EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Bayır, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
İzmir'de gerçekleştirdiği saha çalışmaları ile ilgili konuşan Bayır 'İl Başkanımız Deniz Yücel ile bir araya geldik. Uzun dönemdir Anadolu'da milletvekilimizin olmadığı illerde çalışmalar yapıyorduk. İzmir biraz ihmal edilmişti. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun gelmesi ile birlikte biz de İzmir'e döndük ve gelmişken merkez ilçelere çıkarma yapalım dedik. Tabii ki elektrik faturaları nedeniyle esnaf ziyaretlerine ağırlık verdik. Sağlık durumu iyi olan milletvekillerimizle sahada olmaya devam edeceğiz. Çok verimli ziyaretler oldu' ifadelerini kullandı.
ESNAFIN 3'ÜNCÜ BİR İŞ ORTAĞI VAR
Esnafın geçmiş dönemlerde mülk sahiplerini, kiralar nedeniyle ortak olarak gördüğünü dile getiren Bayır, elektrik fiyatlarının artmasının ardından esnafa yeni bir ortak daha çıktığını söyledi:
'İşlerinin çok azaldığını belirten pek çok esnaf var. Bu, ortak bir söylem. Diğer söylem de eskiden 'benim bir iş ortağım vardı, gelirimin bir kısmını mülk sahibine kira olarak veriyordum ancak şimdi bir ortak daha çıktı; o da elektrik şirketleri. Kiramdan fazla elektrik faturası ödüyorum' diyorlar. Bir meslek dalı var, kurabiye, gevrek, börek, ekmek yapan fırınlar var. O fırınları kullananlara gelen elektrik faturası, 32 bin lira, 36 bin lira. Ziyaretlerimizde bunlara denk geldik ve esnaf isyanda. Günlük 1000 TL fatura geliyor diyorlar ve karşılayamadıklarını dile getiriyorlar. Ne yapacaklarını sorduğumuzda bilemiyorlar ve ne bu işi yapmalarının mümkün olmadığını söylüyorlar. Diğer yandan kazancı düşük olan esnaf zaten zor durumda. Beni üzen bir konu da şu, dükkanlar karartılmış halde. Işıklar kapatılmış, klimalar çalışmıyor. Bakanın dediği gibi kazak giymek de yetmiyor, insanlar palto giymiş, montlarını giymiş, öyle oturuyorlar. İnsanlar kayaktan dönüyor gibi. Bir tane nöbetçi ışık gibi kapıya ışık koymuşlar. Her taraftan kısmaya çalışıyorlar. Düzelecek diye umutları var vatandaşların ancak asıl söyledikleri şeylere bakarsak, esnaf gerçekten çok zor durumda. Çok miktarda sandığa gidilsin talebi geliyor bize. Elektrik bizi çarptı, biz de sandıkta onları çarpacağız, diyorlar. Şunun farkında halk; Bana ödetilen fatura bu ama tüketilen miktarları karşılaştırıyor geçmişe göre ve beni devlet eliyle kazıklıyorlar diyor.'
HA PARA DAĞITMIŞSIN HA KREDİ KARTI VERMİŞSİN
Kendisinin de işletmede kar koyduğunu ancak bu oranların belli bir seviyede olması gerektiğini vurgulayan Bayır, elektrik faturalarındaki kar oranına dikkat çekerken şunları söyledi:
'Ben aldığım ürünün üzerine yüzde 25 kar koyarım. Giderleri çıkardığımda bana kalan kar yüzde 2-3'tür. Daha küçük ürünlerde sürümden kazananlarda rakam değişebilir. Yüzde 100 karla satan da vardır ancak yüzde 700 karla satan yoktur. Elektrikte durum budur. Şirketler tüm giderlerini buradan çıkarmaya çalışıyor. Yol, köprü yapan firmalar, hep aynı firmalar. AKP'yi ayakta tutmaya çalışan, destekleyen 3 harfli marketlerde alışveriş çekini AKP Gençlik Kolları ile dağıtarak açıkça rüşvet veriyor. Ha para dağıtmışsın, ha kredi kartı vermişsin. Aynı şey. Herkes diyor ki, kime sorsak biz vermedik diyor ancak kim veriyor o zaman bu oyu diye. İşte o kartı alıp kandırılandan çıkıyor. Ancak soyulduğunun farkında değil. Muhalefet bunu engelleyecek. Kimseye boyun eğmeyeceksiniz hakkınızı zaten alacaksınız.'
ESNAF ARASINDA DA ELEKTRİK FATURASINI ÖDEMEYECEĞİM DİYENLER VAR
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Zamlar geri alınana kadar elektrik faturamı ödemeyeceğim' sözleri sonrası kullandığı 'elektriğini kesin' cümlesini değerlendiren Bayır, 'Esnaftan da ödemeyeceğim diyen var. Kesilecek diyorlar ya. Zaten vatandaş kesmiş. Kapatmış ışıkları, klimayı. Terziye girdim, ütü yapıyordu, işler nasıl gidiyor diye sordum. Ütüyü haftanın bir günü, toplu halde yapıyoruz, sonra ütünün fişini çekiyoruz, diyor. Çünkü ütünün çok elektrik tükettiğini biliyor esnaf. Sürekli ütü kullanmak, faturayı yükseltmek demek. Sayın Bahçeli insanlara talimat vermekten vazgeçsin. Elektrik firması Sabancı'ya aittir. Sabancı'ya talimat mı veriyor sayın Bahçeli? Neden talimat veriyorsun kes diye? Kimsin sen? Sen niye talimat veriyorsun?' diye çıkıştı.
HERKES ŞAKŞAKÇI OLMUŞ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'ın 'Vatandaş şikayetlerini bize iletiyor. Çünkü sorunları yine bizim çözeceğimizi biliyor, bize inanıyor' ifadelerini değerlendiren Bayır sözlerini şöyle sürdürdü:
'Çok iyimser bir yaklaşım. Sanki zammı CHP yapmış gibi. Bunu diyenler var bir de. Ayağı taşa takılsa CHP'den dolayı takıldı! Yumurtanın fiyatı artsa, onu da CHP yapıyor! Hükümeti biz yönetmiyoruz ki. Zammı yapan zaten hükümet. Bir yandan da göz boyuyorlar. KDV indirmişler, sonra da yüzde 7 indirim olacak diyorlar. Keşke olsa. Yarım kilo peynir 15,80 TL KDV yüzde 9... Üç gün sonra yüzde 1'e inmiş yine aynı fiyat ama KDV fiyatı yüzde 1 gösteriyor. KDV düşüşünü fiyata bindirmiş firmalar. Bu işin tek bir çözümü var. Bunları hep anlatıyoruz ancak körler sağırlar birbirini ağırlar meselesi biz biliyoruz, diyorlar sadece. Bu işin tek çözümü var. Bunlar 20 yıldır iktidarlar ve artık yönetmiyorlar, bunun da farkındalar. Tek adam alışveriş yapmadığı için fatura ödemediği için dünyadan bihaber. Etrafındaki yalaka tayfasından doğru bilgi alamıyor. Herkes şakşakçı olmuş. Çok güzel konuştunuz diyorlar. Ne konuşması, adam okuyor ama yalakalık yapmak için söylüyorlar.'
BUGÜN KAMUOYU ANKETLERİNDE KAZANMADIĞINI GÖRÜYOR
Sandığın sorunlar için kesin çözüm olduğunu belirten Bayır, 'Sandık bence kesin çözüm. Demokrasilerde böyle yapılır. Neden gitmiyor peki? Geçmişte anket yapıyor kendini önde görüyordu seçimi alırım diyordu ancak bugün kamuoyu anketlerinde kazanmadığını görüyor. Geçen sefer MHP'ye oyumu verdim, ülkücüyüm ama bunlar ülkücülüğü sattılar, elim kırılsın bir daha oy moy vermeyeceğim diyor. AK Parti için de aynısını söylüyorlar. Onlar pazara gezmeye gidiyor sanırım. Onlar halk pazarına gitmeli. Vatandaşın nabzını yoklamak istiyorlarsa gerçekten, onlara önerim, en iyisi taksicilerle, berberle konuşsunlar. Mümkünse kimliklerini gizlesinler. İnsanlar rahat konuşsun. Sonra pazara gitsinler. Pazara gittiğimizde karşılaştığımız şeyler belli. Peynir satan stantlar kalıp bazında satılırdı şimdi kalıpları 4'e bölüyoruz diyor. Tıpkı kasaplardaki gibi. Adam cebinden 20 lira çıkarıp, 20 liralık kıyma istiyor' diye konuştu.
ANADOLU İNSANI SAĞLAMCI YASTIK ALTI YAPARAK
Yastık altı altınları bankaya götürün, çağrısının gerçekte yanıt bulup bulamadığını da değerlendiren Bayır, 'Esnafları gezerken kuyumcuya sordum. Türk toplumunun bir huyu vardır, sağlamcıdır. Yatırımcı bankaya güvenemediği için altın yatırımı yapıyor diyor. Ancak bizde öyle bir toplum var ki bankada paraları batmış ve yastık altında görmek istiyor diyor. Bu bir genetik insanlarda. Güvenenler vardır elbet ama Anadolu insanı sağlamcıdır,yastık altı yaparak' ifadelerini kullandı.
