Başlıktaki bu sözlerin ne anlama geldiğini bilmiyorum!..
Erdoğan bunu devamlı olarak kullanır. Bu yüzden ya önemli bir felsefenin özet anlatımı, ya da bilmediğim bir duanın mübarek kelamı olabilir diye, başlık olarak kullandım.
Çıkış noktam, Erdoğan'ın her zaman bilerek konuşması, hiç sinirlenmemesi ve her sözünde mutlaka bir hikmet olmasıdır.
Tıpkı 'hakara makara yapma', 'yok öyle beş kuruşa simit' , 'al ulan ananı da git' , askerlik yan gelip yatma yeri değildir' , 'bekara karı boşamak kolaydır' , 'beni gaza getirmeyin' , 'mayo reklamı şehvet sömürüsüdür', 'ufak at da kargalar yesin', 'artistlik yapma lan' gibi her biri derin anlamlar içeren felsefi deyişlerde olduğu gibi…
İzninizle ben bugün her biri ciddi ve derin anlamlar taşıyan örnekler vermek istiyorum. Anlamakta zorlananların Diyanet İşleri 'Hocam bu ne iş'
servisine veya aile imamına başvurmaları önerilir…
SAVCI, F4 JETİNİ YAKALADI
Ankara Cumhuriyet Savcılığı bundan tam 8 sene önceki bir ilginç olay için soruşturma açtı. 8 yıl önce dost mu-düşman mı(!) olduğu bilinmeyen bir adet Türk Hava Kuvvetlerine ait F4 Jet uçağı, Ankara Subayevleri semtinde bulunan
Aksa Camisinin üstünden geçmiş ve minarenin alemini kopartmıştı. (Alem:Minarenin tepesindeki ay-yıldız)
Olayı 8 senedir araştıran Savcılık, Başbakan Erdoğan'ın evinin o camiye yakın olduğu bilgisine ulaştı ve bu alçak uçuşta, alçakça bir 'çapanoğlu' olabilir düşüncesiyle soruşturma başlattı.
Bundan böyle her kim ki, Türkiye'de Adalet sistemi çalışmıyor, Savcılar olayların üstüne cesaretle gitmiyor derse, Allah onu bir çarpar, kırk tane 'yüz nakli' bile onu düzeltemez. Deniz Feneri mi- Pırlanta Dükkanları mı- Gemicikler mi- Villalar mı-En zengin siyasetçi mi-Rafineri-Doğal Gaz Santralı mı ?...
Al sana cevap; Hakara makara yapma ulan, yürü de boyunu görelim
KAMU SPOTU;
Çoluk çocuk televizyonunuzun karşısına geçmişsiniz, tam sevdiğiniz bir program başlayacak televizyonda zart diye bir yazı; 'Kamu Spotu…'
Arkasından Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın ilahi okur gibi konuşması eşliğinde, filanca bakanlığın hizmetinin halka kakalanması !...
Ya da, 'R' harfini söyleyemeyen bakanın bakanlığının görevlerinin anlatıldığı, fonda AKP'nin müziği ile tanıtım filmi !...
Al birini, vur ötekine. Buna, devlet gücüyle vatandaşın zamanını zorla işgal etmek denir. Bunlar başka bir partinin iktidarında olsaydı, Türkiyeli Başbakan Erdoğan ne derdi; 'Artistlik yapmayın len…'
SAKİL ADAMLAR;
Başbakan Erdoğan'ın yol vermesiyle, Akil Adamlar(Akıllı Adamlar) isminde bir sürü Sakil Adam(çirkin-kaba-uyumsuz) bir araya geldiler!...
Başlarına, Apo'nun oluruyla Bedirhanoğlu Aşiretinden Günsiad Başkanı
Şah İsmail Bedirhanoğlu'nu getirdiler.(Bu aile Atatürk'ü İngiliz subaylarla birlikte suikast yapacak kadar sever!..) Yardımcılığına ise Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar getirildi.
İlk toplantıdan sonra yapılan açıklamada, her kesimle görüşeceklerini, tarafların silah bırakması için çalışacaklarını söylediler.
'Taraflar' ne mi? Bir taraf 54 Bin insanımızın canını alan, ülkenin milyarlarca dolar kaynağını çalan, Narko-Terör örgütü PKK, diğer tarafta Türkiye Cumhuriyeti Devleti Ordusu !...
Bunlara, Osman Baydemir'in ağzı ile cevap verelim;
Askerin süngüsü nerenize battı, sayın sakil adamlar. Si…in gidin be…
Not: Felaketler üst üste geldiğinde rahmetli babaannem 'yıl uğursuzun' derdi.
Kaza olduğu söylenen bir feci olay sonrası 25 canımız daha gitti. Bundan sonra ne olacağı Orman Bakanı tarafından söylendi; 'Oluyor böyle şeyler, Pakistan'da, Hindistan'da da oluyor' dedi… Uludere'de ne olduysa, onlarca şehit verdikten sonra ne olduysa o olacak. Bu olayların AKP Hükümetiyle hiç ilgisi yok(!)
Onların siyasi sorumluluğu yok(!) Onlar ihalelerle- satmayla ilgili..
Ne diyelim, Allah bunları bildiği gibi yapsın…