Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'in Kiraz ilçesinde düzenlenen 'İzmir Kiraz Tarım Hayvancılık Buluşması'nda yaptığı konuşmada, amaçlarının millete layık olmak olduğunu belirtti.
İzmir'de bazı kesimlerin kenti kendi arazisi gibi gördüğünü vurgulayan Yıldırım, İzmirli olmanın kente hizmet etmekle mümkün olduğunu, boş lafla propaganda yapıldığını belirtti.
'(İzmir bizimdir) diye propaganda yapanlar İzmir'e ne yaptılar?' diye soran Yıldırım, şöyle konuştu: 'İzmirli olmak boş lafla olmaz, İzmirli olmak İzmir'e hizmet etmekle olur. İzmir'e yakışan havalimanı yapmakla olur; İZBAN'ı yapmakla, çevre yolu yapmakla, liman yapmakla, otoyolla olur. İstanbul - İzmir arasını 3 saate indirmekle olur, Manisa ile İzmir arasını 10 dakikaya indirip Sabuncubeli Tüneli'ni bitirmekle olur. Şu anda yüzde 70'i bitti. İşte Konak Tüneli yapılacak mı yapılmayacak mı, bal gibi oldu. 15 milyon da içinden geldi geçti, olmaz diyenler ilk önce geçti.'
Geçen 14 yılda memleketin kalkınması, gelişmesi için çok önemli işler yaptıklarını, yapılacak çok işin de önlerinde bulunduğunu dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu: 'Bir yandan iş yaptık bir yandan da önümüze çıkanları temizlemekle meşgul olduk, vesayetçiler, darbeciler... Birini temizliyorsun biri geliyor. Sürekli engellerle karşılaşarak ve bunları birer birer aşarak bugünlere geldik. 15 Temmuz işte böyle bir gece vakti alçak FETÖ terör örgütü yapacağını yaptı, milletin tankı topu, silahı uçağıyla milletin üzerine bomba yağdırmaya başladı. Bu millet bombalardan tırsar mı? Onlara öyle bir ders verdi ki darbecilere darbeyi vurdu, yerin dibine batırdı. Bu milletle hiç kimse bilek güreşi yapamaz, buradan ilan ediyorum herkes ayağını denk alsın. Türkiye bölgenin istikrarıdır.'
'Fırat Kalkanı'yla hudutlarımızı garanti altına aldık'
Hükümet olarak dostlukları artırmak için çalıştıklarını, bunun neticelerini almaya başladıklarını kaydeden Yıldırım, 'Rusya ve İsrail ile ilişkilerimizi düzelttik, şimdi Suriye'de akan kanın durması için İsviçre'de bir toplantı yapılıyor, Türkiye de bu toplantının yapılması için aktif olarak çalıştı. Rusya, ABD, İran, Suudi Arabistan ve Türkiye bir araya gelip Suriye'yi konuşacak. İnşallah orada da bir an önce kan durur; mazlum, günahsız kardeşlerimiz artık bu zulümden kurtulur. Duamız beklentimiz budur.' dedi.
Türkiye'nin 'Suriye bize ne, Irak bize ne' diyemeyeceğini, Suriye'yle 911, Irak'la ise 350 kilometre sınırının bulunduğunu hatırlatan Binali Yıldırım, şunları söyledi:
'Biz bu terörle mücadeleyi yaparken oradan çeşitli PKK, YPG, DEAŞ terör örgütleri maalesef öyle böyle giriş yapıyorlar ve içerde canımızı yakıyorlar. Onun için ne yaptık, Fırat Kalkanı'yla oradaki hudutlarımızı garanti altına aldık. Ayrıca güneyde yaşayan Antep'te, Urfa'da, Kilis'te, o civarda yaşayan vatandaşlarımızın da can ve mal güvenliği önemli dedik ve Fırat Kalkanı'yla bölgeyi DEAŞ, YPG gibi terör örgütlerinden temizliyoruz.'
Orta Vadeli Plan
Esnaf ve sanatkara enflasyonun altında faiz oranlarıyla kredi verdiklerini, TESKOMB aracılığıyla Halkbank tarafından esnaf ve sanatkara sağlanan destek miktarının 20 milyar lira olduğunu, 47 bin 920 esnafın, sanatkarın 1 milyon 120 milyon lira faizsiz kredi kullandığını anlatan Yıldırım, nakliyecilere de ÖTV'siz araç yenileme imkanı getirdiklerine dikkati çekti.
Yıldırım, şöyle devam etti: 'Bu yıl öyle bir yıl oldu ki bütün olumsuzlukları yaşadık, başımıza gelen tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmedi. Terör, Rusya ile İsrail'le anlaşmazlıklar, darbe girişimi, turizmdeki olumsuzluklar... Her şeye rağmen, tüm olumsuzluklara rağmen Çin ve Hindistan'dan sonra diğer bütün ülkelerin iki katı kadar büyüme gerekleştirdik. Neden? Çünkü bize güvenen millet var, İzmir var, Kiraz var. Sizlerin güveni bizim gücümüzü artırıyor.
Geçen hafta Orta Vadeli Plan (OVP) açıkladık. Yani önümüzdeki 3 yıl ne yapacağız bunun detaylarını yazdık. Büyüme, enflasyon ne olacak, hangi projeleri hayata geçireceğiz, reformlar ne olacak, bunun hepsini bütün detaylarıyla milletimize açıkladık, bu bir taahhüt demektir. Şeffaflık budur, millete hesap vermek budur. Bu program Türk insanına güvenin tam ifadesidir. Bütün olumsuz şartlara rağmen önümüzdeki 3 yıl içerisinde üst üste yüzde 5 büyüyeceğiz. Ne demektir, 2019'a geldiğimizde Türkiye yüzde 20 daha büyümüş olacak. Türkiye'nin büyümeye ihtiyacı var, bölgenin barışı için milletin zenginleşmesi, kalkınması, işsizliğin azaltılması için ihtiyacı var.'
