Aysun Bitir… O Türkiye’nin ilk kadın bilim-kurgu yazarı. O da bu özelliğini kitabı yazdıktan sonra öğrenmiş. Kendisi bir Uşak’lı, Ege’li. Şu an İstanbul’da yaşıyor ve Excido adlı kitabıyla kendine has bir okuyucu kitlesi kazanmış durumda.
Erkan İYİGÜNGÖR/Egedesonsöz - Son zamanlarda fenomen haline gelen, kült bir akım oluşturmuş ve ikinci baskısı yapılan Excido'nun yazarı Aysun Bitir ile uzaylıları, 2012'de dünyanın sonunun geleceği iddiasını, Tanrı'yı konuştuk…
Uşak ve Manisa'daki kapılardan girip yeryüzüne hiç çıkmadan Kapadokya'ya ulaşmak, İran'da Tebriz'e ulaşmak inanılmaz! Hiç korku duymadan Türkiye'nin altındaki geçitlere adım atmak ve dünyanın gidişatını anlamak… Sanırım insanlığın bilinç seviyesi henüz buna uygun değil.
Uşak ve Manisa'daki kapılardan girip yeryüzüne hiç çıkmadan Kapadokya'ya ulaşmak, İran'da Tebriz'e ulaşmak inanılmaz! Hiç korku duymadan Türkiye'nin altındaki geçitlere adım atmak ve dünyanın gidişatını anlamak… Sanırım insanlığın bilinç seviyesi henüz buna uygun değil.
Tarihin başlangıcından bugüne insanoğlu bilmediği şeylerden korkmuştur. Korku kaynağı, önceleri yıldırımlar ya da dağların tepesinde yaşayan tanrılarken şimdi, milenyum çağında başka, bilmediğimiz korkularımız oldu.
Yazar kitapta çok bilgiç görünen, bir o kadar da ürkek dünyalılara sesleniyor. Konuşulmayanları, konuşulamayanları cesur yüreklilikle açık ve sağlam temellerle açıklıyor.
Kısacası, bir 'öteki gündem.' Artık kendimize ve dünyaya başka bir gözle bakmanın zamanı… Okuyun, korkularınıza iyi gelecek.
Excido ilk kitabınız mı?
Roman anlamında evet. Daha önce çocuklar için yazdığım hikayeler var.
Roman anlamında evet. Daha önce çocuklar için yazdığım hikayeler var.
Neden bilim kurgu yazdınız, bilim kurgu merakınız nereden geliyor?
Aslında ben bilim kurgu yazdığımı bilmiyordum. Kendimi tutamadığım Çin de bile olsa gerçek nedir gidip öğreneyim dediğim bir duygum var. Felsefeye, dünyanın varlığına, insanın yaradılış sebebinin her insan gibi peşindeyim. Bu meraklar ve araştırmalar birleştiğinde bilim kurgu çıkmış oldu. Aslında tüm romanlar kurgudur, içinde bilim olunca bilim kurgu oluyor sanırım.
Aslında ben bilim kurgu yazdığımı bilmiyordum. Kendimi tutamadığım Çin de bile olsa gerçek nedir gidip öğreneyim dediğim bir duygum var. Felsefeye, dünyanın varlığına, insanın yaradılış sebebinin her insan gibi peşindeyim. Bu meraklar ve araştırmalar birleştiğinde bilim kurgu çıkmış oldu. Aslında tüm romanlar kurgudur, içinde bilim olunca bilim kurgu oluyor sanırım.
Excido ne demek? Neden yabancı bir isim seçtiniz?
Excido Latincede bir tanımın özeti çok güzel bir kelime. Bir zamanlar herkesçe bilinen görülen elle tutulan gerçeğin zaman içinde hafızlardan kazınıp çıkması demek. Kısaca unutulan basit gerçek diyebiliriz. Tabi biraz da merak uyandırması kelimenin okunuşunun ve kendisinin farklı olması da hoşuma gitti.
Excido Latincede bir tanımın özeti çok güzel bir kelime. Bir zamanlar herkesçe bilinen görülen elle tutulan gerçeğin zaman içinde hafızlardan kazınıp çıkması demek. Kısaca unutulan basit gerçek diyebiliriz. Tabi biraz da merak uyandırması kelimenin okunuşunun ve kendisinin farklı olması da hoşuma gitti.
Kendi kitabınıza yani Excido'ya inanıyor musunuz?
Elbette tereddütsüz. Tanrı kavramının deşilmesi gerektiğini, insanın deşifre edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tanrı'nın sandığımızdan yakında ancak algımızın dışında ki bir mekanda olduğunu düşünüyorum.
Elbette tereddütsüz. Tanrı kavramının deşilmesi gerektiğini, insanın deşifre edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tanrı'nın sandığımızdan yakında ancak algımızın dışında ki bir mekanda olduğunu düşünüyorum.
2012'de dünyanın sonu gelecek mi?
Aralık saat 21.00 'de uzay gemileri inecek, hepimiz binip gideceğiz, beklediğiniz bu değil mi? Çok beklersiniz, gerçek bambaşka gözü dönmeyenler için... Kıyamet ve 2012 denilen süreçtir ve başlamıştır. Ancak nasılsa değişim kendisi gelecek demek tuzaktır. İyilik bir frekanstır bu frekansın yakalanması gerekmektedir. Aksi takdirde kurtuluş gerçek bir kıyamete dönüşecektir. Çünkü kurtuluş ya hep beraber ya hiçbirimiz için…
Aralık saat 21.00 'de uzay gemileri inecek, hepimiz binip gideceğiz, beklediğiniz bu değil mi? Çok beklersiniz, gerçek bambaşka gözü dönmeyenler için... Kıyamet ve 2012 denilen süreçtir ve başlamıştır. Ancak nasılsa değişim kendisi gelecek demek tuzaktır. İyilik bir frekanstır bu frekansın yakalanması gerekmektedir. Aksi takdirde kurtuluş gerçek bir kıyamete dönüşecektir. Çünkü kurtuluş ya hep beraber ya hiçbirimiz için…
Size göre Tanrı var mı?
Sizin içinizde yaşayan bakteriler var; ağzınızda, bağırsaklarınızda, midenizde hatta kanınızda, acaba siz onlara göre var mısınız?
Sizin içinizde yaşayan bakteriler var; ağzınızda, bağırsaklarınızda, midenizde hatta kanınızda, acaba siz onlara göre var mısınız?
Uzaylılar var mı peki?
Bir an bile şüphe etmeyin, uzaylı yoksa Tanrı'da yok çünkü. Kendi güneşimiz bile bırak evreni kendi galaksimizde toplu iğne başı kadar yer tutmuyor. Biz kimiz ki bize hususi evren yaratılsın? Bu ne kibir? Uzaylı yoksa Tanrı sanrıdır, şizofrenidir yaşanılanlar! '
Bir an bile şüphe etmeyin, uzaylı yoksa Tanrı'da yok çünkü. Kendi güneşimiz bile bırak evreni kendi galaksimizde toplu iğne başı kadar yer tutmuyor. Biz kimiz ki bize hususi evren yaratılsın? Bu ne kibir? Uzaylı yoksa Tanrı sanrıdır, şizofrenidir yaşanılanlar! '
Siz bir Uşaklı olarak geçtiğimiz yıllarda, Uşaklıların uzaylılara taş atmasına ne dersiniz?
(Kısa bir gülüşmeden sonra...)
O konunun aslı şöyle. Olay taş atma olarak yansıdı, fakat bu tip hadiselerle karşılaşan başkaları da var ben onlarla konuştum. Çok komik gelecek ancak bir o kadar da samimi ve gerçek.
(Kısa bir gülüşmeden sonra...)
O konunun aslı şöyle. Olay taş atma olarak yansıdı, fakat bu tip hadiselerle karşılaşan başkaları da var ben onlarla konuştum. Çok komik gelecek ancak bir o kadar da samimi ve gerçek.
Tarlaya giderken uzaylıyı görüyor ve çıkınında bulunan soğanı uzaylının önüne atıyor, ekmek de atıyor yani tıpkı bir tavuğu yemleyerek önüne çekmek isteyen herhangi biri gibi. Karşı taraf ise yerdeki bir taşı atıyor. Köylü anlıyor durumu diyor ki açıkça 'benim hareketimi taklit etti, ben ona bir şey atınca o da bana bir şey attı, sana zarar vermem demek istedi' İşte bu kadar naif ve samimi bir durum yani daha gerçek olamazdı. Uşak-Eşme bölge olarak kıymetli madenlerle dolu. Mesela uranyum, altın açısından çok zengin. Uranyum'un 1 kilosu ile İstanbul'un bir yıllık elektrik ihtiyacını karşılamak mümkün ya da altın yanmaz paslanmaz en dayanıklı madendir. Bu çeşit madenler enerji ve zorlu yolculuklar için dayanıklı araçlar yapmak ihtiyacı bizden farklı boyutta ve daha çok olan formların elbette ki ilgisini çekecektir. Kaldı ki dünya insanlarının bu çeşit madenleri elde etmek için her kılığa girmesi de mümkün. Özetle Uşaklılar uzaylıya alışkındır ancak daha önemlisi dünyaya farklı bakmaya başkalarının göremediklerini görmeye de alışkın ve hazırdır. Çünkü Uşak medeniyetlerin geçiş noktası her kültürün kesişme noktasıdır. İzmir'e giden yollar Uşak'tan, Anadolu'ya açılan yollar yine Uşak'tan geçer. Kültür ve deneyim birikimi bilinçaltında bambaşka evrime götürür insan beynini, yani aynı noktaya bakan farklı insanlar farklı bilinçlerle farklı şeyler görecektir.
Kitabınız ve üslubunuz dünyada en çok satan kitaplardan Richard Bach'ın Mavi Tüy kitabına ve Erich Von Daniken'in Tanrıların Arabaları kitabına benzetiliyor siz bu konuda ne düşünüyorsunuz.
Gurur duydum, mutlu oldum. Bir arkadaşım bu konuda şöyle demişti: Aynı aklın alternatif sürümleri. Sanırım ben onların alternatif bir sürümü oluyorum.
Gurur duydum, mutlu oldum. Bir arkadaşım bu konuda şöyle demişti: Aynı aklın alternatif sürümleri. Sanırım ben onların alternatif bir sürümü oluyorum.
Okuyuculardan nasıl tepki alıyorsunuz? İkinci baskı da yolda…
Okuyucuların tepkisi harika, beklediğimden daha büyük bir ilgi görüyorum. Özellikle yeni başlayanlar için eşik atlattırıcı. Yeni başlayanlardan kastım bugüne kadar dünya dışı yaşam ve spiritüalizme hiç kulak vermemiş kişiler. Hatta bunların içinde katı tutumda olanlardan bile kendi itirafları ile şu iletiler geliyor: 'Düşündüm de olabilir aslında, pek çok soruya cevap buldum' İşte bu sözler dünyaya bedel.
Okuyucuların tepkisi harika, beklediğimden daha büyük bir ilgi görüyorum. Özellikle yeni başlayanlar için eşik atlattırıcı. Yeni başlayanlardan kastım bugüne kadar dünya dışı yaşam ve spiritüalizme hiç kulak vermemiş kişiler. Hatta bunların içinde katı tutumda olanlardan bile kendi itirafları ile şu iletiler geliyor: 'Düşündüm de olabilir aslında, pek çok soruya cevap buldum' İşte bu sözler dünyaya bedel.
Kitabın arka kapak yazısını kim yazdı?
Arka kapağı Özkan Hamdi Özkırım yazdı liseden arkadaşım bir ilaç firmasının genel müdürüdür aynı zamanda bir internet gazetesinde köşe yazarıdır. Kitabı yazıp bitirdikten sonra kendisine gönderdim arka kapak için yazmasını istedim o da şaşırdı. Herkes gibi o da ünlü birine yazdırmamı tavsiye etti.
Arka kapağı Özkan Hamdi Özkırım yazdı liseden arkadaşım bir ilaç firmasının genel müdürüdür aynı zamanda bir internet gazetesinde köşe yazarıdır. Kitabı yazıp bitirdikten sonra kendisine gönderdim arka kapak için yazmasını istedim o da şaşırdı. Herkes gibi o da ünlü birine yazdırmamı tavsiye etti.
Neden ünlü birinden istemediniz?
Bana yürek lazım, yüreğini koyacak, Excido'yu benim kadar sevecek sahip çıkacak yürekler. İkinci baskıda okuyucularımdan isteyeceğim. Pekala, ben de çok ünlü birine yazdırabilirdim. Mesela atıyorum Hıncal Uluç iyi kitap okuyan sağlam iyi yorumlar yapan bir üstattır, ama ben ölsem hatırlar mı? Kitap az satmış çok satmış anlaşılmış mı merak eder mi yüreğini koyar mı? Bir gün ortadan kaybolsam, korkarım su testisi su yolunda kırılır uzaylılar kaçırdı herhalde der geçer.
Bana yürek lazım, yüreğini koyacak, Excido'yu benim kadar sevecek sahip çıkacak yürekler. İkinci baskıda okuyucularımdan isteyeceğim. Pekala, ben de çok ünlü birine yazdırabilirdim. Mesela atıyorum Hıncal Uluç iyi kitap okuyan sağlam iyi yorumlar yapan bir üstattır, ama ben ölsem hatırlar mı? Kitap az satmış çok satmış anlaşılmış mı merak eder mi yüreğini koyar mı? Bir gün ortadan kaybolsam, korkarım su testisi su yolunda kırılır uzaylılar kaçırdı herhalde der geçer.
Çok samimi ve dobrasınız, hep böyle misiniz?
Hep böyleyimdir bu yüzden burnum hep sürtülür.