Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'in ‘Cumhurbaşkanı adayımızı üyeler belirleyecek’ sözü sonrası parti içinde ‘ön seçim’ heyecanı başlamıştı.
Genel Merkez tarafından önseçim için takvim açıklanırken, 21 Şubat 17:00’da aday adaylığı başvuruları son bulmuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tek aday olarak gireceği önseçim ile ilgili olarak CHP İzmir’de 3 dönem milletvekilliği ve il başkanlığı görevlerinde bulunmuş olan Tacettin Bayır süreci Egedesonsöz’e değerlendirdi.
TEK ADAYIN OLMASI ÇOK DOĞRU DEĞİL ANCAK…
CHP’li Bayır, “Normalde önseçimde tek adayın olması çok doğru değil. Ancak bir başka tehlike daha var. Bu arkadaşla ilgili mevcut Cumhurbaşkanı ve AKP tarafından açılmış 6 tane dosya var. Bugünkü ortamda ülkemizde demokrasinin olduğunu söyleyemezsiniz. Mahkemelerin verdiği kararlar ne yazık ki ortada. Bugün tek aday konumunda olan İmamoğlu’nun yarın siyasi yasak alıp almayacağı konusu tartışmada. Yani siyasi yasak verilebilir. İktidar, Sayın İmamoğlu’na siyasi yasak getirerek bize gol atmaya çalışıyorlar ama bizim de CHP olarak bir B planı yaratmamız gerekiyordu. Bunu yaparken de diğer adayımız Sayın Mansur Yavaş’ı hırpalamadan götürülmesi lazımdı. Bu iki adayın yarıştırılması zaten doğru değildi. Ben her zaman böyle bir ihtimalin karşısında oldum. Bu partiyi kamplaşmaya götürürdü. İki isimin yarıştırılması yanlış olurdu. Tabii belki üçüncü bir isim daha çıksaydı o zaman düşünülebilirdi bu süre. Ancak bugün burada partinin ön seçime girecek kadar Cumhurbaşkanlığı adaylığı için şansı yüksek olan ve AK Parti’nin üzerine çöktüğü İmamoğlu’nun karşısına rakip çıkarmak, İmamoğlu’na haksızlık olarak düşünülmüş olabilir” dedi.
İMAMOĞLU’NA CEZA GELİRSE B PLANI DEVREYE GİRER
İmamoğlu’na siyaset yasağının getirilmesi ihtimalinin olduğunun altını çizen Bayır, “Bence parti açıklayamıyor ama ben partinin bir B planı olduğunu düşünüyorum. AKP'nin mahkemeleri hızlandırarak siyaseti yasaklı duruma getirmesini zorlaştırıyor. 1 milyon 600 bin üyesi olan, daha önce muhalefette olan ve son seçimde iktidara gelen Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayını adaysız bırakma noktasına getirir. Aslında karşılıklı bir poker oynanıyor şu anda. Restleşme ve blöf var şu an karşılıklı. Karşı taraf ‘ben seni aday yapmam, yaptırmam istersem’ diyor. Diğer taraf ise ‘sana rağmen adayımızı çıkarırız’ diyor. Engelleme durumunda ne olacak? Tıpkı geçmişteki Tayyip Erdoğan'ın yasaklı olup mağduriyeti oynayıp kahraman noktasına gelmesi gibi olacak. Dolayısıyla bunu göze alamayabilirler. Aksi takdirde ceza verilirse ne olur? B planı devreye girer. Mansur Yavaş’ı hırpalamadan ikisi el ele vererek süreci yürütür. İmamoğlu’nu destekleyen Karadeniz kesimi ve İstanbul’da kendisini destekleyen seçmene ‘biz de aday olmak istiyorduk ancak iktidar mahkemelere yaptığı dava ile siyaset yasaklısı ilan etti’ diyerek ‘adayımız Mansur Yavaş’ denilebilir” diye konuştu.
Bayır şunları söyledi:
“Sayın Yavaş’ın aday olmamasının nedeninin karşılıklı danışıklı olduğunu düşünüyorum. B planının parçası olduğunu düşünüyorum. Bize hep daha önce böyle gol atıyorlardı. CHP bazı şeylerden ders almış ve daha hazırlıklı durumda. Bana göre planlayarak yapılıyor. İmamoğlu’nun seçime girmesi, Yavaş’ın seçime girmemesi korkusundan değil, konuşularak böyle bir şeyin yapıldığını düşünüyorum. Yani ‘İmamoğlu örgütten geliyor, Yavaş örgütten gelmiyorsunuz sizi yarıştırmak size yapılacak haksızlıktır ancak biz sizi rezerv olarak yana alalım, İmamoğlu’nun mahkeme sürecini izleyelim. Siyaset yasaklısı alıp almayacağına bakalım, siyasi yasak gelirse adayımız sizsiniz’ diye önceden aralarında konuşmuş olma ihtimali var. Bence aralarında önceden konuşulmuştur” ifadelerini kullandı.
YAVAŞ ÖYLE BİRİSİ DEĞİL
Mansur Yavaş’ın başka bir grubun adayı olabileceği iddialarını yorumlayan Bayır, “Ben İmamoğlu’nun CHP adayı olarak çıktığı bir yerde Sayın Mansur Yavaş’ın başka bir grubun adayı olarak çıkacağına asla ihtimali vermem. Kendisi öyle birisi değil” dedi.