Sağlık

İzmir’de korona kurbanı sağlık çalışanları için saygı duruşu

Covid-19 salgınının başlangıcından bu yana 50'si hekim olmak üzere 110 sağlık çalışanının yaşamını yitirmesi nedeniyle, İzmir Tabip Odası bir anma etkinliği düzenledi. Geçen hafta korona nedeniyle hayatını kaybeden Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Esat Ülkü gibi yeri doldurulmayacak çok sayıda hekimin birer birer koronaya kurban gittiği belirtilen basın açıklamasında, 'Acımız sonsuzdur. Covid 19'un ilk karşılayıcıları, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlık çalışanlarıdır. Sağlık çalışanlarımız, normal insanlara göre, koronaya 10 kat daha fazla yakalanma riski taşıyor. Nitekim 110 arkadaşımız yaşamını yitirdi. Covid 19, sağlık çalışanları için meslek hastalığıdır. Bakanlık da bunu böyle kabul etmelidir' denildi.

130 ÜLKEDE KABUL EDİLDİ, SIRA TÜRKİYE'DE
Uluslararası Çalışma Örgütü ve birçok uluslararası örgütün, Covid 19'un, sağlık çalışanları için meslek hastalığı olduğunu kabul ettiği belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:

'Dünya Sağlık Örgütü tarafından da henüz salgınının başlangıcında bu yönde değerlendirmeler yapılmış; sağlık çalışanlarının korunmasına yönelik önlemlerin alınması için ülkelere uyarılarda bulunulmuştur. İtalya, Almanya, Belçika, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Güney Afrika ve Malezya dahil 130'a yakın ülke tarafından Covid-19 sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak kabul edilmiştir.

Evet, dünyadaki birçok ülke Covid-19'u meslek hastalığı olarak kabul ederken maalesef ülkemizde halen resmi olarak Covid-19 meslek hastalığı olarak kabul edilmemiştir. Oysa Dünya Sağlık Örgütü'nün belirttiği üzere; sağlık hizmeti nedeniyle COVİD-19 enfeksiyonu geçiren bir sağlık çalışanının zararının tazmini, rehabilitasyonu ve tedavisinin sağlanması sağlık çalışanının haklarındandır. 6331 sayılı kanunumuzda da tanımlandığı üzere sağlık çalışanlarının Covid-19 hastalığı 'mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalıktır'. Yasalarımızda meslek hastalıklarının bildirim ve kaydının birincil yükümlülüğü Sağlık Bakanlığı'ndadır. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı tarafından kayıtlarında olan Covid-19 hastası sağlık çalışanlarının sayıları günbegün açıklanmalı ve bunlar otomatikman meslek hastalığı statüsüne alınmalıdır. Bu kayıt ve bildirimin doğrudan SGK için bir 'illiyet bağı' delili oluşturduğu konusunda mevzuatımızda gerekli değişiklikler ivedilikle yapılmalıdır. Böylece Covid-19 pandemisi ile mücadele sırasında vefat eden veya hastalanarak mağduriyet yaşayan sağlık çalışanlarının mağduriyetlerinin giderilmesi ve zararlarının tazmin edilmesinin önü açılmalıdır.

Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı tarafından açıklanan verilere göre Covid-19 hastası sağlık çalışanı sayısı 40 bini geçmiştir. Bu sayının sadece semptom gösteren sağlıkçıların sayısı mı, yoksa semptom göstersin veya göstermesin PCR ve BT ile tanı konan tüm sağlıkçıların sayısı mı olduğunu ne yazık ki bilmiyoruz; ancak bildiğimiz bir şey var: hala enfekte oluyor, hastalanıyor, malul kalıyor ve ölüyoruz…

Bizler emeğimizin karşılığını istiyoruz. Bizler özlük hakkımızın gereği olarak 'karşılaştığımız Covid-19 ateşinin bizi yakması halinde bunun belgelenmesini' istiyoruz…

Covid-19 pandemisi bizi çalışamayacak derecede yaktığında, bizlerde hasar bıraktığında, sağlığımızın olmazsa olmaz sosyal belirleyicisi olan 'yaşamımızı idame ettirme sosyal güvencesi' istiyoruz…

Covid-19 pandemisi bizi öldürdüğünde, yaşamımıza mal olduğunda geride bıraktıklarımızın meslektaşlarımızın, sosyal sürdürülebilirliklerinin devam edebilmesini istiyoruz, dünyanın her tarafında verilen bu özlük hakkının ülkemizde de yasalaşmasının güvencesini istiyoruz…

Türk Tabipleri Birliği ve İzmir Tabip Odası olarak pandemi süresince kaybettiğimiz sağlık çalışanlarımız ve onların yakınları ile birlikte Covid-19 hastalığına yakalanarak mağduriyeti olan meslektaşlarımızın yanındayız. Covid-19'un ülkemizde de biz sağlık emekçileri için meslek hastalığı olarak tanınmasının ve bu konuda ivedilikle gerekli kararların alınmasının artık aciliyet arz eden bir zorunluluk olduğunu kamuoyuna saygıyla bildiririz.'