Vali Toprak'tan mülteci transferi raporu!

Dikili Limanı'nın yanında basın mensuplarının bulunduğu alana gelip açıklamasını yapan Mustafa Toprak, “AB ile Türkiye arasında yapılan anlaşma çerçevesinde, geri kabul çalışmaları başarıyla yürütülüyor.

Türkiye üzerinden Yunanistan'ı kullanarak Avrupa'ya geçişlerde, 20 Mart tarihinden sonra yakalananlar için anlaşma yapılmıştı. Bu kişilerin, geri gönderme merkezlerine iadesi konusunda anlaşma olmuştu. İlk geri geçiş Dikili'deki transfer noktasından yapılıyor. Yunanistan'dan 3 gemiyle, toplam 202 göçmen, Dikili Limanı'mıza geldi. İki geminin tranferleri yapıldı. Diğerininki de başlamak üzere" dedi.

Uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde işlemlerin yürütüldüğünü vurgulayan Mustafa Toprak, “İnsani yardımları dikkate alıp gelen göçmenlerin parmak izlerini, kimlik bilgileriyle birlikte göç idaresi görevlileri, Yunanistan'dan gelenlerle eşleştirdikten sonra gemiden indiriyoruz. Sağlık kontrollerinden sonra otobüslerle bu kişileri, hiç bekletmeden Kırklareli'ne gönderiyoruz. Buradan da bu kişiler ülkelerine, iade edilecekler. Bu işlemler, geri kabul anlaşması olan ülkelerle bu şartlara göre, anlaşma olmaması durumunda ise, seyahat belgeleri düzenlenip ülkelerine gönderilecekler" dedi.

Bugün gelenler içinde Suriyeli mülteci bulunmadığını belirten Mustafa Toprak, “Suriye uyruklu olmayanlar, Dikili'de, Çeşme'de, Bordum'da ve Kuşadası'ndan ülkeye alınacaklar. Suriyeliler ise İzmir'de ve Ege kıyılarında hiçbir bağlantı olmadan Yunanistan'dan direk uçaklarla Adana'daki Şakir Paşa Havalima'na gönderilecek. Buradan da doğu illerindeki kamplara transfer edilecekler. Eş zamanlı olarak bu kamplardaki kişiler de, Avrupa ülkelerine geçişleri aynı şekilde olacak. Dolayısıyla bizi burada ilgilendiren Suriye dışında olan ve yasadışı geçiş yapmış olan göçmenlerdir. İzmir'de kamp yapılmayacak. Geldikleri gibi insani kurallar uygulanıp ülkelerine gönderilecektir" dedi.

BAŞKAN’DAN MÜLTECİ SORUNU MESAJLARI
Öte yandan gün içinde CNN Türk’ün canlı yayınına katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da mülteci sorunu ve AB ile yapılan anlaşmaya ilişkin mesajlar verdi.

İşte Kocaoğlu’nun öne çıkan açıklamaları:

188 CENAZE GELDİ!
Biz de Sayın Valimizle görüştük. İzmir’de konaklama olmayacağı, sağlık muayenesi ve parmak izleri alındıktan sonra mülteci kabul eden bölgelere gönderileceği söylendi. 202 göçmen geldi. Otobüslerle Kırklareli’ndeki mülteci kampına gönderildi. Ege Bölgesi ve İzmir zaten turizm bölgesi... Dikili, Çeşme Foça… Turizm mevsiminde çeşitli sıkıntılar yaşanıyor. Bunun daha fazla etkilenmemesi için valilik, hükümet ve bizlerin ciddi çabası gerekiyor. Uyum içinde çalışmamız gerekiyor.  Diğer ülkelerden gelen ve karşıya geçen göçmenlerin talepleri ciddi problem yaratıyor. Bugüne kadar 188 tane cenaze geldi. 31 tanesini Gaziantep’teki yakınlarına gönderdik, 21 tanesini sahipli olarak defnettik. 130 tanesini de kimsesizler mezarlığına defnettik. Bu bir insanlık faciası. Bunu gelişmiş ülkeler başta olmak üzere hep birlikte çözmemiz gerekiyor. Türkiye bu kadar göçmeni kaldırabilecek ekonomik ve istihdam gücüne sahip değil. Bu facianın ekonomik gücünü paylaşmak gerekir.

TAMAMINA ÇÖZÜM BULUNUYORSA…
Türkiye’de 3 milyon civarı mülteci var. Şu anda Yunanistan adalarında 6 bin civarı, Yunanistan’ın tamamında 52 bin mülteci var. Bunları hepsi Türkiye’ye gelse, 52 bin kişi gidecek anlamına gelir. Türkiye’de kalan ve diğer mültecilerin problemini çözmeyecektir. Konunun tamamına çözüm bulunursa, Türkiye rahatlayacaktır. Yoksa Avrupa Birliği’nde olan ülkeler kaçakları ve gelenleri gönderecek. Özgeçmişlerine bakarak istedikleri kişileri alacak.

TURİZMDE CİDDİ KAYIPLAR OLACAK
Tabi Avrupa Birliği sürecinde adım atmak Türkiye için önemli. Ama şu anda turizm sezonuna giriyoruz. Terör ve mülteci sorunundan dolayı ciddi sıkıntılar var. Bir de mülteci sorunları, 2016 yılında turizmde ciddi kayıplara uğrayacağımızı gösteriyor. Mültecilerin Türkiye’de kalması, Avrupa’ya gitmemesi dilek ve temennileri bu şekilde… Ama süreç bu şekilde çıkmaza girer, belirli bir kapasite var. O kapasiteyi aştığında olmaz. Bunun çözümü açlığın sefaletin kaldırılması, istihdam olanaklarının yaratılmasıdır. Benim şahsi endişem, Suriye’de yaşanan savaş ortamından dolayı mağdur olan insanların açlık tehdidi altında kavimler göçü dediğimiz göç gibi gelişmiş ülkelere doğru yürüyüşüdür.

KALICI BARIŞ VURGUSU
İzmir olarak yerelde baktığımızda kalıcı mülteci kampları kurulmaması konusunda mutabıkız. Sürecin sürdürülmesini istiyoruz ama Türkiye ve bölge geneline baktığımızda sorunun daha ciddi olarak masaya yatırılması ve kalıcı çözümlerin üretilmesi gerekir. İzmir’de yerleşmiş olanlar var. İş arayışında olanlar var. Otellerde kalanlar var. Sektöre girmiş, iş kurmuş olanlar var. Buraları ilk olarak barınak gibi görüyorlar… Bizim insanımız misafirperverliğini gösteriyor. Şu ana kadar herhangi bir olay yaşanmadı. Ama bu sürüp gittikçe, yerleştikçe problemler yaşanacaktır. Kalıcı barışın bir an önce tesis edilmesi ve göçmenlerin tamamının ülkelerine geri dönmesi gerekir.