Güncel

Doğum günün kutlu olsun Türkiye

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkıp Milli Mücadele'nin ilk adımını atmasının üzerinden 105 yıl geçti. 19 Mayıs Atatürk'ün milli mücadeleyi başlatmak için Samsun'a ayak bastığı O'nun aynı zamanda “doğum günüm” dediği gündü.

Mondros Mütarekesi'nin 30 Ekim 1918'de imzalanmasından sonra İzmir Yunanlar, Adana Fransızlar, Antalya ve Konya İtalyanlar tarafından işgal edildi. Urfa, Maraş, Antep, Merzifon ve Samsun'a İngiliz askerleri çıktı, İngiliz Donanması 13 Kasım 1918'de İstanbul önlerine demir attı.

Vatan toprağını korumak için yıllarını cephelerde geçiren, Yıldırım Orduları Grup Komutanlığından 3 Kasım 1918'de İstanbul'a dönen Mustafa Kemal, yurdun kurtulması için harekete geçti.

Samsun ve çevresindeki Rumlar, 17-18 Mart 1919'da Samsun'a asker çıkaran İngilizlerin de desteğiyle çete baskınları yapıp kargaşa çıkararak, Mondros Ateşkes Antlaşması'nın 7. maddesi gereği bölgeyi İtilaf Devletlerinin işgaline açmak istiyordu.

Bu gelişmeler üzerine Türk halkı kendini savunmak için teşkilatlanmaya, can ve mal güvenliklerini korumaya çalışınca bu durumdan endişe eden İngiliz Yüksek Komiserliği ve Karadeniz Ordusu Başkumandanlığı, 21 Nisan 1919'da İstanbul Hükümeti'ne nota vererek, bölgedeki gerilimin yatıştırılmasını, Rumlara karşı yapılan sözde saldırıların önlenmesini talep etti.

Bölgede asayişi sağlaması için 9. Ordu Müfettişi olarak görevlendirilen Mustafa Kemal, İzmir'in işgal edildiği 15 Mayıs 1919'un ertesi günü, Bandırma Vapuru ile İstanbul'dan yola çıktı.

Mustafa Kemal ve arkadaşları, Samsun'a ilk adımlarını 19 Mayıs'ta Reji İskelesi'nden attı. Birinci Dünya Savaşı'nda Ruslar tarafından kentin bütün iskeleleri bombalanmış ancak sadece Fransızlara ait Reji (Tekel idaresi) İskelesi sağlam kalmıştı. Fransızlar o dönemde Samsun'da kurulu bir fabrikada sigara üretiyordu. İskelenin adı bu nedenle 'Tütün İskelesi' olarak da geçiyordu.

Samsun'a gelişinin İngilizlerde tedirginlik oluşturması üzerine Mustafa Kemal, Samsun'da 6 gün kaldıktan sonra 25 Mayıs'ta Havza'ya geçti.

Kurtuluş'a giden yolda Mustafa Kemal Paşa'nın ikinci durağı olan Havza'da ilk miting de gerçekleştirildi. Mustafa Kemal Paşa'nın talimatıyla yapılan mitingde, İzmir'in işgali protesto edildi.

Bir sonraki durağı Amasya olacak Mustafa Kemal, 18 gün boyunca Havza'da Milli Mücadele için önemli çalışmalar yürüttü.

Havza'daki hareketlilikten haberdar olan İngilizlerin yaptığı baskı ile 9. Ordu Müfettişliği görevinden alınması üzerine Mustafa Kemal, Havzalılara sivil olarak veda etti.

Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının Samsun'a çıkarak yaktığı Milli Mücadele meşalesi sırasıyla Amasya, Erzurum ve Sivas'ta da yakılarak tüm yurda yayıldı. Milli Mücadele sonunda 29 Ekim 1923'te kurulan Türkiye Cumhuriyeti, bu yıl 101. yaşına giriyor.

ATATÜRK 19 MAYIS'I DOĞUM GÜNÜ SEÇMESİNİN HİKAYESİ

Yıl 1936.1

İngiltere Kralı VIII. Edward Reis-i Cumhur Mustafa Kemal Atatürk'ün doğum gününü kutlamak ister. Dolayısıyla Kral, Atatürk'e samimi ve özel duygularını içeren bir telgraf çekmelidir. Talimatını verir ve İngiltere Maslahatgüzarı Mösyö Morgan direktifi yerine getirmek üzere Hariciye Vekili Yardımcısı Londra Büyükelçimiz Ali Fuat Türkgeldi Bey'e Atatürk'ün doğum gününü sorar.

Elçimiz Ali Fuat Türkgeldi konuyla ilgili net bir bilgiye sahip değildir. Hariciyecilerimizden diğerlerinin de konuyla ilgili ne yazık ki bilgileri yoktur. Bu yüzden Ali Fuat Bey hemen resmi yazı yazılmasını ister ve Atatürk'ün yevm-i veladetinin yani doğum gününün ne olduğunun sorulduğu 10.XI.1936 tarihli belge hazırlanarak Hariciye Vekaleti'nden (Dışişleri Bakanlığı) Riyaset-i Cumhur Umumi Katipliği'ne (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği) gönderilir.

Yazı Hariciye Vekaleti'nden Cumhurbaşkanlığına ulaşır. Yalnız, Atatürk'ün doğum gününü Cumhurbaşkanlığından da bilen hiç kimse yoktur.

Dönemin Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak, artık başvurulacak başkaca kaynak kalmamıştır, düşüncesiyle çıkar Gazi Paşa'nın karşısına.

Efendim dostunuz VIII. Edward doğum gününüzü sormaktadır. Özel bir tebrik göndermek ister. Ne arz edelim efendim, ne buyurursunuz? mealinde sualini dile getirir. Ve Hariciye Vekaleti'nden gönderilen resmi evrağı Atatürk'e verir. Paşa evrağı inceler.

Atatürk bir süre ne diyeceğini bilemez. Kendisi de doğum gününü net olarak bilmemektedir.

Dolayısıyla şöyle maziye dalıp gider. Lakin tam cevabı bilmesi mümkün değil. Tam bu anda aklına anası Zübeyde Hanım gelir ve Reis-i Cumhur şu minvalde bir konuşma yapar:

'Anacım hep derdi ki oğlum seni bir bahar günü doğurdum'.

Sonrasında da ilave eder:

Bu bir 19 Mayıs günü niçin olmasın?

Gazi Paşa'nın huzurunda bulunan Hasan Rıza Soyak ve Afet İnan Hanımefendi dikkatle dinlemişlerdir ağızdan çıkan sözcükleri. Ve Genel Sekreter Hasan Rıza Bey 10.XI.1936 tarih çıkışlı Atatürk'ün doğum gününün sorulduğu belgenin üzerine aynen şöyle yazar:

'Reis-i Cumhur Atatürk'ün 19 Mayıs 1881 tarihinde doğmuş olduklarını arz ederim.'

Bu bilgi üzerine Cumhurbaşkanlığı 12.XI.1936 tarihli resmi bir yazıyla Atatürk'ün doğum gününü belirten yazı hazırlayarak Dışişleri Bakanlığı'na bildirir. Dışişleri Bakanlığı da aynı bilgiyi Mösyö Morgan'a iletir. (AA,Haber Merkezi)