HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, basın toplantısı düzenledi.
Demirtaş, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Ortadoğu genelinde olağanüstü gelişmeler, tarihsel süreçler yaşanıyor. Ülkemizde de 7 Haziran sonrasında Ortadoğu benzeri şeyleri yaşamaya başladık. Her geçen gün artan dozu itibariyle de tırmanan savaş süreciyle karşı karşıya kaldık.
13 yıldır iktidarda olan bu zihniyet Türkiye'de gerçekleşmiş hiçbir olumsuzluğu üstlenmedi. Yapılan bütün iyi şeyler AKP tarafından kötülükler de muhalefete tarafından yapılmıştır. Hep bu yalan arakasına sığınarak ülkeyi maalesef yönetmeye devam ediyorlar.
‘Çözüm süreci buzdolabında’ sözü kime ait? Bu cümlenin sahibi kimse, bugün yaşananların sorumlusu bu zihniyet. Çözüm sürecine buzdolabına kaldıran HDP değildir. Müzakere masası yoktur. ‘Kürt sorunu bitmiştir’ diyen biz değiliz.
Sanki barikatları, hendekleri HDP kazmış, oluşturmuş. Sanki operasyon emrini HDP vermiş. Sanki askeri, polisi, tankı, topu o sokaklara HDP göndermiş gibi. Ülkenin bütün günahlarını HDP üzerine yığarak bu işten kurtulacaklarını zannediyorlar.
Herkesin yüzde 100 HDP'ye inanmasını beklemiyoruz. Böyle bir şey olamaz bizim böyle bir beklentimiz de yok. Ama her insanın göğüs kafesinde bir kalp, yürek bir de vicdan vardır. Vicdanın kırıntısı kalmışsa bir insanda o kırıntıya sığınarak bütün bu olup bitenleri doğru bir şekilde anlamlandırabilir.
Devleti siz yönetiyorsunuz, savaş emirlerini siz veriyorsunuz. Biz gece gündüz barış müzakere çağrısı yapan bir partiyiz. Hendekler, barikatlar; diyalog, müzakere ile ortadan kalkar, kalkmalı diyoruz.
Varsa yoksa başkanlık... Başbakan; ‘muhalefet bunu tartışmaktan çekiniyor. En azından tartışalım’ diyor. E, tartışalım. Peki biz özerkliği tartışalım dediğimizde neden vatan haini oluyoruz? Senin önerdiğin model, bizimki de model.
Sen bütün ülkeyi bir adama teslim edelim diyorsun. Biz ‘Hayır, ülkeyi vatandaşlara teslim edelim’ diyoruz. Seninkini tartışmayınca üzülüyorsun da biz tartışalım dediğimiz de neden vatan haini, bölücü terörist oluyoruz. Başkanlık tartıştırmak size hak da, özerklik önermek bize niye suç?”