İSTANBUL – Kenan Erçetingöz’ün programına katılan Hülya Avşar birbirinden ilginç açıklamalar yaptı.
Avşar özetle şunları söyledi: “Benim için başarı, aileyi sağlam tutabilmektir. Döndüğünde ailen yerinde duruyorsa, benim için başarı odur. Yoksa holding kurmak, para kazanmak, bunlar boş şeyler... ‘Aile’nin boşanıp boşanmamakla da ilgisi yok. Biz Kaya (Çilingiroğlu) ile hâlâ aileyiz mesela. Kaya da eşiyle birlikte istediği zaman bize katılabilir. Eşimle aynı sitede oturuyoruz. Karşı taraf rahatsız oluyor mu, bilmiyorum ama Zehra’nın tık diye yan apartmana geçmesi çok hoş. Onlar da benim evime gelebilirler. Geçen küçük Kaya geldi. Onu yedim yedim bitirdim.
ANORMALLİK BENDEYMİŞ
Arada çocuklar varsa, boşanmış saymıyorum ben. Tabii ki Kaya artık benim arkadaşım, çok sevdiğim bir arkadaşım. Eşi de arkadaşım olabilir. Bizim aile anlayışımız, hele ki çocuklar varsa geniş... Çocuğumuz olduğu için görüşüyorum Kaya’yla ama onun yeri ayrı bende. Eşi bir problem çıkarmadığı sürece görüşürüm. Helal olsun, buldu Feraye’yi (Tanyolaç) durdu. Demek ki bende bir anormallik var...
EV KADINI OLAMADIM
Türkiye’nin en güzel kadınıyım ama güzel insanla da bir yere kadar... Her gün gördüğün insanın güzelliğini bir yerden sonra görmüyorsun. Ben çok fazla ev kadını olamadım. Tabii ki akşam hava kararınca evimde olurum. Ama bir de evinde eşini bekleyen kadın vardır. Belki Kaya’ya o cazip geliyordu, o da şimdi bunu buldu, bilemiyorum... Belki aralarında büyük bir aşk var, onu da bilmiyorum. Her neyse iyi...
EVLENMEYE İHTİYACIM YOK
(Sadettin Saran’la ilişkisi hakkında) O konuyu açmayalım. Geçti, bitti, gitti. Evliliği düşünmüyorum. Gerçekten birine karşı çocuğumun babasına hissettiklerimi hissedersem, evlenir ve çocuğumu onunla aynı ortama getiririm. Ama benim evlenmeye ihtiyacım yok. Niye evlenir insan? Bir çocuğunun olması için, bir ailesinin olması için. Biz zaten büyük bir aileyiz, illa kocam olması gerekmiyor. Yalnızlık da çekmiyorum. Aşk yaşayabilirim, sevgili olabilirim ama çocuğumun zamanını çalmadan.
ÖZGÜRLÜĞÜN TADINI ÇIKARIYORUM
Yalnızlık çok keyifli. Her şeyle o kadar meşgulüm ki... Dört senelik beraberlikten sonra özgürlüğün tadını çıkarıyorum belki de, bilmiyorum. Huzurluyum, keyifliyim. İstersem, bir sevgilim olur. Hayatıma her an herkes girebilir. Zannediyor musun ki hiç böyle bir talepte bulunmuyorlar? Talepler düzgün bir şekilde geliyor. İsterse hayatına birini sokabileceğini bilmek, insanı rahatlatıyor. Reddedilme korkusu duyanların böyle hissetmesi normal. Yalnızlıktan sıkılırsam, hayatıma mutlaka birini sokarım. Ama benim hayatıma girecek olanın vay haline! Çok sosyal ve hareketli biri olduğum için, yanımdakinin kişinin bana ayak uydurması gerekiyor. O da zor.
“HADİ YALLAH” DEDİ BANA
Bu sefer ben terk edildim. Ve şut! Anlamadım nasıl olduğunu. Tabii ki karşılıklı bir şey. Belki ortam hazırlandı, belki ben de hazırladım. Ama en son şutu yiyen ben oldum. Benim elimde kontrol yok ki... “Hadi yallah” dedi, “Anca gidersin”.
SÜREKLİ AĞLADIM
Geçtiğimiz sene 10-15 gün sürekli ağlayıp mutsuz olduğum bir dönem yaşadım. Ama kısa sürdü. Hiçbir sebebi yoktu. İçime kapandım, evden dışarı çıkmak, giyinmek bile istemedim. Tabii ki benim de kötü günlerim oluyor. Herkese olur. Ama bunu günlük hayatıma taşımayı istemiyorum. Belki de yılların birikimi. O 10 gün çok kötüydü...
FİNALDE AİLE İSTİYORUM
Doyumsuz değilim. Hayatımdaki özlemler bitmedi. Hep bir şeye ulaşmak istiyorum. Cici bir aile sahibi olmak istiyorum. İhtiyaç sahibi değilim ama finalde olsun istiyorum. Bunun hakkında bir deneme bile yazdım. Ailenin şöhretlisi ya da paralısıysan, insanlar paranın dışında sevgi görmek istiyor. İşin ağır kısmı bu. Aile böyle ayakta kalıyor. Benim istediğim de kızımın da anlaşabileceği bir erkekle hayatımı sonuna kadar geçirebilmek...
47 YAŞINDAYIM
47 yaşındayım. Benim için final, ailemle birlikte olmak. Bu çocuk yapmak demek değil ama, o saatten sonra zaten yapamazsın...
STAND-UP’ÇI ACUN
Cratos Premium Hotel’de Acun (Ilıcalı) ile sahneye çıkacağız. Acun meğer stand-up yapıyormuş! Her ay bir konser vereceğim orada.