Gökhan KOÇ/EGEDESONSÖZ - Bulgaristan Hak ve Özgürlük Hareketi milletvekilleri Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun daveti üzerine İzmir'e geldi.
Davutoğlu’nun Manisa mitingi sonrası Başbakanlık Ofisi'nde STK, kurum ve temsilcileriyle bir araya geleceği yemeğe davet edilen ve Bulgaristan'daki Türkleri temsil eden Hak ve Özgürlük Hareketi Milletvekilleri zirve öncesi İzmir Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği'ni ziyaret etti.
Taraflar Bulgaristan’da 25 Ekim’de yapılacak yerel seçimler hakkında fikir alışverişinde bulunurken hem Bulgaristan’da hem de 1 Kasım erken genel seçimlerinde Türkiye’de oy kullanacak vatandaşların durumları masaya yatırıldı.
BAL-GÖÇ İzmir Genel Başkanı Fahriye Ersoy toplantıda sözlerine Bulgaristan milletvekillerine "Hoş geldiniz" diyerek başlarken iki seçim için dayanışma vurgusu yaptı. Oyların ortak bir yere gitmesini gerektiğini söyleyen Ersoy, "Seçim çalışmalarını iki tarafta da devam ediyor. Orada da hazırlıklar devam ediyor. Burada da vekil adayları derneğimizi ziyaret ediyor. Oradaki sandıklar için güvenlik önlemlerinin alınmasını buradaki seçimler
içinde aynı temennilerde bulundu” dedi.
DAVUTOĞLU’NUN YEMEĞİNE KATILIMA TEPKİ
2013 yılında Bulgaristan'da yapılan genel seçimlerde AK Parti'nin Hak ve Özgürlük Hareketi'ne alternatif olarak başka bir partiyi desteklemesi krize neden olmuştu. Partiyle AK Parti iktidarının arasında soğuk rüzgarla esmişti.
Kriz 2 yıl sonra bu kez vekillerin derneği ziyaretinde Davutoğlu’nun davetine olumlu yanıt verilmesiyle nedeniyle patlak verdi. BAL-GÖÇ Derneği yönetim kurulu üyelerinden bazıları durumdan rahatsızlığını dile getirdi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP'li meclis üyesi Mustafa Öztürk, Bulgaristan vekillerine ziyaretlerinin sebeplerini sordu. Bulgaristan'da Hak ve Özgürlük Hareketi'ne yıllarca destek verdiğini, vermeye de devam edeceğini söyleyen Öztürk, "Türkiye'de benim yol göstericim Atatürk'tür. Bulgaristan'da ise Ahmet Doğan'dır. Siz buraya geldiniz fakat buraya gelme amacınız bizi ziyaret etmek mi? Yoksa buradaki seçimlere yönelik bir ziyaret mi? Ben bunu sormak istiyorum" dedi.
BİZİM MUHATTABIMIZ DEVLET
Bunun üzerine konuşan Bulgaristan Hak ve Özgürlük Hareketi Milletvekili Şaban Ali Durmuş, Türkiye'de hiç bir partiye teşebbüsü olmadıklarını dile getirerek, "Türkiye'de herhangi bir siyasi partiye teşebbüsümüz yok. Her şeye eşit mesafede duruyoruz. Tavrımız budur. Bizim muhatabımız devlettir. Kim devleti yönetiyorsa bizim muhatabımız odur. İki devlet arasındaki çalışmaları ilişkileri yürütmek zorundayız. Geliş amacımız Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Balkan milletvekillerin yemek veriyormuş. Bizim partiden de 5 kişi gitsin dendi. Fakat 3'e düştü. Biz Başbakan'ın siyasi çalışmasına gelmedik. Bu yemeğin organizatörü başbakanlıktır. Bu akşam yemeğe katılacağız yarın dönüş yapacağız" ifadelerini kullandı.
O GÜNDEN SONRA NE DEĞİŞTİ DE…
Durmuş’ın ardından söz alan Gaziemir Belediyesi Başkan Yardımcısı BAL-GÖÇ İzmir Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahim Nursoy ise babasının bu partinin kuruluşuna emek verdiğini ve yıllardır desteklediklerini söyledi. 2013 yılında Bulgaristan'da yapılan seçimlerde AK Parti'nin başka bir partiye destek verdiğini ve olumsuz bir hava yarattığını hatırlatan Nursoy, “Biz çok mücadele verdik. Bizim bazı şube başkanlarımız bile tartaklandı. Siz devlet politikası olduğunu söylediniz ama ben şahsım adına o günden bugüne neyin değiştiğini sormak istiyorum. Ne değişiklik gördünüz de bu akşam ki yemeğe katılıyorsunuz? Ben her ne olursa olsun bu yemeğe katılmanızı doğru bulmuyorum. O dönemde yapılanın yanlış olduğunu söylediniz ama parti olarak hiç mi tepki koymayacağız? Bizim nasıl bir duruşumuz var? Ben olsam tepkimi koyar ve yemeğe katılmazdım" dedi.
KATILMAZSAK KİM KAYBEDER?
Ne değiştiği konusunda bir fikri olmadığını söyleyen Milletvekili Durmuş, "Bir şeyler değişmiş ki 2013 yılından sonra buraya geldik. Devleti temsil eden başka bir partide olabilir. İlişkilerimizi iyi tutmamız gerekir. Bizi davet eden devletin başbakanıdır. Bizim CHP ile de ilişkilerimiz var. Edirne Belediyesi tarafından yapılan güreşlere katıldık. Yemeğe katılmazsak kim kaybeder? Ben ‘Yemeğe katılmıyorum’ diyemem. Devlet ilişkileri ile bunun karıştırılmaması lazım. Daha iyi ilişkiler kurmak istiyoruz. Ben ne tek başıma geliyorum. Ne de öyle bir yetkim var. Başbakan'ın davetine icabet etmek makuldür bence" diye konuştu.
Öte yandan gergin ziyarette Başbakan Davutoğlu'nun Eski Balkan Danışmanı Davut Nuriler de yer aldı.