İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in güzel bir uygulaması var... Günlük tutuyor ve günlüğünü İzmirliler'le paylaşıyor... Her sabah ilk işlerimden biridir bu kısa videoyu izlemek…
***
'Bu onurlu görevi sizler adına yürüttüğümü hiç unutmayacağım... Şeffaf, hesap veren yönetim anlayışından asla vazgeçmeyeceğim... İşte, bugünkü not defterim…' anonsuyla okuyoruz başkanın günlüğünü… Tabii, günün önemli başlıklarından söz ediyor... Normalleşme günlerinde artık günlük değil haftalık tutacağını söyledi en son…
Ancak…
***
Önce günlükten söz edelim... Günlük tutmak bir yerde tarihe de not düşmek... Arnold Schwarzenneger vücut geliştirme hedeflerini günlüğünde belirtmiş... Benjamin Franklin bilimsel teorilerini günlüğüne yazmayı ihmal etmemiş... Jane Austen karakterlerini ve romanlarını yaratırken ilham aldığı fikirleri günlüğünde yazıya dökmüş... Che Guevara seyahatlerini bu şekilde belgelemiş... Ralph Waldo Emerson dünya görüşünü günlüğünde paylaşmış…
***
Günlük tutmanın kişiye de birçok yararı var...
İşte, günlük tutmanın mutlu ve başarılı bir hayatın kapılarını açtığını kanıtlar nitelikte sayılan yedi yararlı nedeni…
1. Daha odaklanmış ve organize olursunuz…
Başarılı olmuş tüm insanlara sorabilirsiniz, aşağı yukarı hepsi aynı düşüncededirler… Düzenli olarak günlük tutmak sizi daha organize ve odaklanmış biri yapacaktır…
2. Düşüncelerinizi berraklaştırır…
Günlük tutmak, zihnimizi berraklaştırır ve fikirlerimizi ve kendimizi rahatça ve açıkça ifade etmemize yardımcı olur…
3. Stresinizi azaltır…
Günlük yazmak tedavi edici bir süreç olup her türlü terapiden çok daha ucuz bir yöntem. Travmatik olaylarda dahi olumlu yanları görmemize yardımcı oluyor ve böylece stresin etkisini azaltmaya yardımcı oluyor…
4. Yaratıcılığınızı geliştirir…
Yazmanın her türlüsü yaratıcılığınızı artırmanıza yardımcı oluyor. Düzenli günlük tutma bilgiyi daha rahat kavramanızı ve işlemenizi sağlıyor…
5. Hafızanızın gelişmesine yardımcı olur…
Günlük tutarken olaylar hakkında yazmak ve periyodik olarak yazdıklarınızı okumak, kısa süreli hafızanızdaki olayları uzun süreli hafızanıza aktarmanıza yardımcı olur…
6. Kendinize olan saygınızın gelişmesine yardımcı olur…
Günlük tutmak başarılarınızı görmenizi sağlayarak size kendinizi mutlu hissettirecektir. Başardığınız tüm o muhteşem zaferleri yeniden hatırlamanıza, kendinize yönelik yargılarınızda bir denge tutturmanıza ve siz o an öyle hissetmeseniz de ne kadar zor ve uzun bir yoldan gelip neleri başardığınızı size gösterir…
7. Duygusal zekanız artar…
Duygusal zeka zaman içinde edinilen bir yetenektir. Kendi duygularınızı yansıtmak, yalnızca psikolojik olarak daha sağlıklı olmanıza yardımcı olmaz, aynı zamanda kendi duygularınızın daha farkında olmanızı ve duygularınızın size ne söylediğinizi anlamanıza yardımcı olur…
***
'Başkanın Günlüğü'nden söz ederken…
Ancak, demiş ve kalmıştık…
Soyer'in günlüğü bir yerde 'icraatın içinden' gibi…
Oysa gün içinde başarısızlıklar, olumsuz olaylar da var. İzmirliler o konularda da bilgi sahibi olmak isterler…
Misal tarihi elektrik fabrikasında son durum nedir?
İktidarın başka engellediği ya da sürüncemede olan projeler neler?
Atatürk'lü maskeler ya da Opera binası konusunda neler diyeceksiniz?
Kültürpark'ta güvenlik görevlilerinin gazeteci Mustafa Oğuz'a yaptıkları sonra özür dilenen olumsuz muameleden niye hiç söz etmediniz?
***
Şahit olduğum iki olay daha anlatayım size…
Alsancak Vapur İskelesi'nde aynı anda Bostanlı ve Karşıyaka vapurları geldi… Tam bir keşmekeş… İnenler, binenler. Bir vatandaş yüksek sesle 'Belediye Başkanı beceremiyor bu işi' deyince, anında bir İzdeniz görevlisi bitti yanında ve 'Sen kim oluyorsun da başkanımıza laf söylüyorsun' diye dayılandı…
***
Konak Metro durağında maskematik önünde kuyruk var… Görevli yüksek sesle bir emniyet mensubu edasıyla, 'Dağılın. Maske bitti' diye sesleniyor… Yanına gittim ve uyardım… Ne dese beğenirsiniz? 'Sen kim oluyorsun da bizi eleştiriyorsun?'
***
'Bunlar münferit olaylar' diyebilirsiniz… Ancak günlüğünüzü belediye çalışanları da okuyor… Ve sizin yazdıklarınızdan, 'kraldan çok kralcılar' da ders alacak…
Haftalığınızı okuyan İzmirliler başkanın o 'şeffaf yaklaşımı'na şahit olmalılar.
Rica ediyorum, haftalığınızı yazarken 'gerçek duygularınız' öne çıksın…
Basın bülteni gibi olmasın…