1. İktisat Kongresi 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihinde yapılmıştı. Şu anki 90 yılda yapılan 5. Kongredir. Bu tarz kongreler, ülkenin tüm değerlerinin-taraflarının katılımı ile yapılır ve ülkenin geleceğine yön verecek kararlara imza atar. Yönetim kademesinde bulunanlar da buralardan çıkacak kararları
dikkate alarak, devletin bütçe ve yatırım programlarına yansıtırlar.
dikkate alarak, devletin bütçe ve yatırım programlarına yansıtırlar.
Bu kez maalesef böyle yapılmadı. Muhalefet Partilerinin Liderlerini ve uygulanan ekonomik politikaya karşı olan akademisyenleri bu kongrede göremedik. Çünkü davet edilmemişlerdi! Kongre baştan sakatlandı ve adeta Ankara Kızılcahamam'da yapılan 'AKP İl Başkanları Toplantısına' döndü.
Kongre'de ekonomik problemlere küresel olarak bakan, dünyanın önümüzdeki zamanlarda karşılaşacağı yeni sorunları öngörüp, çözüm öneren bir anlayış görülmedi. Kongrede konuşan Başbakan ve Bakanları yine önümüzdeki on yılları hedef alarak, 'cek-cak' edebiyatıyla katılanları uyutmaktan ve ekonomi ilmini-ülke gerçeklerini bilenlerin içlerini karartmaktan başka bir şey yapmadılar.
Değerli Okurlar;
2050 yılında Dünya nüfusu 9 Milyarı aşacak. Global Isınmanın ek katkısı ile Gıda'da %55, Enerji'de %90, Sağlıkta %1800 oranında açıklar olacak. Gelişmiş ülkeler, Yeni Teknolojiler sayesinde, Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vererek, hazırlıklarına devam ediyorlar. Dünya bunlarla uğraşırken bizler AKP Hükümeti sayesinde 'Başörtüsü-Çarşaf, Cemaat-Tarikat' arasında sıkıştık kaldık.
Bilgisizlik ve çapsızlıktan 12 yıllık AKP İktidarı sayesinde zengin daha zengin, fakir daha fakir oldu. Son 12 yılda Türkiye'nin temel direği olması gereken
'Orta Sınıf' çöktü.
İletişimin son derece geliştiği, sosyal medyanın gittikçe klasik medyanın yerini aldığı bu çağda toplum bilimciler ülkeler içi ve ülkeler arası bir çatışmaya, en önemli tahrik edici unsur olarak, gelir dağılımındaki bu eşitsizliği göstermektedirler. AKP Hükümetinin Bölücü Teröre şaşı bakması, PKK Narko-Terör örgütünü ve İmralı Canisini şımartıp, devlete muhatap etmesi, Türk-Türk Milleti isimlerinden nefret etmesi, Türk Milletini ayrıştırma çabaları, olası bir sosyal patlamaya, ilave olarak çanak tutmaktadır.
AKP İktidarı iş başında kaldığı sürece ülkenin dertleri her gün biraz daha artacaktır.
2050 yılında Dünya nüfusu 9 Milyarı aşacak. Global Isınmanın ek katkısı ile Gıda'da %55, Enerji'de %90, Sağlıkta %1800 oranında açıklar olacak. Gelişmiş ülkeler, Yeni Teknolojiler sayesinde, Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vererek, hazırlıklarına devam ediyorlar. Dünya bunlarla uğraşırken bizler AKP Hükümeti sayesinde 'Başörtüsü-Çarşaf, Cemaat-Tarikat' arasında sıkıştık kaldık.
Bilgisizlik ve çapsızlıktan 12 yıllık AKP İktidarı sayesinde zengin daha zengin, fakir daha fakir oldu. Son 12 yılda Türkiye'nin temel direği olması gereken
'Orta Sınıf' çöktü.
İletişimin son derece geliştiği, sosyal medyanın gittikçe klasik medyanın yerini aldığı bu çağda toplum bilimciler ülkeler içi ve ülkeler arası bir çatışmaya, en önemli tahrik edici unsur olarak, gelir dağılımındaki bu eşitsizliği göstermektedirler. AKP Hükümetinin Bölücü Teröre şaşı bakması, PKK Narko-Terör örgütünü ve İmralı Canisini şımartıp, devlete muhatap etmesi, Türk-Türk Milleti isimlerinden nefret etmesi, Türk Milletini ayrıştırma çabaları, olası bir sosyal patlamaya, ilave olarak çanak tutmaktadır.
AKP İktidarı iş başında kaldığı sürece ülkenin dertleri her gün biraz daha artacaktır.
Herkesin kolaylıkla ulaşabileceği 'Resmi Rakamlara' bir daha bakalım da, söylediklerimiz doğru mu, değil mi, beraberce karar verelim;
*Protestolu senet tutarı 5,5 Milyar liraya çıktı.(Eski parayla 5,5 Katrilyon)
2013 yılının ilk 9 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre ödenmeyen senet tutarı yüzde 16,3 oranında artarak 5 Milyar 533 Milyon 297 bin liraya ulaştı. Protestolu senet sayısındaki artış ise 89 bin 348 adet oldu.
Bu protestolu (ödenmeyen) senetlerin 2000TL (İki bin) altında olanların sayısı: 29.855 adettir. Bu kadar küçük tutardaki senetlerin bile ödenememesi, insan olana-kafası çalışana-vicdanı olana orta sınıftaki çöküşü net olarak anlatır!
2013 yılının ilk 9 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre ödenmeyen senet tutarı yüzde 16,3 oranında artarak 5 Milyar 533 Milyon 297 bin liraya ulaştı. Protestolu senet sayısındaki artış ise 89 bin 348 adet oldu.
Bu protestolu (ödenmeyen) senetlerin 2000TL (İki bin) altında olanların sayısı: 29.855 adettir. Bu kadar küçük tutardaki senetlerin bile ödenememesi, insan olana-kafası çalışana-vicdanı olana orta sınıftaki çöküşü net olarak anlatır!
*Yaşlılar da iş arama artışı var;
AKP'nin uyguladığı 'Vahşi Kapitalizm', 65 yaşının üstündeki kişileri çok zor durumda bıraktı.
Türkiye İş Kurumunun açıklamasına göre, 65 yaş üzeri kişilerin iş arama oranı 2003 yılına göre, 2012 de 8 kat arttı! 65 yaşını geçmiş insanların feryatlarını, sıkıntıları duymayan, onları bu yaşlarında iş aramak zorunda bırakan iktidarın tüm enerjisini sıkmabaş'a- çarşaf'a vermesi, AKP Hükümetinin hedefini açık bir şekilde göstermektedir.
AKP'nin uyguladığı 'Vahşi Kapitalizm', 65 yaşının üstündeki kişileri çok zor durumda bıraktı.
Türkiye İş Kurumunun açıklamasına göre, 65 yaş üzeri kişilerin iş arama oranı 2003 yılına göre, 2012 de 8 kat arttı! 65 yaşını geçmiş insanların feryatlarını, sıkıntıları duymayan, onları bu yaşlarında iş aramak zorunda bırakan iktidarın tüm enerjisini sıkmabaş'a- çarşaf'a vermesi, AKP Hükümetinin hedefini açık bir şekilde göstermektedir.
*TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerine göre, Dış Ticaret Açığı 2013 yılının ilk 9 ayında, geçen yıla göre %17,3 artışla 75,1 Milyar Dolar oldu. 12 aya tamamlandığında yıl bazında açık 95,1 Milyar Dolar olacak.
*AKP Hükümeti OVP (Orta Vadeli Programı) de, 2013 yılı Cari Açığını 58,8 Milyar Dolar olarak açıkladı. IMF'ye göre bu rakam 60 Milyar Doların üzerine çıkacak.
*Bankalar Birliğinin rakamlarına göre, bu yılın Ocak-Mayıs döneminde bireysel kredi kartı borcunu ödemeyen kişi sayısı 2009 yılına göre yüzde 17,3 arttı. Ferdi kredi borcunu ödemeyen kişi sayısı ise yüzde 31,1 arttı. Şu an Kredi Kartı borcunu ödemeyen kişi sayısı; 1.075. 054 oldu.
Ferdi Kredi borcunu ödemeyen kişi sayısı ise; 1.517.173 e ulaştı.
Ferdi Kredi borcunu ödemeyen kişi sayısı ise; 1.517.173 e ulaştı.
Hükümetlerin insanların cebine para koymak veya insanların borçlarını ödemek gibi bir görevleri elbette ki yoktur, olamaz.
Fakat hükümetlerin gerek kaynak dağıtımında, gerekse ekonomi politikalarını oluşturmada ve gelir dağılımında 'Adalet' unsuruna uymak gibi bir zorunluluğu vardır. Ülke insanlarını çoğu, yabancıların olan bankalara göz göre-göre soydurtmak, Türk Milletini uluslararası para baronlarının kucağına atmak, hükümetlerin işi değildir.
Bunu yapanlara 'Milli Hükümet' değil, 'Tefeci Hükümet' denir.
Fakat hükümetlerin gerek kaynak dağıtımında, gerekse ekonomi politikalarını oluşturmada ve gelir dağılımında 'Adalet' unsuruna uymak gibi bir zorunluluğu vardır. Ülke insanlarını çoğu, yabancıların olan bankalara göz göre-göre soydurtmak, Türk Milletini uluslararası para baronlarının kucağına atmak, hükümetlerin işi değildir.
Bunu yapanlara 'Milli Hükümet' değil, 'Tefeci Hükümet' denir.