Tayfun MARO
Belleksiz ve korkak
19 Nisan 2014 Cumartesi

Toplumsal bellek zayıftır. Toplumlar aylar içinde unutur.
Belleksizlikle malul toplumların bu özelliğini en çok siyasetçiler seviyor olmalı.
Belleksiz topluma, bireyleşen insanın korkaklığı da eklenince, kapitalist dünya düzeninin ideal toplum tipi çıkıyor ortaya. -Sistem bizi daima korkularımızdan yakalamıştır. Bu nedenle, korkaklığımızı bir aşağılama gibi almamak lazım.-
Belleksiz ve korkak kişilerin çoğunlukta olduğu toplumlarda yapısal oluşumlar, sistemin efendilerinin arzularına göre gerçekleştiğinden; böyle toplumlarda, zulme, sömürüye ve adaletsizliğe başkaldırı, yüzyılda bir falan oluyor…
Bu durumun tek istisnası gençlerdir. Onarı da siyasetten nefret ettirdiğimiz için, siyasal yaşam, tam da iktidar zümresinin arzuladığı türden dikensiz gül bahçesi kıvamındadır.
Bu dikensiz gül bahçesinde günlerimiz siyasal statükonun girdabında akıp giderken, geçen yıl, Gezi eylemleriyle birlikte bir şeylerin değişmeye başladığına tanık olduk. Galiba umutlar yeniden yeşeriyor.
 
Bugün ülkemizde gerek iktidar, gerekse muhalefet saflarında merkezde aktif siyasete katılanların çoğu belleksiz ve korkaktır.
Merkezde siyaset yapanların ortak özelliğidir; Efendilerinin izin verdiği kadar ileri gitmek… Nitekim gezi eylemlerinde ödleri koptu. Eylemlerde, kıyıda köşede göründüler ama başlarının derde gireceği yerde, “aklımı peynir ekmekle yemedim” diyerek geri durmayı bildiler. ‘Aklını peynir ekmekle yiyen gençlerimiz’ kendilerini eylemlerde belanın ortalık yerine adeta fırlatıp atarken kılları bile kıpırdamadı. Şimdi ise bir “Gezicilik” muhabbetidir gidiyor. Gezi eylemlerinde o barikatları kurarak meydan okuyanlar sanki onlardı.
Ne zaman ki İstanbul burjuvazinin eylemlere, iktidar talep etmeyen sosyal bir başkaldırı olarak, sıcak baktığı görüldü, herkes bu eylemler üstüne düşünmeye ve dersler çıkarmaya başladı.
Ne tesadüf, eylemleri yapan o büyük gövde, siyasi partilere mesafeli duran gençlerden oluşuyordu. Yani merkez siyasetinin uyuşturamadığı çocuklar.
Eylemlere katılanların çoğu CHP’ye oy veriyor fakat verdikleri oyun hemen altında şöyle bir not var; “Erdoğan’a dua edin!”
 
Merkezde siyasetin kalibresi budur; ikiyüzlü ahlak anlayışının belirlediği siyasetin günlük akışı içinde, ‘ne verirsem ne alırım hesabında’, kaygan zeminde siyaset yapmak…
Aslında, ardına düşecek birileri olmadan asla kıpırdayamayan munis ve itaatkâr kitlelerin siyasetten tam olarak ne bekledikleri benim meçhulümdür.
Siyaseti geçim kapısı yapanları anlayabiliyorum. Siyasetten para kazandıkları sürece hiçbir şey onların umurunda değildir. Yani siyaseti iş olarak yapıyorlar.  
Bu insanların siyaset niyetine yaptıkları işler ise ancak kurnazlıkla izah edildiğinde bir anlam kazanabiliyor. Ne yazık ki bu anlamın siyasal karşılığı, ülkenin kötü yönetilmesidir.
Oy veren bir insanın sürekli aynı hatayı tekrarlaması, iflah olmaz hastalık gibi…
 
Belleksiz, korkak, cahil ve kurnaz… Siyaset yapanlar kendilerinde bu özelliklerin bir kısmını veya tamamını barındırıyorsa, ortaya çıkan tabloda; yoksulların, kendilerini daha da yoksullaştıranları omuzlarda taşıdığını görebiliriz.
Aziz Nesin’in yarattığı “Zübük” karakterini ölümsüzleştiren de tam olarak bu gerçekliği üreten toplumdur.
Bileşik kaplar meselesi; insan kalitesi ne ise, siyasetin düzeyi de o oluyor.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Polis kurşunu ile ölen ilk üniversiteli!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Sorun, sadece seçmenin öfkesi mi?
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Mahfi Eğilmez’den Yeni Ekonomi ve Çevre
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva