Sanayi ve Teknoloji, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlıkları, Türk Standartları Enstitüsü ve 5 üniversitenin katılımıyla, Türkiye'deki OSB'lerin eko-endüstriyel park olması amacıyla çalışma başlatıldı.

Bu kapsamda Adana'daki AOSB pilot bölge seçildi. Buradaki 22 firmaya ait 24 tesisin atığı, enerji tüketimi ve su kullanımı incelendi. Çalışma sonucunda, OSB'nin atığında endüstrinin kullanabileceği 35 farklı ham madde potansiyelinin bulunduğu belirlendi.

Ham maddelerin arasında en çok çay posası, çay lifi, meyve küspesi ve sebze atıkları, çinko külü, tufal, kağıt, karton, alçı taşı, tekstil atıkları ve plastik atıklar yer aldı. Bu ham maddelerin tarım, inşaat, enerji ve kimya sektöründe kullanılma durumlarının yüksek olduğu belirtildi.

Bu 24 tesisin atığının başka firmalarca değerlendirilmesi halinde yıllık 224 bin 640 ton ham madde tasarrufunun sağlanabileceği kaydedildi.

"En büyük karbondioksit emisyonları ham madde üretimi sırasında gerçekleşiyor"

Projenin döngüsel ekonomi ve endüstriyel simbiyoz iş paketi sorumlusu İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Ali Küçüker, AA muhabirine, kaynakların dikkatli kullanılmasının dünya ve insanlık için önemli olduğunu söyledi.

Bir oyuncu daha TRT'nin dizi kadrosundan çıkarıldı! Bir oyuncu daha TRT'nin dizi kadrosundan çıkarıldı!

Dünya Limit Aşım Günü'nün geçen sene 1 Ağustos'a denk geldiğini, yani dünyanın 2024 doğal kaynaklarını geçen yıl 1 Ağustos'ta tükettiğini hatırlatan Küçüker, yılın kalan zamanında 2025'in kaynaklarının kullanıldığını belirtti.

Küçüker, kaynakların verimli kullanımının çevre üzerinde olumsuz etkileri azalttığını vurgulayarak, atıklardan elde edilen ham maddeler sayesinde karbondioksit salınımının da azaldığını dile getirdi.

Endüstriyel simbiyozun, bir fabrikanın veya bir işletmenin atıklarının başka bir fabrikanın ham maddesi olarak değerlendirmesi veya o fabrikanın bir olanağının başka bir firma tarafından kullanılabilmesi anlamına geldiğini ifade eden Küçüker, şöyle konuştu:

"Atıkların başka bir fabrikanın ham maddesi olarak kullanılmasıyla daha az ham madde ihtiyacı doğacaktır ve bundan dolayı dünyadaki kaynaklarımız daha az kullanılacaktır. Projemizde 22 firma içerisinde yaptığımız çalışmalar sonucunda 35 endüstriyel simbiyoz örneği tespit ettik. Bu 35 endüstriyel simbiyoz eğer gerçekleşmiş olsaydı yaklaşık 225 bin ton ham madde kullanımında azalma sağlanabilecekti. Firmalarımızla bunları paylaştık, gerekli altyapıları oluşturacaklar. Ham madde üretilirken çok fazla enerji tüketiliyor. Dünyadaki en büyük karbondioksit emisyonları ham madde üretimi sırasında gerçekleşiyor."

Küçüker, projede elde ettikleri verileri ilgili bakanlık ve kurumlarla paylaştıklarını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA