‘Çorap satıyordum şimdi prensesim’

İSTANBUL - Yoksul bir ailenin kızıyken 15 yaşında evden kaçıp oryantal olan Sibel Barış’ın hayatı işadamı Hakan Balkaner’le yaptığı evlilikle değişti. Zengin bir aileye gelin giden ve bu evlilikten bir de kızı olan Barış’ın bu mutluluğu eşi Hakan Balkaner’in 2003 yılında holding binasındaki odasında sekreterinin eski kocası tarafından pompalı tüfekle öldürülmesiyle son buldu. Bu acı olaydan sonra uzun süre kendine gelemeyen kızıyla birlikte tek başına ayakta kalma mücadelesi veren Barış bütün bunların üstüne bir de Balkaner Ailesi’nin sahibi olduğu Yurtbank’ın tasfiyesi sonrası gelen hacizlerden nasibini almış, borçlarla boğuştu. O dönem yaptığı röportajlarda “Kızım burslu okuyor olmasa onu okula gönderecek param bile yok” diyen Sibel Barış geçinebilmek için bıraktığı dansözlüğe geri dönmek zorunda kaldı. Bu durum en çok da kızı Pelin’i rahatsız etmiş ‘oryantal annenin kızı’ sözleri yüzünden sık sık okul değiştirdi.

 

Öyküsü o dönem ‘yarım kalan bir külkedisi masalı’na benzetilen Sibel Barış’ın talihi yıllar sonra bir kez daha döndü. 3 ay önce armatör Erkan Selah ile nikah masasına oturan Sibel Barış’ın yüzü tıpkı eski günlerdeki gibi yine gülmeye başladı. Hayatı bir anda tamamen değişen Sibel Barış Bodrum’da 52 metre uzunluğunda 8 milyon euro (yaklaşık 19 milyon TL) değerindeki Sea Star isimli teknesinde tatilin tadını çıkarıyor. Zaman zaman ünlü isimleri de teknesinde misafir eden Barış’ın önceki günkü konukları Seda Sayan, Tanyeli ve genç oryantal Didem’di. Ünlü oryantalin misafirlerine 5 kişilik tekne çalışanı hizmet etti.

 

 4 yük gemisi bulunan Erkan Selah aynı zamanda Tuzla’daki Selah Tersanesi’nin de sahibi. Bodrum’daki Onikon isimli butik otelin yanı sıra Gümgüm Kabera’da Selah’a ait.

 

‘ÇORAP SATIYORDUM ŞİMDİ PRENSESİM’ 

“Fakir bir ailenin kızıydım. 6 yaşında aileme destek olmak için pazarda çorap, şişe ve gazete kağıdı satıyordum. Annem beni ilkokul 4’e giderken kaçırıp İstanbul’a getirdi. Dansöz olmaya karar verdim. Sonra Hakan çıktı karşıma. Öldürüldü. Kabus dolu günler geçirdim. Hakan’dan sonra beni hayata bağlayan kişi Erkan oldu. Kendimi prensesler gibi hissediyorum. Eşim bir dediğimi iki etmiyor” (Vatan)