EGEDESONSÖZ – İnciraltı Gelişim Derneği (İNGEDER) Başkanı Tayfun Karabulut, SONSÖZ TV'nin konuğu oldu. Gazeteci yazar Muhittin Akbel'in sorularını yanıtlayan Karabulut, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan İnciraltı planlarına açtığı davanın Büyükşehir lehine sonuçlanması üzerine değerlendirmede bulundu.
'BU KARARI BEKLEMİYORDUK, ŞAŞIRDIK'
Karabulut, Büyükşehir'in açtığı davada çıkan karar sonrasında yaptığı açıklamada 'Moralimiz bozuk. Şaşkınız, üzgünüz ve kızgınız. Bu musibetten de bir hayır çıkacağına inanıyoruz. Bu süreçten ciddi dersler alınarak ilerleneceğini düşünüyoruz. Beklemiyorduk. Büyükşehir'in 2023 ve 2024 yıllarına ait iki davası vardı. 46 tane de yürütme durdurma talebi olan davalar vardı. 72 itirazla, memnuniyet verici bir şekilde sonuçlanmıştı. Bu davalardan birçoğuna ret verildi. Büyükşehir Belediyesi de ret cevapları aldı. Bizler şaşırmıştık. TMMOB yürütme durdurma talebi ile başvurmuştu. Ret aldı ve üst mahkemeye taşınamadı. Orada bıraktı, sağduyulu davrandı. Haziran sonu, Temmuz başı gibi konuştuk toprak sahipleri ile beraber yürütme durdurma kararı vermişti. Onlardan feragat almıştık. Adli tatilin bitmesiyle bunların üzerinde yoğunlaştık. Bakanlık 18 uygulamayı ilerletmesini bekliyorduk. Toprak sahipleri olarak beklediğimiz bakanlık işin içinde yürütme kararı bekliyoruz. Bakanlık hızlı hareket edecek diye bekliyorduk. Bizim beklediğimiz bir şey değildi bu mahkeme kararı. Şaşırdık, üzüldük' ifadelerini kullandı.
'HERKES ÜSTÜNE DÜŞEN SORUMLULUĞU ALMALI'
Karabulut, 'İptal kararı sebeplerine, Körfez Geçiş Yolu'nun kentin ulaşım politikasına aykırı olduğu ifadelerine katılıyor musunuz?' sorusuna şu yanıtı verdi:
'Hiçbirine katılmıyoruz. İNGEDER olarak hepimizin bu plana sahip çıkmak gibi bir sorumluluğumuz vardı. Hükümet de bakanlık da bizden bunu bekledi. İzmir'in 40 yıllık sorununa çözüm sağlayacağız ama geri kalanı sizde. Kamuoyunda sahip çıkın dediler. Şahitsiniz ki cansiperane sahip çıktık. Bu plana zerre toz gelmesin diye uğraştık. Hem İzmir için hem toprak sahipleri için çok önemli olduğu için sorumlulukla mücadele ettik. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sebepleri sıraladı. Bakanlık ve hükümetimiz bize sahip çıktı. Planlamayı 2-5 dönüm yapmayarak toprak sahiplerini korudu. 20- 30 dönüm planlar sermayenin dedik, iptal sebebi bunu söylemiyor. 1 günlük işlem bu. İdari mahkemelerde hukuki bilgisi olan söyler. Planların kademeli birliği… Bir plan yaptınız, neden 1/100 bin, 1/1000 planlarına işlemiyorsunuz? Körfez geçişi, ulaşım deniliyor, müjdeler veriliyor. Bakanlık işini tam anlamıyla yapsa, iptal sorunlarını mahkeme görmeyecek belki. Bu süreçte herkes üstüne düşen sorumluluğu almalı. Kendi planına, devlet memurlarının yaptığı planın arkasında kendileri durmadı. Bilirkişi raporunda bunlar söylendi. Plan tadilatı sürecinde neden değerlendirmedik? Bunlar tasarlanmıştır. Sayın AK Parti Milletvekili Mahmut Atilla Kaya da yanımızda. Bölge iki kere iptal davalarıyla gündeme geldi. Böyle saçma bir hayal olmaz. Üçüncü bir iptale götürürse toprak sahipleri için ciddi bir yıkım olur, dedik. Bu duruma gelmemesi lazım dedik. Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü olarak hiçbir davayı kaybetmedik, dediler. Eğer bir davamız iptal götürülecekse revize planımızı koyarız, dediler. Burada okunduğunda anlaşılıyor. Neden bunlar yapılmaz?'
'KÖRFEZ GEÇİŞ YOLU OLURSA İNCİRALTI DA OLACAK DENDİ'
Planın üst ölçekli planlarda yer almaması, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İZSU görüşlerinin yerine getirilmemesi hakkında konuşan Karabulut, 'Eksiklik bunlar. 1 günlük işlem değil, 3 günlük diyebilirler. Öyle olsun. 2016 Kasım'da Başbakanımız Binali Yıldırım ile beraber 8 yıldır bu mücadele veriliyor. Umut her zaman oldu. Yüzlerce basın açıklaması yaptık. Yapmadığımız kalmadı. Körfez Geçişi iptale sebep olan konu için kaç defa basın açıklaması yaptık. Sanki Karayolları 2. Bölge müdürüyüm, Körfez geçişini tanıtıyorduk. Bu olursa İnciraltı da olacak dendi bize. Biz beraber yürütüyoruz dediler. Şimdi yeni bir sürece girdik 2020 pandemi döneminde, Cumhurbaşkanımızın afişini astık, start oradan başladı. Cumhurbaşkanına yardım çığlığından sonra bakanlık da sürece girdi. Bizim etimiz ne budumuz ne? Bizden daha ne bekleniyor. Bizim de hatalarımız var bunları gözden geçireceğiz. Hata herkeste varsa tekrar oturup nerede hata yaptık demesi lazım. Başından beri aynı tavır. Biz diyoruz ki bu plan İzmir'e emanet. Biz bu özel sektörden birine yaptırmıyoruz. Bu atlanmış bir konu olmamalıydı' şeklinde konuştu.
'BİLİRKİŞİ RAPORUNU OTELİN ÇATISINDA YAZMIŞLAR'
'Mahkeme, planda kamu yararı yok notunun altını çizmiş. Bilirkişi de aynı yorumu yapmıştı' hatırlatması üzerine Karabulut, 'Bilirkişi raporu çıktığında kamu yararı olmasına rağmen kamu yararı yoktur diye bir cümle vardı. İnciraltı'nda kamu yararı vardır. İNGEDER, bölgemizdeki muhtarlar, toprak sahipleri bakanlığın yanında Büyükşehir'in karşısında müdahil olduk. Plana sahip çıktık. 2023, iptal olan konuda mahkeme bizim müdahil olma talebimizi kabul etmedi. 2024 dosyasında kabul edildi. O tarihte şans ki aynı bilirkişi heyeti vardı. İnciraltı'nda 27 katlı bir otelin çatı katından bilirkişi incelmesi yaptık, zeytinlikler var, dedi bilirkişi. Bilirkişi heyetine sorma imkanım oldu; siz İnciraltı'nı nereden gördünüz, dedim. Otelin çatısından görmüşler, yazmışlar. Kuşbakışı baktığın yerden her şeyi yazabilirsin. 5 bin dönüm arazide bir ağacı yazıyorsunuz oradaki kaktüsü de yazın, atı da yazın dedik. Büyükşehir'in dava dilekçelerinde yüksek yapılardan şikayet ediyordu. 27 katlı binanın yanında 3 katlı yer yapılacak diyoruz ona da yüksek diyoruz. Hakim, Bakanlıktan temsilen gelen avukata soruyor: Siz ne düşünüyorsunuz? Avukat, 'Söyleyeceğimiz bir şey yoktur' diyor. Biz plana böyle mi sahip çıkacağız? Böyle bir savunma olabilir mi? Ayrı bir üniversiteden mütalaa alsınlar, elimizi kuvvetlendirelim. Bari bizim emeğimizi saysalardı. Bilirkişi raporlarında kamu yararı konusunun konuşulması bile safsata. O gün gördüğüm tabloyu Atilla Kaya'ya da anlattım. Biz sahip çıkarken bakanlığın da dört elle sürece sarılması lazımdır. O süreçte gerçekleşmedi, bunların olmasına vesile oldu.'
'İNCİRALTI BİR YANA, HER ŞEY BİR YANA'
Karabulut, süreç hakkında şunları söyledi:
'İnciraltı bizim için o kadar önemli ki her şey bir yana. Kanser olmuş takip edenler, hastalananlar hala takip edenler var. Bakanlık arkamızda diye. Şimdi diyorlar ki güvendiğin dağlara karlar yağdı, Tayfun Bey! Arkadaşlarım artık benimle dalga geçiyor diyenler var. İnsanların umutları neden kayboldu? Acaba yine ayı süreç olabilir mi? Bazı şeyleri çözebiliriz ama bazı şeyler olmaz. Bu bir geçiş süreci. Bana göre kötü bir senaryo. İnciraltı'nı borsa gibi değerlendirmek isteyenler harekete geçti. Ciddi anlamda sizi rahatsız edecek rakamlarla almak isteyecekler. Üzerimizde yıllardır oyun sergileniyor. Hükümetimiz, bakanlığımızın yanımızda olduğu süreçte bu moralsizlikten sonra hızlıca toparlanmamız lazım. Kendimizi eleştiriyoruz çünkü çok güvendik. Toprak sahiplerinin bakanlığa güveni sarsıldı. Kahramanımız Atilla Kaya dedik. Kendisi de sorumluluklar anlamında o da bakacaktır nerede hata olduğuna ama bakanlık ile toprak sahipleri arasında müthiş bir güvensizlik oldu. Davanın iptal sebebi şu olsaydı: Bakanlık vatandaşın lehine yaptığı için olsaydı. Üst ölçekli planlar uyuşmadı denince kimse bizi sorumlu tutmasın.'
İKİ TARAF KAVGA EDİYOR, OLAN BİZLERE OLUYOR
Bundan sonra ne yapacaksınız sorusunu yanıtlayan Karabulut, şu ifadelerde bulundu:
'Hızlı bir şekilde toplantı yapacağız. Belediye Başkanımız Cemil Tugay'dan görüşme talebinde bulunacağız. Hükümetimiz ile bir görüşme ve Çevre Şehircilik Bakanımız ile bir görüşme talebimiz olacak. Belediyeye karşı, hükümete karşı tavırları herkes net gördü. Biliyoruz ki komünist düşüncede olan toprak sahibinin Atilla Kaya'yı ayakta alkışladığını gördük. Vatandaşa sahip çıkan bir tavır vardı. Bakanlık tabii ki İstinaf'a gidecektir. Belediye de Danıştay'a gidecek. Üst idareler kuruluna gidecek, bunun sonu yok. Büyükşehir'in de istemesi bakanlığın da sahip çıkması lazım. Ortak hareket edilerek bu sorunun çözülmesi lazım. Savunduğumuz tek konu İnciraltı'dır. Bu konuların konuşulması lazım. Kavganın arasında hep biz kaldık. İki taraf kavga ediyor olan bize oluyor. Siyasi bir kavga var ortada. Cemil Başkan da tamamlansın diyor, karşı değil. Aradaki siyasi kavganın ortasında yıllardır hizmet bekleyen İzmirliler var.'
'HAMZA DAĞ'IN O SÖZLERİNİN ALTININ BOŞ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI'
Yerel seçimler öncesinde AK Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, 18 uygulama planlarının 7 ay içinde tamamlanacağını söylemişti. Fakat bu sözün gerçekleşmediğinin altını çizen Karabulut, şunları söyledi:
'Görüşmeleri takip etmek lazım. Hamza Dağ geldiğinde bizleri e memnun eden açıklamalar yapmıştı. Biz de eleştirilmiştik seçim öncesi yapıldığı için. Sonuç itibarıyla İnciraltı için kıymetli bir dönüm noktasıydı. Hükümetin bunun üzerinde Hamza Dağ'ın sözlerinin altı boş olduğu ortaya çıktı. 18 uygulamaya çıkamadık Aralık'ta, İkinci planımız çıktı 20 Ocak gibi askıdan indi. 5 aylık bir süresi vardı. 18 uygulama ihalesi için bütün hazırlıklar yapılmış, bütçe hazırdı, çıkılmadı. O tarihte sözler verilmişti, hükümetimiz de sorumlu. Sadece davacı üzerinden bakarsak hatalı yaklaşım olur. Görüşlerde bir değişiklik yok. İptal kararlarının bürokratik konulara değdiğinde kalbimiz acıyor. İptale doğru biz sürüklenmişiz gibi bir durum ortaya çıkıyor. Bir güven sorunu oluştu ama önümüzdeki süreçte Hamza Dağ ile yeniden görüşeceğiz. Artık kavga etmeyelim.'
'CEMİL BAŞKAN HAKLI ÇIKTI'
Cemil Tugay ile daha önce yaşanan randevu krizi hakkında konuşan Karabulut, 'Israrla bu planı savunduk. Bakanlığın planı kötü değil, kanunen de uygun dedik. Büyükşehir bu konularda bile durdurabildiyse eğer, bu durumda Büyükşehir'i dinlemek lazım. Büyükşehir bize, bu plan duracak göreceksiniz, dedi. İkinci derece sit alanının yerine plan yaparak zaten sizi iptal ettirecekler demişti. Şu an Cemil Başkan haklı çıktı. Planlamada önemli hususlarımız var. Kendisine söyleyeceklerimiz var ve değerlendirmelerini isteyeceğiz. Planlama çalışmasına başladık açıklamasını yapmış. İzmir'in merkezinde planlama yaptığı tek yer İnciraltı'dır. Bu bir gövde gösterisidir ama onların da öyle görmesi lazım.
'ARTIK OTOBÜS YERİNE PSİKOLOG İSTEYECEĞİZ'
2013'te Aziz Kocaoğlu zamanında istemediğim bir plandı dendi, iptal edildi. Tarih tekerrür ediyor, yıl 2024 Cemil Tugay ile de aynı şeyi yaşadık. Bunu kabul etmek lazım, bekleyin bunun rövanşı var diyemeyiz. Biz buradaki çimenleriz, hak sahibiyiz. Artık dayanacak güç yok. Bazı muhtarlarımız açıklama yapıyor, otobüs istiyordu. Artık psikolog isteyeceğiz. Sinirler gerildi. Bir hak mücadelesi bu kadar olmaz. Kendi malımızı koruduk, dışarıdan gelen taşları savurduk' dedi.
Karabulut, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İstinaf süreci öngörülemez. Büyükşehir ısrar etti, Danıştaya götürür. Biz daha oturup konuşmadık. Konu çok yeni. Toprak sahiplerimiz ile birlikte toplantı yapacağız. 2 bin 200 hak sahibinin birebir sorunu. Herkes burnundan soluyor. Toprak sahiplerimize seslenmek istiyorum. Üstümüzde oynanmak isteyen oyunlar olacak, uyanık olalım. Artık bu sıfır durumuna gelmez. İnciraltı'nın planlanması şehirle bütün olarak devam etmekte. Odalarımız da destek verdi. İletişim sorunları var. Bu sorunlar İzmir'in yıllarını almayacak. Mücadelemize devam edeceğiz. Herkesin samimi olarak şu eli tutmasını istiyoruz.'