikle ailelerden ve velilerden taşıma sisteminin saatleri konusunda şikayet aldıklarını söyledi. Bardakçı, “Maddi durumu olmayan öğrencilerimize kaymakamlıklar vasıtasıyla zaten yardım yapıyoruz. Ailelerine aylık olarak periyodik şekilde bir yardım gidiyor. Büyükşehir Belediyesi’nin otobüs hizmeti verdiği yerlerde saat sorunu var. Veliler de en çok bundan şikayetçi. Örneğin bir yerde otobüs saat sabah 09:00’da kalkıyor. İyi de bu öğrencilerin saat 08:00’de derste olması lazım. Biz, ‘saatleri biraz geri çekin’ dedik ama dinletemedik. Milli Eğitim Müdürlüğü olarak belediyeye yazdığımız yazıya gelen cevapta ‘saat ve tarifelerimiz internet sitemizde mevcuttur’ yazıyordu. Yani her şey bu kadar. Sorunun çözülmesine yardımcı olmak başka, meseleye gözlerinizi kapatmak başka bir şeydir. Büyükşehir Belediyesi ve ulaşım hizmetini veren kuruluşun yetkilileri oturup otobüs saatlerini sabah öğrencilerin okula gideceği, akşam da çıkacağı zamana göre ayarlasa bu meselenin yüzde 90’ı çözülmüş olur. Ama yapmıyorlar” dedi.
SORUN KALICI DEĞİL GEÇİCİ
Belediyenin yaptığı açıklamadaki “hedef gösteriliyoruz” sözlerine katılmadığını da ifade eden Bardakçı, kimseyi hedef göstermediklerini, kurumları sorumlu olmaya davet ettiklerini dile getirdi. Bardakçı, “Belediyenin otobüs seferi koyduğu yerlerde sadece ilk günler birinci sınıfa başlayan çocuklarımız sıkıntı çeker. Zaten onların da yanında mutlaka velisi, yakını bulunuyor. Bir süre sonra aynı otobüste büyükler ve üst sınıftakilerle gitmeye başlarlar. Bunda bir problem olmaz. Bugün okullarına giden öğrencilerimiz kendi başına hafta sonu ya da okul saatinin dışında dolmuşa, otobüse, şehir içindeki ulaşım araçlarına binmiyorlar mı? Bunu hemen hemen hepsi yapıyor. Belediye yaptığı açıklamalar ile ipe un seriyor. Böyle şey olmaz. Yerel seçimlerden sonra belediyelerin yetkileri ve sorumlulukları tam olarak oturacağı için sadece geçiş sürecinde problem yaşanıyor. Aslında 3-5 ay sonra bir problem kalmayacak. Herkesin biraz daha hassasiyet gösterip öğrencilerin mağdur olmaması yönünde çalışması gerekir” diye konuştu.